Ergun BABAHAN
Şu anda gidilen referandumun 12 Eylül referandumundan farkı yoktur aslında. Koşullar, baskı, yasaklar Evren dönemiyle aynı ağırlıkta. Tek fark, aradan geçen 40’a yakın yılda halkın önemli bir kesiminde görülen bilinçlenme, laik yaşam biçimine sahip çıkma arzusu.
Türkiye, kendisine demokrasi ve hukuk devleti diyebilecek hiçbir ülkenin tanıklık edemeyeceği koşullarda kaderini belirleyecek bir referanduma gidiyor. Almanya’yı Nazilikle suçlayanlar bizzat 1938 Almanyası’nın koşullarını Türkiye’de yaratmış durumda. Hayır demenin tutuklanma gerekçesi olduğu bir ülke Türkiye.
Referandum için dış politikayı bile amaçları doğrultusunda kullanmaktan çekinmeyen bu zihniyet, Avrupa ile ilişkileri tamiri neredeyse imkansız bir şekilde bozmuş durumda. Referandumdan evet çıkması halinde, Avrupa bölgedeki yeni bir diktatörlük rejimine katlanmak zoruna kalacak. Elinden fazla bir şey gelmeyecek çünkü.
Bu şartlarda gidilen referandumda bile Evet-Hayır oylarının başa baş olması veya kamuoyu yoklamalarının durumu öyle göstermesi, Bu tablo, Türkiye’de demokratik kültürün iyi-kötü kök saldığının bir işareti aslında. Hakkına sahip çıkan, tek adam rejimin neler getireceğinin farkında olan milyonlar her türlü dayatmaya rağmen hayır diyebiliyor ki, unutmamak lazım burası devletin önüne koyduğu referandumlara büyük ağırlıkla evet oyu kullanmışların ülkesi.
Şu anda gidilen referandumun 12 Eylül referandumundan farkı yoktur aslında. Koşullar, baskı, yasaklar Evren dönemiyle aynı ağırlıkta. Tek fark, aradan geçen 40’a yakın yılda halkın önemli bir kesiminde görülen bilinçlenme, laik yaşam biçimine sahip çıkma arzusu. Evet’in laik düzenin tabutuna çakılacak son çivi olacağının, Türkiye’nin Pakistanlaşma sürecini tamamlayacak son aşamayı tamamlayacağının farkında insanlar.
AKP cephesinde bir tedirginlik, bir saldırganlık hakim. Hayırlıların neşeli, esprili, yaratıcı kampanyalarına ancak küfürle, copla karşılık verebiliyorlar.
Bu şartlarda referanduma gidilirken Amerika’nın Suriye’ye yönelik harekatı umutlarını yeşertti. Hem Sünnici, hem de evetçi umutlarını.
Amerikan saldırısına destek üç ülkeden geldi: Türkiye, İsrail ve Suudi Arabistan.
İnsan hakları savunucusu kesilen bu üç ülkeden Suudi Arabistan ve insan hakları kelimelerini aynı cümlede kullanmak, açık bir oksimoron. Kendi ülkesinde yaptıkları bir yana, şu anda Yemen halkına yaşattıkları vahşeti hatırlamak yeter.
İsrail’in Lübnan’daki Filistin katliamlarında, Gazze’deki uygulamalarını ağzını kapatmasını, başını öne eğmesini gerektirecek ağırlıkta. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nce işgal altındaki uygulamaları yeni kınanmış bir ülke.
Türkiye’ye gelince… Ülke genelindeki baskıcı, yasakçı, İslamcı politikaları herkesin malumu. Hayırcı bir kesimin görmek istemediği, hatta onay verdiği Güneydoğu’daki uygulamaları ise Birleşmiş Milletler raporuna konu oldu.
Bu rapora göre, Nusaybin’de 1786 bina yıkılmış ya da tahrip edilmişti. İlçenin doğusundaki binaların yüzde 70’i sistematik olarak bombalanarak yıkılmıştı. Nusaybin ve Sur’un uydu fotoğrafları çevrenin ağır silahlarla yerle bir edildiğini göstermekteydi Cizre’de, aralarında çocukların da bulunduğu 189 kişi haftalarca bodrumlarda sıkışıp kalmış, suya, tıbbi bakıma ve elektriğe ulaşamamış, ardından öldürülmüştü. Raporda öldürmelerin yanı sıra işkence, zorla kaybetmeler, nefret suçu, yiyecek, su ve tıbbi bakıma erişimi engellemek, erkek şiddetiyle ilgili bilgiler yer alıyordu.
AKP’nin bu rapora tek tepkisi, raporun hazırlanmasına katkıda bulunduğunu düşündüğü Mazlum-Der’i kapatmak oldu.
Kendi kafasını kuma gömdü ama dünya hala görüyor. Belki açık bir şey yapmıyor ama görüyor.
Amerika’nın Esad’ı bombalamasını Türkiye’yi içine düştüğü durumdan kurtaracak bir vesile olarak gördü AKP. Amerika’nın Esad’ı devireceği, bunun için de Kürtleri bırakıp kendisiyle işbirliği içine gireceği umuduna kapıldı.
Oysa atılan 60 Tomahawk’ın Suriye’de ölen çocuklarla falan ilgisi yoktu. Trump’ın içerde hızla düşen popülaritesini toparlamakla ilgisi vardı. 60 Tomahawk atılan alandan ertesi gün Suriye Hava Kuvvetleri’nin uçuşlara devam etmesi, işin ciddiyetinin en açık göstergesiydi.
Bu aşamada hızla sahneye atlayan AKP, Rusya ile Suriye konusunda hasım olduğunu açıkça ortaya koydu. Afrin’e müdahalesinin Kürtlerin önünü kesmek kadar Cihadçılara destek amacı taşıyacağını afişe etti. Rusya’nın ABD ile uçuş güvenliği anlaşmasını askıya alması sonucu Suriye hava sahasına uçak-helikopter sokamaz hale geldi.
Ana ilkesi ahlak, vicdan ve akıl olmayan her politikanın batağa saplanması kaçınılmazdır. Türkiye’nin bugün içeride ve dışarıda düştüğü durum budur. Attığı her adım, Suriye’de bir Kürt devleti kurulması olasılığını güçlendirmektedir. Bölgede Türkiye’nin yerine alacak, Batı ile müttefik yeni bir oluşuma ihtiyaç giderek artıyor. Bunu görmemek için tek adam rejimine tapınmak gerekiyor herhalde.
Yazarlar
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021