Taha Akyol
*Suriye hava sahası, mevcut durumda dünyanın en tehlikelisi... Böyle bir tabloda kara harekatı icra edilemez. Rusya’nın hava sahasını kapattığı dönemde yapılan Zeytin Dalı Harekatı’nda hava görevleri ciddi şekilde aksadı.
*Türk Hava Kuvvetleri’ni devreye sokmak da sokmamak da ciddi risk...
İdlib’de hem siyasi hem askeri olarak iyi seçenek yok. Kara birliklerinin, mobil hava savunma sistemleri olmadan bombardıman alanına konuşlanması çok riskli.
*Gürcistan ve Kırım’ın işgali, Esad diktatörlüğünün iktidarı, Dağlık Karabağ konusu ve Rusya’nın Ermenistan’a SS-26 gelişmiş silah satışları ortada... Bu konuların hiçbirinde Türkiye ile Rusya’nın diplomasi esasları örtüşmüyor.
Şubat gecesi İdlib’de Suriye uçakları 34 askerimizi şehit etti. Rusya’nın desteği olmadan yapılabilirler miydi?
Öncelikle hatıraları her şeyden daha kıymetli şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Suriye Arap Silahlı Kuvvetleri, bir süredir zaten İdlib’de bir genel taarruz icra etmekte idi.
Bu genel taarruzun en kritik niteliği, İdlib’i yerel halktan arındıracak şekilde icra ediliyor olması. Baas’ın mezhepçi diktatörlüğü ve Rusların tutumları yanında, sözü edilen niteliğin askeri matematiksel modeller ile de ilintisi var. Rejimin, 3,5 – 4 milyonluk Sünni ve muhalefetin yıllarca hakimiyetinde kalmış bir bölgeyi, muharip kapasitesi çok yüksek birliklerini sürekli Şam’dan uzak tutarak kontrol etmesi olası değil. Bunu yapabilmek için onbinlerce kişilik bir gücü, ülkenin kuzeydoğu ucunda sürekli konuşlandırması gerekiyor. Dolayısıyla gördüğü en ‘kestirme’ yol, Sünni popülasyonun Türkiye’ye göçünü tetiklemek. Bu da Ankara açısından kabul edilemez bir durum. Bir yandan da, Suriye Arap Silahlı Kuvvetleri’nin son dönemde Türk gözlem noktalarını muhasara altına alarak fiili durumlar oluşturma eğilimini gözlemliyoruz.
Türk Silahlı Kuvvetleri işte bu koşullarda bölgeye büyük bir yığınak yaptı. Temel amacın da, rejim güçleri ile tırmandırmaya giderek, Rusları araya girmeye zorlamak olduğunu değerlendiriyorum. Oysa, Rusların tarafsız bir arabuluculuğa zorlanması birçok nedenden ötürü mümkün değildi. Türk kara birlikleri de yeterli yakın hava desteği ya da hava savunma şemsiyesi olmadan, Rusların kontrolünde olan hava sahasının altında bir bölgede konuşlandırılmak zorunda kaldı.
Menfur saldırıya neden olan uçaklar ve pilotlar hangi kuvvete mensup olursa olsun, hava sahası Rusların kontrolünde ve Rusya’nın Hmeymim Üssü’nün onayı olmaksızın böyle bir provokasyon gerçekleştirilmesi olası değil.
RUSYA’NIN SURİYE PROJESİ
İdlib konusunda Rusya ile görüşmelerden neden bir sonuç çıkmıyor? Biz ne istiyoruz, Ruslar ne vermiyor?
İdlib, gerek Türkiye’ye yönelik kontrolsüz bir sığınmacı akımının önlenmesi, gerek Türk Devleti’nin Suriye’nin kuzeyinde, özellikle iç savaştan sonra ülkenin yeniden inşa edilmesi sürecinde, Türk Devleti’nin stratejik çıkarları açısından kritik bir bölge. Dolayısıyla Ankara’nın ilgisi ve ağırlığını koyma çabaları da gayet doğal. Öte yandan yürütülmesi planlanan siyasanın, yani Suriye Arap Silahlı Kuvvetleri’yle tırmanmaya giderek Rusları ateşkese ve arabuluculuğa zorlama hedefinin önünde jeopolitik istihbarat analizi ve askeri-stratejik istihbarat analizi boşlukları olduğunu belirtmeliyiz.
