Yıldız Ramazanoğlu
Yaşar Kemal “En büyük yazarların kitapları bile ölümlüdür, insan olamadıktan sonra yazarlığımın hiçbir kıymeti yok” diyor. Onun Çukurova’yı ve insanlarını anlatışındaki sevgiyi saygıyı görünce “önce insan” la karşılaştığımızı anlıyoruz. Gerçek hayattan alıp kurguladığı kahramanlarından malzeme diye söz etmeyen, balıkçıyla balıkçı, işçiyle işçi ve bütün insanlarla hemderd olan bir adam.
Yazarın her anı insanın içli ve dramatik dünya macerasından gerçek sahnelerle dolu yaşamından küskünlük ve öfke değil edebiyat yükselmiş. Asıl adı Kemal Sadık Gökçeli olan Kemal’in ailesi Birinci Dünya Savaşı’ndaki Rus işgali yüzünden, Van Gölü yakınlarındaki Ernis köyünden Kadirli ilçesine bağlı Hermite köyüne göç etmek zorunda kalmış. Üç yaşındayken kurban kesen eniştesinin kayan bıçağıyla kazara sağ gözünü kaybetmiş, Dört yaşındayken caminin ortasında babası öldürülmüş. Köy ortamlarının bir geleneği olarak amcasıyla evlenen annesi tek hazinesi. İmkansızlıklar yüzünden ortaokuldan sonra okuyamamış. Fakat sevgiyle hasretle andığı Arif Dino sayesinde sistemli bir okuma yaparak edebiyatın şahikalarıyla buluşabilmiş. Ressam ve şair olan Dino’nun İstanbul’dan Adana’ya sürgün edilmesi yazar için büyük şans olmuş tabii.
Şu günlerde sinema salonlarında oynayan bir belgeseli film tadında izlemek mümkün. Yönetmen Aydın Orak’ın Yaşar Kemal Efsanesi belgeseli göçle başlıyor. Geldikleri köyde Kızılkan Türkmen aşiretiyle karşılaşıyor aile. Onların da buralara Seydişehir, Bursa ya da Kafkasya’dan geldiklerine dair rivayetler var. Hatta aşiretin bazı bölümleri İran’daki köylere dağılmış. Yazarın Van muhaciri ailesine Türkmenlerin yaptığı evi anlatışını dinlemek lazım; kamışlardan sazlardan bize güzel bir ev yaptılar, sıvadılar rengarenk boyadılar, doğduğum bu Türkmen köyünde bizi Kürt diye hiç ayrı saymıyorlardı, biz de kendimizi onlardan ayırmıyorduk, bütün köylülerle akraba gibiydik.
Çocukluğunun krallığı Çukurova’ya vardıkları zamanlarda Van Diyarbakır savaşlarla çöle dönerken bölgenin bütün insanları kıyıma uğramış. Azeriler, Türkler, Kürtler, Ezidiler, Ermeniler, Nasturiler, Asuriler, Süryaniler… Ortalık her milletten yetimle kaynıyormuş. Yaşar Kemal dört yaşındayken, bir çalının altında yarı ölü vaziyette titreyen Yusuf’u eve getirip evlat edinen babasının, camide namaz kılarken bu oğul tarafından bıçaklanarak öldürülmesine dört yaşındayken şahit olmuş. Bir daha düzgünce konuşamadım, kekeme oldum ta ki oniki yaşıma kadar diyor. Hayatının her anına yayılan bu travma öfke ve kırgınlıkla geçen yıllardan sonra anlama çabasına evrilmiş. Yusuf’un bunu neden yaptığını anlayabilmek için çok kitaplar yazdım diyor içi burkularak. Ona yüzlerce kitap taşıyan Dino’yu hayırla yadediyor her vesileyle. Fakat konuşmalarından anlıyoruz ki onu bir yazar olarak asıl besleyen ozanlardan dengbejlerden dinlediği hikayeler, şiirler, eşkıya anlatıları ve efsaneler. Zamanla kendisi de genç yaşında efsaneler anlatmış, şiirler yazıp okumuş, hatta Köroğlu anlatıcısı olarak nam salmış. Öte yandan dünyanın geri kalanından uzak olmanın getirdiği bir yalnızlık ta daha onyedi yaşında yazarın şiirine vurmuştur: Su olsan kimse içmez/Yol olsan kimse geçmez/Çın çın ötüyor yüreğimde şu dünyanın ıssızlığı/Tanrı kimsenin başına vermesin böyle bir yalnızlığı.
***
Kürtçe yazmadığı için yapılan eleştirilere bir halkın dili baskı altında olmamalı yazmalı konuşmalı eğitimini görmeli fakat benim tecrübem böyle gelişti diyor. Belgeselde yer almayan bir matbu söyleşisinde Kürtçeyi nasıl anlamaya başladığımı Türkçeyi nasıl öğrendiğimi hatırlamıyorum fakat Türkçe yazıp anlatabiliyorum demesi son derece insani. Bir Türkmen köyündeki tek Kürt ailesi içinde büyümek, burada okula gitmek sonuçta koşulların ortaya çıkardığı bir tecrübe. Yazmak’ın ne olduğunu köye gelen bir çerçiden öğreniyor yazar, kadınlara veresiye tuhafiye eşyaları veren adamın, isim ve borçları bir kağıda kaydettiğini görünce kağıt kalem sevgisi, yazma arzusu doğuyor içinde. İlkokuldan sonra Adana’ya gidip çırçır fabrikalarında çalışarak orta sona kadar okuyabilen yazar, otuzdan fazla meslekte çalışmak zorunda kalır. Vekil öğretmenlikten tutun da pamuk tarlalarında batozlarda ırgatlık, traktör sürücülüğü, kütüphane memurluğu, çeltik tarlalarında kontrolörlüğe kadar. Bu arada destancı dengbej Abdela Zeynike’den ne kadar etkilenmişse Donkişot okumaları da başka bir dünyayla karşılaşma bakımından hayatında bir o kadar dönüm noktası. Saz çalma hevesi ise kendi emeğiyle aldığı sazları annesinin her seferinde ekmek tandırına ya da sacın altına odun niyetine atmasıyla sonuçlanmış. Bunu anlatırken annesi Nigar hatunu sevgiyle yadetmekten geri durmuyor. Kahramanlarına merhametle yaklaşan yazar ben bir kavga adamıyım diyor bir yandan da. Kavgası eşitlik adalet ve insanlık onuru için. Belgeselde kitaplarından tiyatroya aktarılan oyunlardan, işçi ve emekçilerin hakları için yaptığı konuşmalardan, yazıları yüzünden açılan davalardaki mahkeme konuşmalarından kesitler var. 2008’de zamanın cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün elinden Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülünü alırken yaptığı konuşmada yazmaya ve hayata bakışını özetlemiş. 2015’te kaybettiğimiz yazar sevgi dostluk ve savaşa düşmanlık için yazmış.
Yazarlar
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları

























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.12.2020
23.12.2020
16.12.2020
9.02.2020
25.11.2020
11.11.2020
4.01.2020
28.10.2020
14.10.2020
30.09.2020