Ahmet TAŞGETİREN
Dış politikada işler çok girift. Rus uçağı, Ruslar’ın Suriye’de Türkmen bölgelerini bombaladığı ve Türkiye’de devletten topluma herkesin buna çok öfkelendiği dönemde, sınır ihlali yaptığı gerekçesiyle düşürülmüştü.
Sonrası malum. Ruslar çok kızdı. Rus kızgınlığının bütün rengi Putin’in tavırlarına yansıdı. Bir yerde Putin’in de karizması çizilmişti.
Türk-Rus ilişkileri bozuldu. Bunun iki ülkeye de zarar verdiğini her iki ülkenin yetkilileri de kabul ediyor. Ki Türkiye açısından Suriye’de pozisyonumuz zarar gördü, ekonomi ciddi anlamda olumsuz etkilendi. İlişkiler neredeyse soğuk savaş günlerine döndü. Olanlar Rusya’yı da olumsuz etkiledi ama Putin yönetimi, “uçak düşürülme” hadisesini “ülke prestiji” açısından gördüler ve orası tamir edilmeden barışmaya yanaşmadılar.
Bu yüzden Türkiye’nin bütün girişimlerine rağmen Putin deyim yerindeyse “Burnundan kıl aldırmama” tavrını sergiledi. “Türkiye adım atsın, özür dilesin, tazminat ödesin, işler düzelsin” mealinde tepkiler verdi.
En son gelişme, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım’ın 12 Haziran “Rusya günü” dolayısıyla Putin’e ve Medvedev’e gönderdiği kutlama mesajı oldu. Mesajlarda “Münasebetlerimizin hak ettiği seviyeye yükselmesi temennisi” dile getirildi.
Rusya’nın bu son jestlere nasıl cevap vereceğini göreceğiz.
Bu arada, başka kanallarla da sorunun çözülmesi için girişimlerde bulunulduğuna dair bilgiler var. “Türkiye’nin uçağın düşürülmesinden dolayı ‘üzüntü’ bildirmesi ve ölen pilotun yakınlarına ‘yardım’ yapılması” tarzında bir formül üzerinde çalışıldığı, bu arada Rusya’daki Müslüman dini liderlerin de devrede olduğu söyleniyor. Türkiye - Rusya ilişkilerinin sağlıklı olmasının ayrıca Rusya’daki Müslümanlar açısından da büyük önem taşıdığını not edelim.
Türkiye - Rusya ilişkilerinin iyi gitmesinin her iki ülkenin de yararına olduğu muhakkak. Onun için gerilimin atlatılması önemli.
Belli ki şu süreçte gerilimin düşürülmesi en azından Türkiye’nin “Uçak düşürülmesinde bir yanlışlık” oldu tarzında iyileştirici adım atmasına bağlı.
Ancak ortada yine de özellikle “Suriye eksenli” bir sorun olduğu gözden kaçırılamaz:
Belli ki Suriye’de Türkiye-Rusya duruşu, başından beri uyuşmuyor. Rusya Esed’i destekledi, Esed’le birlikte muhalifleri vurdu, bu arada Türkiye’nin kendi güvenliği açısından çok önem verdiği Türkmenleri de vurdu, daha ötede ABD ile birlik olup “DAEŞ’e karşı mücadelede işbirliği” adı altında PYD’ye alan açtı. Bu arada Türkiye’nin Suriye semalarında uçak uçurmasının önünü kesti.
Diyelim Rusya ile uçak krizinde şu veya bu şekilde “alttan alma” ile sorun bir yere geldi.
Sonra Suriye’de Rusya’nın tavrı değişecek mi?
Yoksa Türkiye mi Suriye’de yeni bir tavır geliştirecek?
Rusya’nın ve Türkiye’nin pozisyonları aynı kaldığı takdirde, Türkiye mesela PYD ile ilişkiler konusunda “müttefik” Amerika’yı sorguladığı gibi Rusya’yı da sorgulayacak mı?
Hele Rusya yeniden Türkmen bölgelerine saldırı düzenlediğinde Türkiye, sessiz mi kalacak?
İlişkiler düzelsin, tamam, ama bu, Rusya’ya bütün rezervlerimizi kaldırdığımız izlenimi vermesin. Çünkü Suriye işi çok karışık ve orada Suriye’den öte bir bölge dizaynı mücadelesi veriliyor. O sebeple Suriye’de Amerika ile ilişkilerimizin niteliği de hayati önem taşıyor.
HAMİŞ: “Hamiş” Ahmet Kekeç’in yazı sonlarına eklediği notları ifade ediyor. Haydi bugün ben de onun “Hamiş”i ile ona yazayım. Dünkü yazısında benim salı günkü “Acaba Davos’un rövanşı mıydı?” başlıklı yazımı iğnelemiş. Şu ifadelerle:
“ Sevgili ağabeyimiz gücenmesin ama işin içine Davos’u ve “van münit”i karıştırıp, birtakım panik cümleleri kurmanın da âlemi yok. Çünkü ortada, başarı ya da başarısızlık diye değerlendirebileceğimiz bir durum yok. Bir “cenaze töreni” var sadece. Hepsi bu.”
Demek “Hepsi bu.” Acaba Sayın Cumhurbaşkanı, Haham’ın “Türkiye’nin liderlerine Kürtleri öldürmeyi bırakmalarını söyleyin” şeklinde konuştuğu ortamda olsaydı da “Hepsi bu” olabilir miydi? Sevgili kardeşim gücenme ama politik bilincin beni şaşırtıyor.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025