Melih ALTINOK
10 Ağustos Köşk seçimlerine kadar stratejileri netti. Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan’ın gelenek içerisinde tolere edilebilir farklılıkları üzerinden AK Parti’de bir fetret devri oluşturmaya çalıştılar. Bu büyük hedef uğruna “kariyerini yakıp” yılların mahallesinden taşınan yazarlar bile oldu. Tutturamadılar.
Ali Babacan, Bülent Arınç falan derken elde malzeme kalmayınca, Başbakanlık koltuğunda otururken babasının danışmanlığını gönüllü olarak yapan Sümeyye Erdoğan’a kadar geldiler. Sümeyye Hanımın Erdoğan’ın Köşk’e çıkması üzerine doğal olarak başbakanlık danışmanlığından istifa etmesini bile “AK Parti’de çatlak” imalarıyla tartıştılar. Kahkahalarla gülüp geçtik.
Dün şöyle bir baktım, şimdiki malzemeleri ne diye? Cevap Milliyet’in diplomatik yazarının köşesindeydi.
Hanımefendi özetle diyordu ki: “Gayrı bir yeni Türkiye var bir de eskisi.” Enteresan. Eskisini Çözüm Süreci’ni “talileştiren” Tayyip Erdoğan, yenisini ise Selahattin Demirtaş’la “bilem” görüşen Ahmet Davutoğlu temsil ediyormuş. Delili de Demirtaş’ın Davutoğlu’nun yaklaşımını “bakın görün övmesiymiş!”
Evet, evet, yazarımızın Çözüm Süreci sınavından “geçirmediği” için eski Türkiye’yi temsil ettiğini söylediği aktör o. Köşk seçimlerinde iki vaadinden biri Çözüm Süreci olan Erdoğan. Hanımefendinin hafızası zayıf, 10 Ağustos öncesini hatırlamıyor diyeceğim. Ama dün “o Çözüm Süreci karşıtı Cumhurbaşkanı” Meclis kürsüsündeydi ve aynen şunları söyledi:
“Mimarı olduğum, her türlü siyasi riske rağmen kararlılıkla bugünlere taşıdığım Çözüm Süreci'nin yine kararlılıkla, cesaretle, sabırla geleceğe taşınması en büyük arzumdur. Aziz milletimiz de Çözüm Süreci'nin arkasındadır. Bu süreçten rahatsız olan kan ve rant lobilerine karşı her zaman dikkatli olduk. Bu süreci sabote etmeye yönelik tahrik girişimleri, sadece bu girişimlerin sahiplerine zarar verecek. Türkiye’nin çözüm yolundaki kararlı ilerleyişinin karşısında durmak, akıntıya kürek çekmektir.”
Kuşkusuz diplomatik yazarımızın bu “yeni” tezi, “Erdoğan Genel Kurul’da konuşurken Davutoğlu’nun yüzüne baktım, biraz asıktı” diyen ana muhalefet liderinin salvosuna göre daha profesyonelce. Ne var ki sandıkların gösterdiği üzere, yeni Türkiye’de okurun vasat kriteri, Kılıçdaroğlu’nun siyasi dehası değil, asgari mantık. Ama tabii her yazarın “eşiğini” seçme özgürlüğü var; insanız ya!
Haklısınız bunca lafa ne gerek var değil mi? İki yıldır devam eden Çözüm Süreci, kimin neyi isteyip istemediğin somut kanıtı. Ankara’nın da İmralı’nın da tavrı net. Cumhuriyet tarihinin bu büyük, sivil ve toplumsal barış projesini desteklediğimiz için Cemaat’in, ulusalcıların ve milliyetçilerin “PKK’lı”; merkez medya yazarlarınınsa “yandaş” dediği bizlerin de. Tıpkı bölgede lastik patlasa “ayy Çözüm Süreci mi bozuluyor ne” diye helecan yapıp twite sarılan, yani barışa değil savaşa can atan ve hâline bakmadan savaşçılığın nedenini “şempanzelerle” ortak genlerimizde arayan diplomatik yazarlar gibi.
Bu kadarını ancak bir insan yapabilir
Peki, bir insan tüm enerjisini, niçin barış için elini taşın altına koyan aktörlerin iradesini kırmaya, çözümü maksimalist tanımlarla zorlaştırmaya vakfeder?
Evet, geçelim bu “bizi insanlar değil şempanzeler yönetse farklı mı olurdu” türünden metaforları da mesul olduğumuz insanlığımıza bakalım. Bizim Cemil Barlas’ın bir şempanzesi (maymun deyince alınıyorlar, aman!) var mesela. İsmi Elo. Hayvan iki hafta beni görmesin, ilk karşılaşmamızda boynuma sarılıyor, elindeki muzu paylaşıyor. Şımarıklıkları ve dürtülerinin zorlamaları dışında bugüne değin kimseye düşmanlık ettiğini de görmedim. Olabildiğince “insani” yani.
Bu nedenle ben, 30 yılın düşmanı Ankara ve İmralı nihayet barışa ikna olmuşken, “fal baktırdım hevaller, TC samimi değil, bence bir daha düşünün şu barışı” türünden fütüristtik hikâyelerini politik tespit olarak sunanlar için daha ekonomik tanımlar seçiyorum. Kendileri, ortalama bir faşist için bugüne değin ne dediysem üzerlerine alınabilirler. İsterlerse daha da fazlasını… Zira milliyetçiler bu arkadaşlardan daha net; başından beri siyasi çözüme karşılar. Hiç olmazsa, 1999’da Öcalan yakalanınca şu satırları yazıp, bugün Öcalan’a, PKK’ye ya da HDP’ye “TC ile onursuz bir barış yapıyorsunuz” diyenler gibi can pahasına kariyer yapıp barışçı pozu satmıyorlar.
“Apo'nun yakalanarak Türkiye'ye getirilmesi, PKK'ya karşı Cumhuriyet devletinin 1984'ten beri sürdürdüğü haklı ve meşru mücadelesinde bayrağın zirveye dikilmesi ya da zaferin bir yerde tescil edilmesidir. Bu büyük başarı öncelikli olarak askerî bir başarıdır. Silahlı Kuvvetlerimiz, devlete karşı silah çekmiş, 15 yıldır şiddet ve terörü politika aracı benimsemiş, insanlığa karşı suç işlemiş olan PKK'yı çökertmiştir.” http://www.milliyet.com.tr/1999/02/17/yazar/cemal.html
Hay maşallah! Mübarek, Kandil'in, Demirtaş’ın başının tacı, “bizimkilerin” üstadı Hasan Cemal değil, Albay Sarı Zeybek!
Şimdi Allah aşkına, insanlığımızın hâli buyken, savaş ve katliam karnemizi, şempanzelikle ortaklığımız üzerinden sorgulamanın âlemi var mı?
Kaldı ki, bir şempanze için kullandığımız “insansı” sıfatını, son tahlilde mutlaka insan olması gereken bizim yazarçizer takımından mı esirgeyeceğiz? Her şeyden öte ayıp, değil mi?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları













































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019