Ahmet TAKAN
İnsaf yahu!.. İdrak yolları iltihaplanması yüzünden inin inim inleyen bir ahalinin üzerine bu kadarda gidilmez ki…
Sedat Peker’in düğmesine basılmasının ardından beyin damarlarımızı çatlatan tartışmalara tanık oluyoruz. Peker konuşuyor, Mehmet Ağar cevap veriyor… Peker konuşuyor, Süleyman Soylu cevap veriyor… Mehmet Ağar, Peker’e cevap verirken Süleyman Soylu’yu üzüyor… Ağar, incittiği Süleyman Soylu’dan özür diliyor… Tecrübeli, siyaset insanı ve çok deneyimli bir emniyetçi olan Mehmet Ağar, devirdiği çamı doğrultmak isterken ne diyor; “Pensilvanya’ya devletin bilgisi dahilinde gittim”.
Haydaa!.. Buyurun şimdi bir de buradan yakın…
Terör örgütü elebaşısı ile görüşeceksin, sonra da devletin koruma zırhının altına saklanmaya çalışacaksın. “Yeni Türkiye” modası!.. FETÖ’nün bankasına para yatırdın diye, maklubeye kaşık salladın diye insanları kodese tıkacaksın, beri taraftan ayrıcalıklı ve imtiyazlı bir kesime de “devletin bilgisi” zırhı uyduracaksın. “Yeni Türkiye” modası!.. Kimse kusura bakmasın. Herkes korkudan dilini yutsa da ben bu işe isyan ederim!.. “Devletin bilgisinin” ne olduğunu ortaya çıkarabilmek için işin altını üstünü kurcalarım… Devleti temsil edenlerin açılış kurdelasını kestiği bir bankaya sadece para yatırdı diye insanlar kodeste yatarken, birilerinin devlet zırhı altına saklanmasına göz yumanları da Allah çarpar!..
???
Gazeteci-yazar kılıklı Fehmi Koru’nun 17/25 Aralık olayları patladığında, o dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın izni ve bilgisi dahilinde Pensilvanya- Ankara hattında getirip götürdüğü mektupları, özel elçilik yaptığını biliyorduk…
Hafızam yanıltmıyorsa, Ahmet Davutoğlu’nun Başbakan olduğu 2015 yılında, Pensilvanya’ya gittiği (2013) tartışılıyordu. Ahmet Davutoğlu, bir uçak sohbetinde gazetecilerin, “Sizin de Pensilvanya’ya gittiğiniz haberleri yapılıyor” sorusu üzerine şunları söylüyordu:
“Bakın ben hayatta yalan söylemedim, hiçbir şeyi gizli yapmadım, devletin gizli işleri hariç. 2013 yılında Eylül ayında BM Genel Kurulu’na gittiğimizde, Başbakanımızın (2013’te Başbakan olan Erdoğan), Cumhurbaşkanımızın (2013’te Cumhurbaşkanı olan Gül) bilgisi dahilinde gittim, doğrudur.
Elimizde istihbarat raporları var, neyi hedeflemekte olduklarını görüyorduk. Dışarıda ne çevirmekte olduğunu biliyorduk. Son bir hamle, çağrı yapmak istedik. Fırtına gelir ya, hissedersiniz… Meşruiyet çizgisi içinde kalınması ve Türkiye’ye dönmesini istedik.”
???
Aynı tarihte, Almanya ve Belçika’da gurbetçilerle buluşma dönüşü uçakta kabin ekibi gazetecilerine açıklamalar yapan Tayyip Erdoğan ise tartışmalara şöyle ışık tutuyordu:
“Ahmet Bey’in Pensilvanya’ya gitmesinden benim bilgim var. Benden bu konuda izin almıştır ve oraya gitmiştir. Fakat Cumhurbaşkanımızla bu konuyu görüştüler mi doğrusu bilmiyorum. Kaldı ki zaten oraya gitmesi konusunda izin alması gereken makam benim. Hem genel başkanı olduğum partinin bir mensubu olması, aynı zamanda da o dönemde başbakan olmam hasebiyle. O aralar zaman zaman bizim milletvekillerimizi Pensilvanya’ya götürme adeti başlamıştı. Bazen bakan da götürüyorlardı. Tezgâh derin, hedefler farklı, bunlar muhtemelen daha sonraki günlere yönelik adımlardı. Tabii bir dönemden sonra ben arkadaşlara ‘Pensilvanya’ya gitmeyeceksiniz’ demeye başlamıştım. Çünkü rahatsız olmuştum. Fakat Ahmet Bey’in gidişi hatta hatta Zafer (Çağlayan) Bey de gitmiştir. Bunlar benim bilgim dahilindeydi. Tabii bu iyi niyetlerimizin hiçbiri karşılık bulmamıştır. Ahmet Bey döndükten sonra görüşmenin içeriğini bana anlatmıştı. Görüşmenin içeriğini söylemem doğru olmaz. Abdullah Bey’le aralarında ne geçmiştir bilmiyorum.”
???
Tayyip Erdoğan’ın 2015 yılında yaptığı bu açıklamadaki satırlarda işaret ettiği “derin tezgah”ı hâlâ tam manasıyla anlayabilmiş değiliz. Bu “derin tezgah”ın artık iyice ete kemiğe büründürülüp ortaya dökülmesinin vakti zamanı geldi de geçmiyor mu?..
Şimdi, Mehmet Ağar’a şu sorulara samimiyetle açıklık getirme görevi düşmüyor mu?..
-“Devletin bilgisi vardı” ne demek?..
-“Devlet” diye kim veya kimleri kast ediyor?..
-Ziyaretin nedeni ve içeriği neydi?..
-Kim/kimler, sizi niye yolladı, niye gittiniz, kimlerle neler konuştunuz?..
-Pensilavanya’ya gidiş gelişlerde devletin izni mekanizması nasıl bir şey, nasıl işliyor?..
Devletin en önemli organlarından birini de Adalet Bakanlığı diye bilirim. Adalet Bakanlığı, FETÖ elebaşısını Türkiye’ye getirebilmek için Amerika’ya çuvallar dolusu belge gönderdi. Yine bilebildiğim kadarıyla devletin resmi tavrı, resmi faaliyeti bu…
“Derin devlet”… “Devletin bilgisi”…
Devlet de devlet!..
Olan Türkiye Cumhuriyeti devletinin saygınlığına oluyor!..
Ancak şunu çok net biliyorum; devlet çok sabırlıdır. O sabır bittiğinde ise kimseye kaçacak, sığınacak delik bırakmaz!..
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2021
10.11.2021
13.10.2021
12.10.2021
9.09.2021
31.08.2021
4.08.2021
13.07.2021
6.07.2021
2.07.2021