Ümit KIVANÇ
BİR NOT: Kısaltarak aktaracağım bu yazı dizisinin daha uzun ve ayrıntılı -ama daha düzensiz- aslı, vaktiyle (2000’lerin ortalarında), günlük medya eleştirisi sitesi Medyakronik’ten ayrıldıktan sonra yürüttüğüm Haysiyet.com’da yayımlanmıştı.
Olayımız 8 Haziran 1967’de geçiyor. İsrail ile “Arap İttifakı”, “Altı Gün Savaşı”na tutuşmuşken.
İttifak Mısır, Suriye ve Ürdün’den oluşuyor, Irak, Suudi Arabistan, Sudan, Tunus, Fas ile Cezayir’den asker ve silah yardımı görüyordu. 5 Haziran’da başlayan ve sahiden topu topu altı gün süren savaşta İsrail kesin zafer kazanacaktı.
Savaşa varan gerilim artarken, ABD donanmasına ait istihbarat gemisi USS Liberty, Batı Afrika sahillerinden Doğu Akdeniz’e gönderilmişti. 5 Haziran’da, İsrail anî saldırıyla Mısır’ın hava kuvvetlerini yerdeyken mahvettiğinde, Liberty bölgeye varmıştı. Geminin komutanı William McGonagle, 6. Filo komuta merkezinden Amiral Martin’den, Liberty’ye eşlik edecek bir destroyer göndermesini istemişti, çünkü asıl görevi istihbarat olan Liberty, ciddî saldırıya uğrarsa kendini savunabilecek şekilde donatılmamıştı.
6 Haziran günü, Martin şöyle cevap verdi: “Liberty, uluslararası sularda seyreden, kimliği açıkça belirli bir Amerikan gemisidir, çatışmaya herhangi bir şekilde katılmamaktadır ve herhangi bir ulusun ona saldırması için herhangi bir mâkûl sebep yoktur. İsteğiniz reddedilmiştir.” Amiral yine de beklenmedik bir durum olur ve gemi saldırıya uğrarsa, 6. Filo uçaklarının 10 dakika içinde Liberty'nin üzerine ulaşacağını eklemişti.
7 Haziran akşamı, Liberty Gazze'nin 13 mil açığındayken, Pentagon, ardarda mesajlarla, geminin kıyıdan önce 20 mil, sonra 100 mil açığa çıkmasını istemişti. ABD genelkurmayı, istihbarat gemisinin “fazla göze batmış” olabileceği endişesi duymaktaydı. Neden, kimden çekiniyorlardı? Yanlışlıklar sonucu mesajlar Liberty’ye ulaşmadı. Gemi konum değiştirmedi, 8 Haziran günü, Gazze açıklarında seyretmekteydi. Hep uluslararası sulardaydı.
Sabah saat 09.00'da işaretsiz bir uçak geminin üstünden geçip kıyıya döndü. Saat 10.00’da iki jet daha geldi. O kadar yakından geçtiler ki, Liberty'deki subaylar dürbünlerle, uçaklardaki roketleri saydılar, pilotları gördüler. Geminin etrafında üç tur atan uçakların pilotlarının da gemideki işaretleri ve Amerikan bayrağını görmemeleri mümkün değildi. 10.30’da, bu defa bir nakliye uçağı ağır ağır geminin üstünde turlayınca, Liberty’dekiler bunu geminin kimliğinin tesbit edildiğine işaret saydılar. Aynı uçak yarımşar saat arayla iki tur daha attı.
Saat 14.00’te birden saldırı başladı! İki Mirage birden gemiyi vurmuştu. Beş dakika süren saldırı boyunca Liberty kendini savunamamıştı, Mirage’larla başa çıkabilecek savunma silahları yoktu. Jetler işaret taşımıyorlardı, ama İsrail ordusuna ait oldukları belliydi, çünkü Araplarda Mirage yoktu.
Gemi komutanı McGonagle Deniz Harekât Komutanlığı’ndan yardım istedikten hemen sonra, yine hiçbir işaret taşımayan üç Super-Mystère uçağı belirdi. Gelip gemiye düzinelerce roket ve napalm attılar. Kısa bir aranın ardından yine iki Mirage gelip gemiyi vurdu. Hepsi 22 dakika sürmüştü.
