Barış ve demokratik bir toplumun inşası, uzun soluklu ve çok boyutlu bir süreçtir. Bu sürecin başarısı,sadece siyasal iktidarın çabalarına değil; toplumun tüm kesimlerinin aktif katılımına, birlikte yaşama iradesine ve ortak değerler etrafında birleşme yeteneğine bağlıdır. Gerçek bir barış, yalnızca silahların susmasıyla değil,adaletin tesisi, temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması ve toplumsal eşitliğin sağlanmasıyla mümkün olur. Demokratik bir toplumu ise bireylerin kendilerini özgürce ifade edebildiği, farklı kimlik ve görüşlerin hakim olduğu yapıyı gerektirir.

Eğitim, özgür medya, çoğulcu siyaset anlayışı ve güçlü bir sivil toplum, bu yapının temel taşlarını oluşturur. Aynı zamanda geçmişle yüzleşmek, hakikatleri ortaya koymak ve mağduriyetleri gidermek, toplumsal hafızanın onarımı için vazgeçilmezdir. Toplumun her kesiminin kapsadığı kapsayıcı bir diyalog ortamı yalnızca çatışmaları değil, kutuplaşmalari da azaltarak kalıcı barışa katkı sağlar.

Bu nedenle Barış ve Demokrasi, birbirini tamamlayan iki değer olarak görülmeli ve birlikte inşa edilmelidir.

Sonuç olarak, barış ve demokratik bir toplum yaratmak yalnızca bir hedef değil, her bireyin katılımını gerektiren ortak bir sorumluluktur. Bu sorumluluğu üstlenmek, daha adil, özgür ve huzurlu bir gelecek için atılacak en güçlü adımdır.

- Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'ın Fiziki Özgürlüğü; barış ve demokratik toplumun inşasının güvencesidir.

- Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah ÖCALAN ve siyasi tutsakların fiziki özgürlüğü sağlanmalıdır.

- Demokratik siyasetin önü açılarak, göz altı ve tutuklamalar durdurulmalı. İBB ye yönelik operasyonlara son verilmeli.

- Kayyum atamaları, halkın seçtiği belediye eş başkanları, belediye başkanları , belediye meclis üyeleri görevlilerine dönmelidir.

- Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Selçuk Mızraklı, Leyla Güven,,Ekrem İmamoğlu,Osman Kavala,  Can Atalay, Gezi davası, Kobane davası tutukluları serbest bırakılmalı.

- Yeni ve demokratik bir Anayasa toplumsal mutabakat temeli üzerinde halkların, inançların, kadınların, gençlerin, ezilenlerin temsiliyetini esas alınmalıdır.

- Toplumsal uzlaşı kültürü yaygınlaştırılarak geleceğe umutla bakan adil ve kapsayıcı bir toplumu yaratabiliriz.

O zaman İnsanlık ve Özgürlük

Kazanır.