Sözünü ettim jeopolitik istihbarat analizi boşluğu, Rusya Federasyonu’nun Suriye’deki hedefinin, ülkenin toprak bütünlüğünü tam olarak, halihazırda uydusu ve Soğuk Savaş yıllarından beri yakın müttefiki Baas rejimi altında sağlamak olduğunu görememekten kaynaklanıyor. Moskova’nın çıkarları ve vizyonu, bu çerçevede, Suriye’den ikinci bir Lübnan, çeşitli milis kuvvetlerden de ikinci bir Lübnan Hizbullahı (ya da Suriye Hizbullahı) çıkarmaya çalışan Tahran ve Devrim Muhafızları Kudüs Güçleri’yle de uyuşmuyor. Kremlin’in gelecek tasarımında, Suriye’deki tek silahlı güç, Suriye Arap Silahlı Kuvvetleri… Dolayısıyla, İdlib’de ya da Suriye’nin kuzeyinde, Türkiye’ye müzahir Sünni bir yapı ve müstakil silahlı güçlere yönelik tavrı da çok sert. Ruslar bu tavrı, rejime müzahir iş adamlarının teşkil ettiği Esad destekçisi ama kontrol dışına çıkmaya müsait milis güçlerine dahi gösterdi.
‘ARAPÇA KONUŞAN KIZIL ORDU’
Vurguladığım askeri-stratejik istihbarat analizi boşluğunun temelinde ise Rusya Federasyonu Silahlı Kuvvetleri ile Suriye Arap Silahlı Kuvvetleri arasındaki ilişkinin doğru analiz edilememesi yer alıyor. Bu iki ordu arasındaki ilişkiler konjonktürel bir güvenlik işbirliğine değil, Soğuk Savaş döneminde Arap – İsrail harplerine kadar uzanan köklü, kültürel, doktrinel bağlara dayanmaktadır. Bilhassa belirttiğimiz dönemde Baas rejiminin silahlı kuvvetleri için ‘Arapça konuşan Kızıl Ordu’ tanımı yapılabilir. Bugün güneyde İdlib harekatını yürüten iki temel birlik, 25. Tümen ve 5. Kolordu, bizzat Ruslar tarafından, iç savaş sırasında kurulmuştur. 25. Tümen Komutanı General Suheyl el-Hassan, Rus Genelkurmay Başkanı General Valery Gerasimov tarafından birçok kez madalyalarla taltif edilmiş, Putin’in Hmeymim Üssü’ne ziyaretinde, Rus devlet başkanı tarafından şahsen övülmüştür. Moskova’nın, Suriye Arap Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye arasında, hem de temel bir jeopolitik hedefe yürür iken, tarafsız bir arabulucu olacağını düşünmek herhalde pek de gerçekçi değil.
‘EN TEHLİKELİ HAVA SAHASI’
Türkiye İdlib’de askeri yığınak yapıyor ancak hava sahası Rusların elinde, Türkiye karadan ne yapabilir? Türk Hava Kuvvetlerini devreye sokmak düşünülebilir mi?
Açıkçası, Suriye’ye ilişkin haritalar toprağa odaklansa da, hava sahasının çok daha kritik olduğunu söyleyebiliriz. Tıpkı Baltık hava sahası gibi, Suriye’de Rus ve ABD uçakları arasında yaşanan gerilimler bunun açık örneği. Sadece birkaç yıl içinde, Rus, Türk, İsrail, Suriye ve İran’a ait çeşitli insanlı ve insansız, döner ve sabit kanatlı uçaklar belirtilen hava sahasında ya da civarında düşürüldü. Hatta, bir İsrail hava taarruzu sırasında ateşlenen S-200 hava savunma sistemine ait füze, KKTC topraklarına dahi düştü. F-35’ler ilk muharip görevlerini Suriye hava sahasında yaptı; Ruslar kendi Tomahawk’ları diyebileceğimiz Kalibr seyir füzelerini önce Hazar’dan sonra da Akdeniz’den ateşleyerek Suriye’de denediler. İranlılar ilk kez İran – Irak savaşından beri, başka bir ülke topraklarına kendi topraklarından balistik füze ateşledi, Deyr ez-Zor’da IŞİD hedeflerini vurdu… Bu arada tabii, personel tarafından kullanılan hava savunma sistemleri (MANPADS) Suriye’de birçok grubun elinde ve alçak irtifa için daha önce bir yazımda, ‘mayın tarlasında uçmak’ ifadesini kullanmıştım. Son olarak tabloya, rejimin ve Rusların elindeki, S-400, S-300VM, SA-22 gibi karadan havaya füze (SAM) sistemlerini ve yoğun elektronik harp unsurlarını da ekleyin… Özetle, Suriye hava sahası, mevcut durumda dünyanın en karmaşık, en tehlikeli hava sahası…
