Mustafa Karaalioğlu
Son gelişmeler de gösterdi ki Kovid-19 salgınıyla yüzleşmeye geri dönmemiz gerekiyor.
Oldu, bitti, geçti hallettik gibi kolay yollara çıkmayan bir problemle karşı karşıya olduğumuzu görmek zorundayız. En baştan söylediğimizi hatırlatalım. Salgınla iyi mücadele etmek demek, bu tehlikeyi hayatımızdan çıkarmak demektir. Bunu başaran ve gerçekten normalleşen ülkeler var. Biz ise hâlâ normalleşiyor gibi yapanlardanız… Oysa gerçekte yaşanan adı konulmamış, utangaç bir sürü bağışıklığından başka bir şey değildir.
Salgının ilk ayağında yaşanan şoku anlayışla karşılamak mümkün ancak üzerinden 6 ay geçtikten sonra daha hazırlıklı ve ne yapacağımızı biliyor halde olmak gerekirdi, öyle değiliz. Okulları tam olarak açamadığımız gibi okul öncesi eğitimden üniversiteye kadar 26 milyon öğrencinin muhtemelen yarısına eskisi gibi eğitim veremeyeceğiz. Milli Eğitim Bakanı’nın açıkladığı model belirsizliklerle dolu ve kendisinin de ne olacağını bilmediği kanaati uyandırıyor. Yeterince hazırlık yapılmadığı için, geride kalan 6 ay iyi değerlendirilmediği için böyle olması da normal. Salgın olduğuna göre birtakım eksiklikler de anlayışla karşılanmalı ama nasıl olsa ortam yatışır, hastalık sıcakta zayıflar gibi bir duyguyla hareket etmenin kabul edilir yanı olamaz. O gün geldi çattı ve olmadığı görüldü.
Kabul edilemez bir nokta da sürekli olarak toplumu, sokağı, tatilciyi, otobüsteki, dolmuştaki insanları suçlamaktır. Sonuçta, insanlara sokağa çıkmayı, hayata atılmayı, tatile gitmeyi, hayata dönmeyi tavsiye eden hükümet oldu. Üç aydan çok -65 yaş üzeri daha uzun süre- hükümetin talimatıyla evlere kapanan insanlar, yine hükümetin işaretiyle normalleşmeye başladı. Ekonominin çarkları dönmek zorunda, turizm hareketlenmek zorunda, mesai yapılmak zorunda… Suçlu kim? Üstelik istisnalar olsa da toplum maske kullanma kuralına ve sosyal mesafeye çok büyük ölçüde uyuyor.
Şubat-Mart döneminde en avantajlı ülke olarak başlayıp hâlâ kaygı liginde olmamız büyük kayıptır. Daha iyi yönetmemiz, daha gerçekçi ve bilimsel yöntemler uygulamamız gerekirdi. Hükümet bunu bir süre yaptı, sonra vazgeçti.
Türkiye’nin salgınla iyi mücadele etmesinin tek ölçüsünü, hastanelerin ve yoğun bakım ünitelerinin yeterli olmasıyla sınırlandırmak yanlıştı. Salgınla iyi ve profesyonel mücadele etmek demek en erken normale dönmek demektir. O ligde çok gerideyiz. Öyle olduğumuz için de hâlâ birçok turist ülkesinin ambargosu altındayız. Dahası içeride sorunumuz azalmıyor, artıyor. Sadece hasta sayısının yükselişi değil, havaların soğumasıyla birlikte oluşacak tabloya yönelik tahminler de iyi görünmüyor. Biz ise bütün yükü Sağlık Bakanı’nın sırtına yükledik gidiyoruz.
Zaman geçtikçe sert önlemler almak zorlaşır... Toplumu, işlerin yolunda gittiğine inandırmak da öyle. Şimdiden alametleri belirdi; bir süre sonar bütün rakamlar, bütün bilgiler sorgulanır hale gelir. Bizdeki ve dünyadaki salgın ritmi gösteriyor ki yeni bir mücadele vizyonuna ihtiyacımız var. En başta da normalleşmeyi gerçekten toplumu eskisi gibi normal bir hayat duygusundan uzaklaştırıp, sorunun hâlâ büyük olduğunu ve mart, nisan, mayıs, haziranda neyle karşı karşıyaysak hâlâ onunla mücadele etmekte olduğumuzu anlatmak gerekiyor. Normalleşme ekonomik bir zaruretti, o kadar. Sokağa dönmüş olsak da salgın evde olduğumuz dönemden farklı değildir. Toplumun hiç olmazsa buna ‘yeniden’ ikna edilmesi gerekiyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
1.05.2025
14.04.2025
7.04.2025
31.03.2025
10.03.2025
9.02.2025
13.01.2025