İbrahim Kahveci
80 sonrası devreye giren Neo-liberalizmin ciddi şekilde sorgulanacağı bir kriz içerisindeyiz.
“Sermayeyi destekle ki, yatırım ve istihdam artsın ekonomiler de canlansın” tezinin zirvesindeyiz.
Netflix’de “Kirli Para” belgeseli var: Sermaye ve siyaset iç içe girince artık bu birleşik güce karşı durmak nerede ise imkansız oluyor.
Yolsuzlukları açığa çıkaranlar doğruca hapislere-zindanlara gönderiliyor. Nerede ise her yolsuzluğun - dolandırıcılığın arkasında “Vatan Millet” edebiyatı kullanılıyor.
Volkswagen dizel araç skandalında bile “Ülkemizin büyüklüğü ve araç satış zarureti” var. 600 bin çalışanı olan şirket mi zora sokulacak, yoksa kirli araçlar mı hileli şekilde satılacak?
Tabii ki, ikinci madde tercih ediliyor.
Ta ki, bir kaç küçük kahraman olayı açığa çıkaran kadar. Aklıma Taha Akyol’un son kitabı “Onlar da kahramandı” geliyor. Bu kitap ve olaylar üzerine ilerleyen günlerde daha derin ve detaylı yazacağım. Ama şimdiden söylemeliyim ki, “Kirli Para” belgeselinde de görüldüğü gibi, asıl küçük kahramanlar dünyayı kurtarıyor...
***
Bakınız Covid19 sonucu üretim adeta durdu.
İtalya, Fransa, İspanya ve benzeri bir çok ülke 14 gün boyunca market, eczane, hastane ve -acil, zorunlu çalışma- dışında sokağa çıkmayı yasakladılar.
Bu süreci salgın yaşayan her ülke uygulamak durumunda. Ya bugün, ya da salgın arttığında.
Kısaca hayat zaruri ihtiyaçlar dışında duruyor. Şirketler , fabrikalar, bürolar çalışmıyor.
Hayat en basit haline dönüyor.
İyi ama zaten borç batağında olan dünya ekonomisi bu duran hayata nasıl dayanacak? Borcunu ödeyemeyen şirket yanında bir de alacaklı olan finans kurumları ne yapacak?
Bütün gözler ekonomik çöküşte.
Bir araç üretiyorsunuz mesela. Motoru Fransa’da ama ürün Türkiye’de tamamlanıyor. Ama motorun bazı parçaları da Çin’de üretiliyordu.
Şimdi tersten gidersek... Türkiye’ye motor gelmediğinden araç üretilemiyor. Fransa’ya da parça gelmediğinden motor üretilemiyor. Çin’de zaten fabrika kapalı...
Çok ama çok basit verdiğimiz bir tedarik zinciri sistemi böylece kopuyor ve üretim kesiliyor.
Peki bu tedarik zinciri “küreselleşme” sayesinde bu kadar nasıl yayıldı? Tabii ki, ucuz işçilik sayesinde.
“Ucuz İşçilik”
“Ucuz İnsanlık”
Geçen hafta değindim. Neo-Liberalizmin bizi getirdiği “Kamusal Mal” tanımı bile artık yeniden ele alınmalıdır.
Özelleştirmeler yerine bazı kamulaştırmalar gelmek durumunda.
Özellikle sağlık alanında...
Bugün sağlık sigortası olan ama salgın hastalığı kapsam dışında tutan poliçeler en büyük sorun. Özellikle “paran yoksa ölebilirsin” sistemi yeniden sorgulanıyor ve sorgulanacaktır.
Geçen haftaki yazıdan iki alıntı yapalım:
“Bugün borçluluk üzerine kurulu sistemde şirketler de dayanıksız hale geldi. Yüksek borç ve düşük gelir düzeyi en küçük sarsıntıda sistemi allak-bullak ediyor.”
“Sanırım Korana Virüsü insanların canı yanında bazı şirketlerinde sonunu getirecek. Onca insan ölümü yanında birçok şirkette iflas bayrağı çekecek. “
ABD olağanüstü hal ilan etti. FED ise tabiri caiz ise sıfır faize giderken, yanında oluk oluk para dağıtımını ekliyor. Avrupa Merkez Bankası -ECB, Japonya Merkez Bankası vs para dağıtıyorlar.
Sorumuz şu: Sermaye için açılan keseler insan sağlık için de açılıyor mu? Sağlık sigortası olmayanlar bedava sağlık hizmeti görebiliyor mu?
Covid19 testi hangi ülkede kaç para?
Ya ülkemizde?
Test olmak isteyenler ne yapacak?
“Rica ve lütfen” yanında yaptırımlar nedir? Geçen haftalarda riski ülkelerden gelenlere havalimanlarında ‘-yapılması gerekenleri içeren-’ bir broşür verip evlerine yollayamaz mıydık?
Fransa, İspanya, İtalya gibi ülkeler 14 gün kapanarak salgını hapsediyor. Restoran, piknik vs hepsi yasak.
Dün gece sosyal medyanın da gücü ile son kafileler karantinaya alındı. Ya önceki gelenler? Ya Avrupa’dan son haftalarda gelenler?
Kim kendini 14 gün oda hapsine alıyor? Bilen var mı?
Bunların hepsi bir kamusal zorunluluk ve yükümlülük. Başkalarının hayatını riske atmanın sorumluluğu ve yükümlülüğü nedir?
Ya da İtalya gibi önlemlerde geç kalan siyasetin sorumluğu ve yükümlülüğü...?
***
Diyeceğim o ki, dikkatimiz ve odağımız yine insan yerine sermaye oldu. Öyle bir canavar ki, yedikçe doymuyor.
Salgınla mücadele için IMF 50 milyar dolar, Dünya Bankası 12 milyar dolar kaynak oluşturdu. Bazı ülkelerden de 10-20 milyar dolar gibi bütçeler açıklanıyor. Ama sermayeyi kurtarmak için açılan paketler trilyon dolarlarla ifade ediliyor.
Bunu neden yazıyorum?
Bir salgın var ve bir kişi bile parasızlıktan tedavi olamadığında milyonlar etkileniyor. Yani test (teşhis) ve tedavi tam kamusal mal olmuştur. Tam kamusal mallarda ise ücret ve fiyat asla olamaz. Bedava ve ulaşılabilir olmalıdır.
Çin ve G. Kore bu şekilde kontrol etti. Vietnam toplumsal dayanışma ile salgını bitirdi.
Güzel ve sonuç veren örnekleri kendimize alıp, sorun büyümeden çözebiliriz. Ama işe kamusal ve toplumsal gözle bakarsak. Burada bireysel özgürlük yerine toplumsal sorumluluk ve yükümlülük kavramını getirmemiz gerekiyor.
Umarım geç kalmadan hemen ama hemen uygulamaya alarak başarabiliriz.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025