Roni MARGULIES
Bir hükümetin dört bakanı çok ciddi zan altında kalırsa, bir devlet bankasının genel müdürü çok ciddi bir suçlamayla karşılaşırsa, hükümete yakın ve devletle iş yapan bir işadamı gözaltına alınırsa, söz konusu hükümet ne yapar?
Sormaya ne gerek! Önce bu kişilerin suçlu olma ihtimalini saptayan polis teşkilatını dağıtır. Sonra bu sanıkların suçlu bulunma ihtimaline karşı yeni savcılar atanmasını sağlar. Sonra da kendisiyle ilgili herhangi bir suç olmadığını, meselenin yurtiçi ve yurtdışı, küresel ve uzayötesi komplolardan kaynaklandığını anlatır.
Ve herkesin "Ay, çok pardon! Ne kadar aptalız, biz bunu görememiştik. Özür dileriz, siz lütfen işinize devam edin" demesini bekler.
"Bir hükümet" dediğime bakmayın. Dünyanın çoğu yerinde bir hükümet böyle yaptığı taktirde kabine mensuplarına başkentin merkezî bir noktasında meydan dayağı atılır. Bunun böyle olmadığı tek yer Türkiye'dir, dolayısıyla "bir hükümet" değil, "AK Parti hükümeti" demem gerekirdi.
AK Parti hükümetinin savunma hattı, üç ana düşmana karşı oluşturulan üç ana hattan oluşuyor.
Birinci düşman, hükümeti devirmeye çalışan derin devlet, bürokrasi filan. İç düşman.
İkinci düşman, Türkiye'yi imha etmek isteyen, bu amaçla hükümeti devirmeye çalışan yabancı güçler. Dış düşman.
Ve üçüncü düşman, ilk iki düşmanın aleti/maşası/ajanı olan Gülen Cemaati.
Birkaç gün önce Karadeniz'de bir yerlerde Başbakan uzun bir konuşma yaptı. Düşmanların üçünü de açıkça belirtti. Hepsi iç içe geçmiş, hepsi karanlık ve habis, hepsi derin ve anlaşılmaz bir Türkiye nefretinden beslenen, neyi nasıl ve niye yaptığı belirsiz, karmakarışık bir düşman silsilesi, bir kâbus. Karmakarışık, ama kim oldukları belli.
İç düşmanı şöyle anlattı:
"Türkiye karanlık odakların, onların maşa örgütlerinin, hainlerin, ajanların, provokatörlerin operasyon yapabilecekleri, istedikleri gibi davranabilecekleri ülke değil. Bunlar eskide, 27 Mayıs'ta, 12 Eylül'de, 28 Şubat'ta kaldı. Bu millet uyandı, güçlendi, hiç kimse bu ülkeye bu millete diz çöktüremez" dedi.
"İstikrarı kimsenin bozmasına müsaade etmeyiz. Bunlar huzuru bozmak, terörü geri getirmek istiyorlar. Şehitlerimizin gelmesini bekleyen ve isteyenler var. Çünkü buradan besleniyorlar" dedi.
"Hadiselerin başlamasıyla Türkiye'de bir kez daha çok kirli bir ittifak oluştu. Kimin kimle hareket ettiğine dikkat edin. Hangi gazetelerin ortak manşet attığına, hangi televizyonların aynı dili kullandığına hangi sermaye gruplarının birbirleriyle yan yana olduğuna dikkat edin. 27 Mayıs, 12 Eylül'de olduğu gibi ip gibi aynı çizgide buluştular. 28 Şubat'taki gibi tek ses oldular, tek vücut oldular. Provokatörler üzerinden benim vatanımı karıştırmaya çalışıyorlar" dedi.
Dış düşmanı şöyle anlattı:
"Yeniden bu oyunu kurmak istiyorlar. Uluslararası ve ulusal örgütler bu işin içinde. Bu oyunu beraber bozacağız. Dik duracağız, diklenmeyeceğiz, endişeniz olmasın. Çözüm süreci bu noktada büyük önem arz ediyor. Terörden silah tüccarları, faiz lobisi, Türkiye düşmanları kazanıyordu. Kan ve kaos lobisi kazanıyordu. Çözüm süreciyle birlikte bu lobilerin hepsini elimizin tersiyle ettik. Böyle yaparak malum lobilerin ayağına, nasırlarına basmış olduk. Geçtiğimiz hafta kurulan tuzak çözüm sürecine kurulan tuzaktır. Tuzağın amacı çok ama çok açıktır. Huzuru, istikrarı bozalım, faizi yükseltelim, teröre can verelim ve daha çok kazanmaya devam edelim istiyorlar. Türkiye üzerinde oynanan kirli hesapları alt üst edeceğiz. Biz sizin hükümetiniz olarak, bu uluslararası karanlık çevrelere karşı mücadele vermeye devam edeceğiz" dedi.
İç ve dış düşmanların maşası olan Gülen Cemaati'ni şöyle anlattı:
"Birileri varsın kula tapmaya devam etsin. Bizim ubudiyet anlayışımızda kula kulluk yoktur. Bir takım kirli eller, bir takım kirli çevreler benim bu güzel ülkemde kaos çıkaramaz. Hangi örgütü kullanırlarsa kullansınlar, hangi maşayı, hangi ajanı, haini kullanırlarsa kullansınlar" dedi.