Gemidekiler 6. Filo ile irtibat kurmak için didinmişlerdi. Jet pilotları Liberty'nin kullandığı telsiz frekanslarını bloke ettiğinden bu çok zordu. Sadece roketlerini ateşledikleri sırada frekans açılıyor, bu birkaç saniye içinde telsizci bağlantı kurmayı başarabiliyordu.
Liberty'nin imdat çağrısını ilk alan, uçak gemisi Saratoga'ydı. On iki F-14 Phantom uçağı ve dört tanker uçağına Liberty'yi savunmak için kalk emri verildi. 6. Filo amiral gemisi Little Rock'a da mesajlar ulaşmıştı. Liberty’ye “yardımınıza geliyoruz” haberi verildi.
Yardım gelmedi. Washington ile temas kurulduğunda on iki uçak henüz kalkmıştı. Savunma Bakanı Robert McNamara bizzat telsiz başına geldi ve, "O uçaklar derhal geri çağırılsın," dedi. Liberty’ye yardım için uçak göndermeye bir defa daha kalkışıldı, ona da Washington engel oldu. Beyaz Ev, sahadaki askerlere Pentagon aracılığıyla, İsraillilerin yaptıkları "yanlış"ın farkında olduklarını, saldırıyı durdurduklarını, gemiye yardım edeceklerini bildirdi.
Uçakların saldırısında dokuz denizci ölmüş, altmışı yaralanmıştı.
Saldırı bitti sanılırken sahneye hücumbotlar çıktı. Gemiyi batırma niyetlerini açıkça gösterir şekilde, su kesimi hizasına torpil atıp koskocaman delik açtılar, toplarını ateşlediler. Liberty’nin tahlisiye botlarının çoğu harap olmuştu. Üç kurtarma salı sağlamdı, mürettebat onları indirdi. İsrail hücumbotları sallara ateş açıp ikisini tahrip etti -ki, bu başlıbaşına savaş suçuydu-, üçüncüsünü ele geçirdi.
Sonuç katliamdı. 34 ABD denizcisi ölmüş, 171'i yaralanmıştı. Kendileri açısından “işlem tamam” manzarasını gördükten sonra İsrailliler, sağ kalanlara yardım önerdiler. Liberty mürettebatı kabul etmedi.
Liberty Malta’ya çekildiğinde, gövdesinde 821 roket, 3.000 mermi izi vardı. Milyonlarca dolar değerindeki özel donanımlı gemi harap olmuştu.
Olayı soruşturan askerî mahkeme heyetinin başındaki Amiral Isaac Kidd Jr. Malta’da Liberty gazilerini grup grup karşısına alıp yaşadıklarını anlattırdı. Her defasında rütbe işaretlerini çıkarıp kenara koyuyor, “Şimdi erkek erkeğe konuşuyoruz, her şeyi anlatın,” diyordu. Anlattılar. Ama amiral onları dinledikten sonra yıldızlarını takıyor, “Şimdi resmî olarak konuşuyorum,” diyordu. “Bunlar hakkında, hiçbir zaman, tekrar ediyorum, asla hiç kimseyle, eşlerinizle bile konuşmayacaksınız. Konuşursanız, askerî mahkemeye çıkar ve ömrünüzün gerikalanını hapiste geçirirsiniz - daha kötüsü de olabilir!”
Sağ kalanların çoğu yıllarca sahiden sustular. Sonra, olanları hazmedemeyip konuşmaya başladılar.
Liberty'nin Araştırma Departmanı'nda görevli Ön Yüzbaşı David Lewis, kendilerine destek göndermekle görevli olan 6. Filo amirali Lawrence Geis ile olaydan kısa süre sonraki görüşmesini açıkladı, meselâ. Amiral, McNamara’nın yardıma yollanan uçakları geri çağırttığını doğrulamış, hattâ bu emri tuhaf bulduğu için teyit ettirdiğini söylemişti. Teyit büyük yerden gelmişti: Başkan Johnson’dan. Amiral diyordu ki: Kimin öldüğünü veya gemiye ne olduğunu önemsemiyorlardı.
McNamara’nın ilk parti uçakları geri çağırtışı, Washington’ın henüz saldırganların kimliğinden emin olmayışına ve eğer saldıranlar Ruslarsa bunun onlarla savaşa tutuşmayı gerektirebileceğine bağlanıyor. İkinci geri çağırma emriyse, İsrail “kaza” haberini verdikten sonra gelmişti.
