Kerem ALTAN
“İleri demokrasi”nin artık “çok ileri gittiği” ülkemizde, “sporu siyasete karıştırmamak” adına alınan yeni bir siyasi kararla, stadyumlarda ya da salonlarda maç izleyen taraftarlar, siyasi ve ideolojik anlamda kötü tezahüratlarda bulunurlarsa haklarında gerekli işlemler yapılacak.
“Gerekli işlemlerden” tam olarak ne kastedildiği bilinmediği gibi “siyasi ve ideolojik anlamda kötü tezahüratlardan” da ne kastedildiği şimdilik pek bilinmiyor. Hükümet yetkililerimizin ya da kısaca başbakanımızın hoşuna gitmeyen, sakıncalı bulduğu herhangi bir şey olabilir.
Mesela ilk aklıma gelenler, “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam” ya da “Direne direne kazanacağız” sloganları.
Bu sloganları sadece takımınıza destek vermek adına olsa dahi bağıramayacaksınız stadyumlarda ya da salonlarda.
Bağırırsanız hakkınızda gerekli işlemler yapılacak.
Nasıl Abdülhamit zamanında “burun ve yıldız” sözcüklerini kullananlar hain olarak görüldüyse, bu sözcükler sansürle yasaklandıysa, şimdi de “diren, mücadele, her yer” sözcüklerini kullananlar hain olarak görülüyor, bu yeni sözcükler yasaklanıyor.
Yasak sözcükler sadece bu kadarla kalmayacak tabii, belli ki liste gittikçe uzayacak.
Mesela “Recep”in de çok tehlikeli bir sözcük olduğunu düşünüyorum.
Diyelim ki tuttuğunuz takımda Recep diye bir oyuncu var ve o gün çok kötü oynuyor. Sıkıysa “Recep dışarı” diye bağırın bakalım. “Yedirtmeyiz ulan Recep’i” diye tepenize binerler, soluğu karakolda alırsınız.
Çünkü “ileri demokrasi”yi iliklerimize kadar hissettiğimiz bu ülkede siz artık tehlikelisiniz. Her an darbeye teşebbüs edebilir, her an dış mihraklarla iş birliğine girip hükümeti devirmeye çalışabilirsiniz. Sizin yeriniz stadyumlar değil, mümkünse hapishanelerdir.
Tabii hükümet yetkililerimiz böyle bir karar alırken, “sporun ruhuyla bağdaşmayan sloganlar” diye eklemeyi de ihmal etmiyor.
Şike skandalındaki tutumları ortadayken, atletizmde art arda patlayan doping skandallarına akıl almaz bir şekilde hala gözlerini yummaya devam ederken, bu süslü laflar dikta salatasına sos olmaktan başka bir anlam taşımıyor.
Onların “sporla”, “ruhla” bir ilgisi yok çünkü, onların tek derdi başbakana laf gelmesin, hükümet protesto edilmesin, insanlar demokratik taleplerini hiçbir yerde, hiçbir şekilde dile getiremesin, bir kenarda oturup laf dinlesin.
Başbakan, Gezi Olayları’nın faturasını faiz lobisine, darbe lobisine, telekineziye, dış mihraklara, CNN’e, medyaya çıkartmaya devam edip asıl mesajı almamaya ve insanların üzerindeki baskıyı her geçen gün arttırmaya devam ettikçe o çok çekinilen protestolar başka bir yere taşınır.
Engellenemez.
İstediğiniz kadar duyum, istediğiniz kadar önlem alın önüne geçemezsiniz. İnsanları öldürseniz de, sustursanız da durduramazsınız. Bu ülkenin insanlarına bu şekilde davranmaya devam ederseniz o protestoları hiç ummadığınız bir yerde, sandıkta görürsünüz. Çünkü hiçbir toplum bu kadar baskıyı kaldıramaz, hiçbir toplum bir Başbakanın hayatlarının bu kadar içine girmesine izin veremez.
O yüzden bence sadece stadyumlarda değil fırsat bulunan her yerde “şahsi oynama Recep” diye bağırmaktan asla vazgeçilmemeli.
Başbakan hem kendi iyiliği hem de bu ülkenin iyiliği için bir an evvel insanların hayatından çıkmalı.
Eskiden askerlerin düştüğü hataya düşmeden sadece işini yapmalı. Gerçekten Başbakan olup hukukun ve oyunun kurallarına uymalı.
Yoksa futbolcunun “Recep” olanına bile aleyhte tezahürat yapılamayacak bir ülke haline gelen Türkiye, doktorların hasta olduğu bir tımarhaneye dönecek.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.01.2015
7.01.2015
30.12.2014
24.12.2014
16.12.2014
28.11.2014
18.11.2014
11.11.2014
4.11.2014
21.10.2014