Ali BAYRAMOĞLU
TV 24'te birlikte yaptığımız "Siyaset 24" programında Okay Gönensin bir sorum üzerine şunları söylüyordu:
"1965'ten bu yana seçimleri izlerim, seçim öncesi ve sonrasında ilk kez asker unsurundan, sivil-asker dengesinden söz edilmediği ilk seçim oldu 2011..."
Önemlidir bu.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, gerek mevzuattan gerek gelenekten gerek fiili gücünden gelen siyasi etkisi, Türk siyasal sisteminin en önemli unsuru oldu yıllarca.
1960 darbesinden sonra yapılan 1965 seçimlerini AP kazanınca, yeni darbe yapılıp yapılmayacağı meselesi toplumu ve gündemi aylarca meşgul etmişti.
1971 malum...
1973 ve 1977 seçimleri sırasında asker hep bir yerlerde durdu.
1980 darbesi sonrası, Özal'ın görünmez, ama asli mücadele alanı asker ve askerler oldu.
90'lı yıllar, ülkenin tümüyle askeri eyleme tanık olduğu yıllardı.
2002 sonrası AK Parti'nin tek başına iktidar olmasına "asker ne der" diye bakıldı, nitekim birileri; kimi askerler İstanbul ve Ankara'da, 2003 ve 2004'te darbe hazırlıklarına girişti.
Ve 2007'de yeni bir muhtıra verdi asker...
2007 seçimlerine bu muhtıra gölgesiyle girildi...
Öykü bu noktada ters yüz olmaya başladı, daha doğrusu bu noktada ilk kez devreye yeni bir oyuncu, toplum girdi.
Seçimlerde muhtıranın hedeflediği siyasi parti yüzde 47 oy toplayacak, asker toplumdan ilk kez bu çapta ağır tokat yiyecekti.
Ve 2010 referandumu... Askeri hem fiilen hem sembolik olarak biraz daha geri iten değişiklikler paketi, bu pakete verilen yüzde 58'lik destek sivil meşruiyet alanını biraz daha genişletti.
En nihayet 2011...
Ciddi ve ordu açısından yaptırımları ağır bir sivilleşme süreci izleyen AK Parti'nin başarıya yüzde 50 gibi oranla ulaşması, meşruiyet açısından askeri eylem alanını iyice daraltmıştır.
2011 seçimleri 2007 ve 2010'un devamı olarak bu açıdan doruk noktasıdır.
O zaman açıktır; Türkiye'nin sivilleşme öyküsü, sadece bir siyasi irade öyküsü değildir, aynı zamanda bir toplumsal irade öyküsüdür.
Siyasal iradenin hakkını elbet teslim etmek gerekir.
Gereken yasaları çıkarmak, gerekli adli reflekse imkan vermek, gerekli idari tasarrufları yapmak, askeri çıkışları ve tehditlere pabuç bırakmamak, siyasi alanı bunlar üzerinden genişletmek ve yeniden kurmak siyasi iradenin tutarlılığı ve kararlılığı sonucunda mümkün olmuştur.
Ancak kabul etmek gerekir ki, siyasi iradenin arkasında büyük toplumsal bir meşruiyet olmasa, bu meşruiyet 4 yıl içinde üç kez yenilenmese bu kadar kolay yol alınmazdı.
Şunu sık söylüyoruz, Türkiye'de sivilleşme süreci bir çok ülkede olduğu gibi, savaştan, ekonomik iflastan ve benzeri durumlardan kaynaklanan "rejimsel ya da siyasi bir kopuş" üzerine temellenmemiştir.
Tersine hedef alınan aktörlerle, örneğin orduyla, onu ve onları, değişimin hem nesnesi hem öznesi kılarak yol almıştır ve almaktadır Türkiye...
Buna ilave edilmesi gereken unsur şudur: Süreklilik ancak aktif ve devamlılığı olan toplumsal destekle mümkündür.
Türkiye'de de bu yaşanmaktadır.
Türk modeli biraz da budur.
Değişime "siyaset" rehberlik yapmakla birlikte, değişimi aslen toplumsalın taşıdığı, toplumsalın siyasalı kuşattığı bir modeldir bu...
Ve değerlidir...
Anlayan için...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025