Peki mayın tarlasında uçmadan ya da kara birliklerine yeterli koruma ve yakın hava desteği sağlamadan, Suriye harp sahası gibi karmaşık bir ortamda kara harekatı icra edilebilir mi? Hayır. Kısaca Orta Doğu harp tarihine geçen üç örneğe bakalım. Yıl 1967, Altı Gün Savaşı… İsrail Hava Kuvvetleri baskın tarzında bir meydan taarruzuyla, harbin daha ilk gününde Mısır Arap Hava Kuvvetleri’ne ait uçakların neredeyse yüzde 85’ini imha etti, pistleri de kullanılmaz hale getirdi. Sonuç ortada… Yıl 1973, bir diğer Arap – İsrail Savaşı… Mısırlılar bu kez akıllı davrandı ve hava üstünlüğü sağlamayı bir kenara bırakıp, kara birliklerini hava savunma sistemleri şemsiyesi altında tutarak ilerlediler. İsrail Hava Kuvvetleri kayıplar verdi. Ta ki, Golan Tepeleri’ne dayanarak, kuzey cephesinde Suriye’ye karşı taarruza geçene ve Mısır’ı bir şeyler yapmaya zorlayana dek… Bu andan sonra Mısır birlikleri hava savunma şemsiyesi dışına çıktı ve çok ağır kayıplar verdi. Son örnek de Zeytin Dalı Harekatı’ndan. Ruslar Şubat 2018’de HTŞ’nin MANPADS ateşiyle bir Su-25 taarruz uçağı kaybetti. Pilot atlamayı başardı, yerde çatışmaya girdi ve canlı ele geçmemek için bir el bombasıyla kendini havaya uçurdu. Ruslar, daha sonra yaklaşık bir hafta boyunca hava sahasını insanlı uçuşlara kapattı ve o dönemde Zeytin Dalı Harekatı’nın hava görevleri ciddi şekilde aksadı…
Türk Hava Kuvvetleri’ni devreye sokmak da sokmamak da ciddi riskler barındırıyor. İdlib’de iyi seçenek maalesef yok, bu durum, siyasi olduğu gibi askeri olarak da geçerli. Öte yandan, şu da belirtilmeli, kara birliklerinin, yanlarında kendileriyle birlike hareket eden alçak irtifa, mobil hava savunma sistemleri olmadan ağır bombardıman yapılan alanlarda konuşlandırılması son derece riskli ve dünyanın hemen her yerinde, her harekat tasarısı ve doktrininde bu böyle. Ruslardan ve Baas rejiminden yaralıların tahliyesi gibi temel normlara riayet beklemek de maalesef aynı riskleri barındırıyor...
STRATEJİK ORTAK MI?
Ankara’nın Moskova’yı ‘stratejik ortak’ olarak tanımlaması, nükleer santral, enerji bağımlılığı ve S-400 alımı doğru muydu, bunlar bir ‘eksen kayması’ mıydı, bir hata olarak yorumlanabilir mi?
Açıkçası eldeki veriler ve stratejik emarelerle, Türkiye’nin yarım yüzyıldan fazla içinde yer aldığı Avrupa – Atlantik ittifakını terk etmek gibi bir düşüncenin Ankara’da genel kabul gördüğünü düşünmüyorum. Türkiye’nin NATO’ya katkıları ortada ve bu konuda Ankara’ya birçok örnekte haksızlık da yapılıyor. Öte yandan, özellikle son dönemde birçok kritik milli güvenlik meselesinde, örneğin PKK terör örgütünün Suriye’deki uzantıları hususunda, Batı’yla ters düşülmesi; Batı kamuoylarında ise Türkiye’ye ilişkin algının hızla kötüleşmesi, karşılıklı gerginlikleri beraberinde getirdi. Moskova ise, tam da bu dönemde konjonktürel koşulları çok iyi kullandı.