Geis, Liberty'deki felâketi yaşayan meslektaşından, kendisi ölene kadar bunları kimseye anlatmaması sözünü almıştı. Amiral 1980'de hayata gözlerini kapadığı için bunları öğrenebildik.
“Kazaydı” yalanı
Sadece Akdeniz'deki ABD 6. Filo’sunun kumanda merkezi değil, 9500 kilometre ötede, Washington’da bulunan yetkililer de Liberty’nin kasıtlı saldırıya uğradığını biliyorlardı. Çünkü Lockheed EC-121 tipi ABD casus uçağındakiler USS Liberty’nin yakınında dolaşıyordu; olayı izlemiş, saldırıyı düzenleyenlerin telsiz haberleşmesini dinlemişlerdi.
Her şey ortadayken ABD Başkanı Lyndon Johnson geminin “yanlışlık kurbanı olduğu” masalını yutmuş görünecek, özürleri kabul edip konuyu kapatacaktı.
İsrailliler geminin kullandığı telsiz frekanslarını nereden bildiklerini ve niçin bloke ettiklerini hiçbir zaman açıklayamadılar. Uçaklarında niçin hiçbir işaret bulunmadığını da.
ABD ordusunun uzmanları ve gizli servis elemanları, ortada yanlışlığın filan olmadığından, İsrail'in gemiyi özel olarak hedef aldığından emindi. Hattâ, “gemideki bütün mürettebatı farelerle birlikte denizin dibine göndermek istedikleri” o kadar belli ki, demiş bazıları, tahlisiye sallarına bile ateş ettiler. Etmişlerdi.
“Dünyanın en büyük, en gizli ve en modern casusluk örgütü” NSA üzerine çalışan araştırmacı gazeteci James Bamford, 2001 Nisan'ında, ABD'nin büyük istihbarat başarılarını ve skandallarını birarada ele aldığı Body of Secrets adlı kitabını çıkardı. Der Spiegel dergisinde Siegesmund von Ilsemann, aynı ay içinde, Bamford’un kitabındaki en çarpıcı bölümlerden birini özetledi. Anlattıklarımın bir bölümü bu yazıya dayanıyor.
Washington Report On Middle East Affairs’deki iki yazı da kaynaklarımızdan. Derginin aralık 1999 sayısında yeralan yazı, 1976'da emekli olmadan önce ABD'nin Suudi Arabistan büyükelçisi olarak da görev yapan James E. Akins’in Washington Filistin Politikası Araştırma Merkezi'nde yaptığı konuşmanın derlenmiş metni.
İkinci yazı, derginin Haziran/Temmuz 1997 sayısından: “30 Yılık Bir Soruşturmanın Anatomisi”. Lejand şöyle: “USS Liberty: Periskop Fotoğrafı Sonunda Gerçeği Ortaya Çıkarabilir”. Yazarı, James M. Ennes, Jr., USS Liberty saldırıya uğradığı sırada onun güvertesinde yaralanan teğmen. Gemisinin başına gelenler üstüne yazdığı bir kitap var: Assault on the Liberty.
Bunun gibi, birinci elden bir kaynağımız da USS Liberty gazilerinin web sitesi. Dehşeti yaşayan, kurtarma sallarının bile tarandığını gören ve her şeye rağmen sağ kalan insanlar, o gün bugündür olayın peşini bırakmadılar.
“8 Haziran 1967’de, USS Liberty'i İsrail devleti silahlı kuvvetlerinin düzenlediği bir kombine hava-deniz saldırısına karşı savunmaya çalışırken hayatını kaybetmiş 34 genç insanın anısına” hazırlanan sitede, öfkeden çok vakar ve hüzün havası var. Oysa öfke için de bol sebep var. USS Liberty'nin başına gelenleri Hitler sempatizanı Neo-Nazilerin İsrail karşıtı propaganda malzemesi haline getirişine tavır koyuyorlar, Neo-Nazi’lerle hiç ortak yönleri bulunmadığını, onlardan gelecek desteği istemediklerini ilân ediyorlar. (Aktardıklarımla ilgili fotoğraflar için sitenin galeri bölümüne göz atabilirsiniz.)
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2025
30.12.2024
24.12.2024
15.12.2024
1.12.2024
15.11.2024
21.10.2024
7.10.2024
22.09.2024
5.07.2024