"Uluslararası basını kullanarak benim ülkeme operasyon yapmaya çalışıyorlar. Çirkin kasetlerle, çirkin komplolarla, iftirayla, ithamla, karalamayla benim milletimi güya dize getirmeye çalışıyorlar. Dindar kisvesi altında bazı zavallı örgütleri taşeron olarak kullanıp, maşa olarak kullanıp benim güzel ülkemde kaos oluşturmak istiyorlar. Biz yanımıza kirli uluslararası basını alarak yürümüyoruz, kasetlerle yürümüyoruz. Yolunu şaşırmış provokatörlerle yürümüyoruz. Bize önce Allah yeter, sonra millet yeter" dedi.
Memleketin ve hükümetin karşı karşıya kaldığı bu dehşet verici manzarayı özetlersek, Türkiye'nin başarılarını hazmedemeyen yabancılar, hükümetin başarıları karşısında çaresiz kalan vatan hainleri ile el ele vermiş, Gülen Cemaati'ni devreye sokarak çözüm sürecini baltalamaya, hükümeti devirmeye, Türkiye'yi çökertmeye çalışıyor.
Her yer düşman, her yer komplo, her köşede bir tuzak! Normal koşullarda, dünyayı böyle gören kişi acil olarak psikiyatri kliniğine yatırılır.
Ne var ki, memleket bizim memleket olunca, Başbakan'ın anlattıkları pek çok kişiye, milyonlarca kişiye ikna edici gelecek. Hükümetin seçmenleri Başbakan'ın etrafında kenetlenecek, önümüzdeki yerel seçimlerde AK Parti yine yüzde 50'ye yakın oy alacak.
Bu büyük kitlenin Başbakan'ın söylediklerini niye inandırıcı bulduğunu anlayamıyor değilim. Aralarında para toplayıp iyi bir psikiyatrist tutmak yerine, "Evet, doğru söylüyor vallahi" diye düşünmelerini tümüyle garip buluyor değilim.
Anlayabiliyor ve tümüyle garip bulmuyorum, çünkü evet, Başbakan'ın iddialarında ufak tefek de olsa bir gerçek payı var.
Evet, derin devlet, Ergenekoncular, darbeciler, ne olursa olsun ve nasıl olursa olsun bu hükümeti silah zoruyla devirmenin meşru olduğuna inananlar gerçekten de var ve elbette boş durmuyorlardır.
Evet, Kemalistler, azgın milliyetçiler, ulusalcılar gerçekten de Barış Süreci'ni baltalamak istiyor ve böylece bir taşla iki kuş vurarak hem Kürt halkının kazanımlarını boşa çıkarmayı hem de hükümeti zedelemeyi amaçlıyor.
Evet, başta Amerika olmak üzere, Batı'da Başbakan gerçekten de artık Ortadoğu'nun istikrarsızlık unsurlarından ve sorunlarından biri olarak görülüyor; devrilirse Beyaz Saray'da kimse gözyaşı dökmeyecek.
Ve evet, benim gibi fanilerin tam da anlayamadığı nedenlerle, Cemaat gerçekten de bindiği dalı kesmeye ve hükümeti zayıflatmak için elinden geleni yapmaya azmetmiş gibi görünüyor.
Bütün bunlar kısmen doğru olabilir. Belki de tümüyle doğru.
Ama, bir dakika!
Diyelim ki, bakan çocukları ve Halk Bankası ve Ali Ağaoğlu hakkında Cemaat mensubu Emniyet görevlileri Amerika'nın ve Ergenekoncuların talimatları ile soruşturma başlattı. Korkunç bir komplo! Tam da Başbakan'ın dediği gibi habis ve mel'un bir komplo!
İyi de, rüşvet alan kim?
Amerikalılar mı, Ergenekoncular mı, Cemaatçiler mi?
Hayır, hükümetin bakanlarının çocukları!
O zaman, istediği kadar uzun uzun komplolardan söz ettikten sonra, Başbakan'ın bir de özür dilemesi gerekmez mi? "Hükümetim kirlenmiş, farkına varmamışım, sorumluluk benimdir, özür dilerim" demesi gerekmez mi? Beş gün, on gün sonra değil, hemen aynı gün söz konusu bakanları işten atması gerekmez mi?
Cemaat'in iyi Müslüman mı, kötü Müslüman mı olduğunu istediği kadar uzun uzun tartıştıktan sonra, "Ama Cemaat ne kadar kötü Müslüman olursa olsun, benim bakanlarım da hırsızmış, hırsızlar hükümetinin başı olduğum için hicap duyuyorum" demesi gerekmez mi?
Gerekir. Ama bunların hiçbirini yapmadı.
Yapmadı, çünkü darbe ve/veya CHP-MHP alternatiflerinin korkunçluğuna güveniyor. Zannediyor ki bu memlekette darbelere ve askerî vesayete karşı olan, çözüm sürecini can-ı gönülden destekleyen büyük çoğunluk hükümeti her koşulda haklı bulacak, yaptığı her şeyi alkışlayacak, ettiği her haltı onaylayacak.
Başbakan böyle zannetmekte belki de daha bir süre haklı çıkabilir. Ama salak yerine konulan halkın intikamı, Cemaat'in intikamından çok daha korkunç olacaktır. Belki yarın değil, ama çok uzak da değil.
Roni Margulies
http://marksist.org/yazarlar/roni-margulies/13597-salak-sanilan-halkin-intikami
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları







































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.03.2023
13.03.2023
27.02.2023
20.02.2023
13.02.2023
6.02.2023
29.01.2023
21.01.2023
15.01.2023
15.01.2023