Rusya’yla ilişkileri tanımlar iken, ‘Stratejik Ortaklık’ konseptinin bu kadar kolay kullanılmasını doğru bulmuyorum. Zira, stratejik ortak, en temel siyasi-askeri meselelere yönelik bir birliktelik vizyonu gerektirir. Gürcistan’ın 2008 yılında işgali, Kırım’ın işgali ve uluslararası hukuka aykırı ilhakı, Şam’da Baas rejiminin ve Esad diktatörlüğünün iktidarı, Dağlık Karabağ konusu ve Rusya Federasyonu’nun Ermenistan’a SS-26 İskender füzeleri de dahil olmak üzere gelişmiş silah satışları ortada… Bu konuların hiçbirinde Türk Devleti’nin resmi tavrı ve diplomasi esasları da Moskova ile örtüşmüyor… Bu koşullarda hangi stratejik ortaklıktan söz edebilirsiniz? İyi komşuluk ve ikili ticari ilişkiler elbette gereklidir. Ancak ikili ilişkilere jeopolitik temeli olmayan anlamlar yüklenmesi ciddi hayal kırıklıklarını da beraberinde getirecektir. Stratejik ortaklık, Batı’ya duyulan tepkiler üzerine kurulamaz, jeopolitik vizyon örtüşmesi üzerine kurulur. Ankara ile Moskova arasında böyle bir vizyon örtüşmesi yok...
ABD NEDEN YPG’Yİ DESTEKLİYOR?
ABD niye YPG’yi kuvvetle destekliyor? NATO Savunma Koleji tarafından yayımlanan son raporunuzda, “Türkiye’nin milli güvenliği için NATO’nun önemi ve NATO için Türkiye’nin değeri Suriye sorunundan büyüktür” diye yazdınız, neden?
İlk sorunuzun iki yanıtı var ve yanıtlardan ilki için 2016 yılında, ABD Kongresi’nde, Senatör Lindsey Graham ile Savunma Bakanı Ashton Carter arasındaki diyaloğa geri gitmek gerekiyor, okurlara da mutlaka izlemelerini tavsiye ederim.
Senatör Graham, Bakan Carter ve Obama yönetimini, PKK terör örgütüyle kuvvetli bağları olan gruplara destek vermekle suçluyordu. Carter ise, verilen desteğin geçici ve DEAŞ’a karşı yürütülen harekatla sınırlı olduğunu söylemekte idi. Nitekim, 2014 sonrasında DEAŞ, 10 milyona yakın bir nüfusu ve dünyada birçok devletin ülke toprağından daha büyük bir alanı kontrol eden bir hal almıştı. Obama yönetimi ise, birçok güvenlik sorununda olduğu gibi, Bush dönemini bir saplantı haline getirmiş ve paniklemiş durumda idi. Washington DEAŞ tehdidi karşısında konvansiyonel kara birlikleri konuşlandırmayı kabul eden tek NATO ülkesi olan Türkiye’yle değil, PKK’ya müzahir gruplarla kara harekatlarını yürütmeyi tercih etti. Bu büyük bir hata... Suriye siyasasında Adana Mutabakatı en kıymetli kazanımı olan bir NATO ülkesinin hemen yanı başında, PKK’yla doğrudan militan geçirgenliği olan gruplara, bir geri alım takvimi de olmaksızın, güdümlü anti-tank füzeleri gibi yetenekler kazandırmak, bunu da bir diğer terör örgütünü imha etmek için yapmak, dikkatsizce yapılan bir kortizon tedavisine benziyordu, anlık olarak semptomatik rahatlama sağlayıp, karşılığında uzun dönem komplikasyonlara neden oldu – esasen Obama döneminde İran’la nükleer anlaşmadan Suriye’nin kimyasal silahsızlanmasına kadar birçok güvenlik konusunun, sözünü ettiğim ‘amatörce yapılan kortizon tedavisine’ benzediğini düşünüyorum –.
