Fehmi KORU
Medyanın bu denli tartışma konusu olduğu bir dönem herhalde yaşanmadı. Artık bir simgesi de var bugünü anlatmak için: Penguen... Gezi Parkı’nda olaylar başladığı gün haber kanallarından biri Penguen belgeseli sunmaktaymış izleyicilere, yayını kesip olayları sunmak yerine Penguen’ i izlettirmeye devam etmişler...
Alın size yayın perdeleme simgesi...
Oysa medyamızın tarihi, hiçbiri simgesine kavuşmamış nice saptırmacalar, gerçekleri örtmeler, yalanı gerçekmiş gibi sunmalarla doludur... 150 yıllık basın tarihimizin hangi dönemini ele alırsanız alın, masum Penguen’e rahmet okutacak dehşetengiz derecede yüz kızartıcı olaylarla karşılaşabilirsiniz...
O kadar geriye gitmeye ne hacet, 1 Mart tezkeresi (2003) öncesi ve sonrasında medyanın yaşattıkları belleklerimizde taze değil mi? Ya 28 Şubat (1997) ve sonrasında gazete manşetlerine çekilip akşam haberlerine taşınanlar? Onlar için de birer simge aransaydı çok ilginç görüntüler çıkartılabilirdi; reklamcılar aldatılanların veya mağdurların tarafında bulunmadığı için simgesiz kaldı o dönemler...
Şimdinin hiç mi sorunu yok? Var elbette. Medya tam ortasından ikiye bölünmüşlük yaşıyor günümüzde; eskiyle bugün arasındaki en önemli fark da burada zaten: Daha önce üçte ikiye üçte birlik bir ayrışma söz konusuyken bugünlerde galiba ayrışmanın tam ortadan gerçekleştiği söylenebilir.
Kötü mü? Tam tersine, bir bölüm gazete ve kanalın ‘taraflı’ veya ‘saptırmaca’ sayılabilecek yayınına öteki yarının itirazı neden kötü olsun?
Durumdan memnun olduğum sanılmasın; bugünlerde maalesef bütün dünyada itibarı sarsılan bir medya düzeni var ve bizdeki ‘yanlı’ görüntü öteki ülkelerden daha iyi değil. Etik ve ilkeli yayını ara ki bulasın...
Tek teselli, bu durumun sürdürülebilir olmayışı...
Bugün içinde yaşadığımız durumla 28 Şubat günlerinde karşı karşıya kalınan durum arasında paralellik kuranlara rastlanıyor. Ne kadar yanıltıcı! 28 Şubat’ın karanlık günlerinde sadece köşelerini kaybetmekle kalmıyordu yazarlar, merkez medya denilen gazeteler ve TV kanallarında itibarsızlaştırma kampanyalarına da maruz kalıyorlardı. ‘Andıç’ yüzünden bir sivil toplum örgütü yöneticisi az kalsın hayatını kaybedecekti; aynı ‘andıç’ta hedef gösterilen gazetecilerin başına da aynı akıbet gelebilirdi pekala...
İki dönem arasında bir başka fark daha var: Şimdilerde köşelerini kaybedenlere sahip çıkılmıyor; oysa 28 Şubat’ta bizler kimseyi köşesiz bırakmadık. O dönemde baskılara maruz kalan yöneticilerini zorda bırakmamak için sessizce ortadan çekilenlerimiz de oldu; bazılarımız ‘marjinal’ sayılan gazetelere geçerek patronlarımızı ve yöneticilerimizi rahatlattık...
Dün Tarhan Erdem’in Radikal’de dikkat çektiği gibi, kovulduktan sonra baskıdan söz eden oluyor şu günlerde, ama çalıştığı sırada aynı şikayeti dillendiren hiç çıkmıyor... ‘’Baskı kimden geliyor?’’ sorusuna doğru dürüst bir cevap da yok.
Penguen herkese Gezi Parkı eylemleri sırasında bazı haber kanallarının uyguladığı perdelemeyi hatırlatıyor olabilir; ama aynı kibar yaratık, benim aklıma, 150 yıllık basın tarihimizin hiç de övünülmeyecek pek çok hoş olmayan sayfasını getiriyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025