Ankara’yı haklı olarak daha çok endişelendiren ikinci boyut ise, Washington’un, PYD / YPG’ye, DEAŞ karşıtı harekatın ötesinde, iç savaş sonrası otonomiye gidecek kabiliyetler kazandırmaya başlaması. Bunun nedenleriyle ilgili birçok spekülasyon yapıldı. Ancak, burada nedenden çok sonuç önemli…
TÜRKİYE VE NATO
Türkiye ve NATO’nun birbirine gerekliliği Suriye sorundan önemli demiştiniz…
Bakın, Suriye’de bölgesel askeri müdahaleyi tetikleyecek iki trend var. Güneyde, sınıra yakın bölgelerde İran Kudüs Güçleri ve Lübnan Hizbullahı varlığı, ayrıca Hizbullah’a yönelik oyun-değiştirici silah transferleri… Bu trend, kaçınılmaz olarak, İsrail müdahalesini tetikler. İkincisi ise kuzeyde, PKK terör örgütü ve müzahir gruplara yönelik oyun-değiştirici silah transferi ve bu grupların siyasi otonomi kazanması. Bu trend de kaçınılmaz olarak Türk müdahalesini tetikler. NATO müttefiklerimizin, ilk trendi iyi anlarken, bu ikinci trendi kavrayamamaları kabul edilebilir değil.
İlginç bir örnek, S-400 ve F-35 kıyaslamaları gündeme geldiğinde, EDAM raporlarında, objektif parametrelerle bakıldığında F-35’ten (mahrum) olma pahasına S-400 alımının Türkiye’nin milli çıkarlarını karşılamayacağını vurgulamıştık. Türkiye’nin envanterinde S-400 yerine F-35 olsa idi, İdlib’deki hain saldırıya, Suriye hava sahasının derinliklerinde mukabele etme imkanımız da olabilecekti. Bu vesileyle, benzer bir analojiyi Türkiye ve ABD’nin desteklediği gruplara ilişkin yapabiliriz. Obama döneminin iflas etmiş güvenlik politikalarının esiri olmak ve karşılığında İran, Irak ve Suriye’ye komşu bir NATO müttefikini kaybetmek akıllıca değil. Tüm ittifakın, Batı ve Türkiye, rasyonel olmasında büyük fayda var.Dünya tehlikeli bir yer…
KİMDİR?
Dr. Can Kasapoğlu, Ekonomi ve Dış Politika Araştırma Derneği’nin (EDAM) güvenlik ve savunma programı direktörüdür. Ayrıca, Berlin›de bulunan Alman düşünce kuruluşu SWP’de araştırmacı olarak görev yapıyor . Doktora derecesini Harp Akademileri Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nden, yüksek lisans derecesini Kara Harp Okulu Savunma Bilimleri Enstitüsü’nden aldı. Roma’da NATO Savunma Koleji’nde, Tallinn’de NATO Siber Savunma Mükemmeliyet Merkezi’nde akademik çalışmalarda bulundu. İsrail›de BESA Center’da, Fransa’da FRS bünyesinde görev yaptı. Askeri bilimler ve stratejik meselelere ilişkin birçok yayını bulunmaktadır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKSUUDİLER UNUTMAK İSTİYOR AMA OLMUYOR 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
-
İlhan ÇETİNFiliz 22 gündür hayata tutunmaya çalışıyor... 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Mustafa ARMAGANÇankaya’nın karakutusu Latife Hanım mı? 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Süleyman YAŞARVatandaşın dövizini devlete dört katı faizle satıyorlar 26.07.2016 Tüm Yazıları
-
A.Turan ALKAN40 $, hem de ‘döge döge’ 15.07.2016 Tüm Yazıları
-
İhsan YILMAZÜmmetin ortak dili: İngilizce 13.07.2016 Tüm Yazıları
-
Bülent KORUCUÖzel haber bayramı 11.07.2016 Tüm Yazıları
-
Gökhan ÖZGÜNBen HDP’ye oy veriyorum… 28.06.2016 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLUYazmaya kısa bir mola veriyorum 17.04.2016 Tüm Yazıları
-
Cemil KOÇAKVe Türkiye ‘hayır’ diyor! 16.04.2016 Tüm Yazıları
-
Sema İZOLCennette de hendek var mı anne? 15.02.2016 Tüm Yazıları
-
Lale KEMALMİT-Mossad kırılganlığı, Rusya ile IŞİD gerilimi 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Birgül HAKANAli Demirsoy 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Sanem ALTANAcılar usta, bizler çırağız.. 6.02.2016 Tüm Yazıları
-
Hadi ULUENGİNOtoriterlik yükselirken 4.02.2016 Tüm Yazıları
-
Demiray ORAL‘Serbest kötülük ortamı’nı icat ettik / Hep birlikte - Tev bi hev re* 2.02.2016 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARANSUYasadışı dinleme suç değilmiş! 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Enver SEZGİNEkrem Sezgin 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Gülay GÖKTÜRKAYM’den AİHM’e cevap 12.01.2016 Tüm Yazıları
-
Yasemin YILDIRIMSayın Kılıçdaroğlu elinizi yükseltin ve “Demirtaş 15 Temmuz gecesi neredeydi?” diye sorun 5.01.2016 Tüm Yazıları
-
Ayhan BİLGENYalanın gücü tükenir, onur kavgası tükenmez 30.12.2015 Tüm Yazıları
-
Zeliha AKPINARNefretiniz elektriğe dönüştürülebilseydi bütün dünyayı aydınlatırdı 29.12.2015 Tüm Yazıları
-
Umur COŞKUNSöz Geçmez, Top Mermisi İşlemez 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Abdülkadir Küçükbayrak“Analar ağlamasın”dan “Analarını ağlatacağız”a nasıl gelindi! 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Ekrem DUMANLIGeç kaldın ey Müslüman 17.11.2015 Tüm Yazıları
-
Semra POLATFransa'nın mülteci ayarlı bombaları 14.11.2015 Tüm Yazıları
-
Ferdan ERGUTHDP içi bir PKK eleştirisi mümkün müdür? 12.11.2015 Tüm Yazıları
-
Nejat ERDİMIŞİD,KÜRTLER VE KAPIMIZDAKİ TEHLİKE! 22.07.2015 Tüm Yazıları
-
Mazlum ÇETİNKAYAEşitlik yoksa kardeşlik de yok! 26.06.2015 Tüm Yazıları
-
Hakan DEMİRCANKoalisyon hava durumu 3 21.06.2015 Tüm Yazıları
-
Tuncay TOPCamide propaganda ve ucuz taşra siyasetçiliği 27.05.2015 Tüm Yazıları
-
Mithat SANCARİnkarın bedeli 30.04.2015 Tüm Yazıları
-
Bülent KARATAŞBirol Başören 28.03.2015 Tüm Yazıları
-
Hasan ÖZTÜRKİLMİK İLMİK 26.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kelemet Çiğdem TÜRKMUNZUR’UN ŞİFASI 6.02.2015 Tüm Yazıları
-
Gürbüz Çimen2 Dil 1 Bavul 2.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kerem ALTANHayaller duşakabin 20.01.2015 Tüm Yazıları
-
Mehmet YILDIZEnseyi karartmamalı ama nasıl? 8.01.2015 Tüm Yazıları
-
Eylem YILMAZDemokratı az olan toplumlar az demokrasi ile yönetilirler! 3.01.2015 Tüm Yazıları
-
Muhteşem ÖZDAMARHDP'yi BEKLEYEN TEHLIKE 29.12.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet DOĞANHADİ KALK 7.08.2014 Tüm Yazıları
-
Haydar TOPAYSevgili Yoldaşımız, ağabeyimiz Burhanettin Çetinkaya... 13.07.2014 Tüm Yazıları
-
Erdal TALUPolitikada Yeni Paradigmanın Doğuşu 7.06.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet KIRARSLANHalklar nasıl karar verir? 20.04.2014 Tüm Yazıları
-
Yasemin ÇONGARKiev’den notlar: Avrupalılaşmak ile güdülmek arasında… 4.02.2014 Tüm Yazıları
-
Zülfikar ÖZDOĞANTarih, Tarih Olalı... 2.01.2014 Tüm Yazıları
-
Neşe DüzelHata ve devlet gazetecileri 11.12.2013 Tüm Yazıları
-
Selçuk UZUN1915/16´da Erzurum Vilayeti Valisi Tahsin Uzer (1) 25.07.2013 Tüm Yazıları
-
Dr.Sivilay GENÇSibirya ablası 2.05.2013 Tüm Yazıları
-
Nihat TAŞTANBU GÜNÜN MÜŞRİKLERİ MEKKE MÜŞRİKLERİNİ ARATMIYOR 16.03.2013 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCI-Taraf YazılarıBelirsizlikler zamanı ve ütopya zamanı 21.10.2012 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLU-Taraf yazılarıESAT’IN YENİ HAMLESİ.. 8.10.2012 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜR-Taraf yazıları1922’de Güzelim İzmir’e Kimler Kıydı? 9.09.2012 Tüm Yazıları
-
Cevdet AŞKINŞiddetli çatışma dönemi başladı 22.05.2012 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtTüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
23.05.2025
22.05.2025
18.05.2025
15.05.2025