Halil BERKTAY
[29 Ekim 2018] Neredeyse on gün oluyor; ilk okuduğumda, kendi kendime aşkolsun, dedim, gördün mü tek bir bireyin özgün iradesi ve benzersiz yeteneğiyle neler yapabileceğini! Nice derin devlet aygıtı yanında haltetmiş. Çerçeveleyecek benzetmeler, metaforlar, mübalağalar aradım. “Kadri bilinmemiş kıymetler” sözü geldi aklıma (yıllar önce, bir zamanların bu kadar bölünmemiş Türkiye’sinde Murat Belge’nin Cumhuriyet’e, sanırım Hasan Cemal’in Cumhuriyet’ine yaptığı sayfalarda böyle eskizler de vardı diye hatırlıyorum). Fakat küçük insanların küçük iddialarına dönük alaycı, sarkastik tonu asla karşılamadı, benim bu muazzam iddia karşısındaki son derece gerçek hayranlığımı.
Oradan Mehmed Âkif’e döndüm. Çanakkale Şehitleri’nde, “bu topraklar için toprağa düşmüş asker” için kullandığı epik, abartılı övgü ve yüceltme ifadelerine baktım. “Bir hilâl uğruna, ya Râb, ne güneşler batıyor” veya “‘Gömelim gel seni târihe’ desem, sığmazsın” veya “Seni ancak ebediyyetler eder istiâb” dizeleri üzerinde özellikle durdum. Bunları bu kabına sığamayan çağdaş kahramanlık değerlerine nasıl adapte edebileceğimi düşündüm. Asla erişilemeyen ama bir türlü de dinmeyen iktidar susuzluğu... Ne pahasına olursa olsun yükselmek, farkedilmek ve bütün platformlarda kendinden söz ettirmek arzusu... Bu uğurda belki kırk kere kimlik değiştirmesi ve gene de her seferinde, ben hep en doğru yerde durdum ve duruyorum diyebilmesi... 1960’lardan bu yana Cumhuriyeti her kritik noktada hep kendisinin kurtarmışlığı... Saygıyla eğildim hepsinin önünde. Ama Âkif’in belâgati ve aruz veznine hâkimiyeti tabii bende yok. Tumturaklı dizelere dökemedim. Nobelim de yok ki vereyim. Geçmişe ve kendisine dair her yeni kurgusunu yüzde yüz inanarak ve içselleştirerek dile getirme kabiliyetini -- 2018’in bitimine daha iki ay da olsa, bu yükseklikteki bir çıtayı artık kimsenin aşamıyacağı anlaşıldığından -- bu yılın Pinokyo Ödülleri’nde ilk sıra ve altın madalyayla ödüllendirmekten başka çare bulamadım.
* * *
Ha, pardon, gerekçeyi de söyleyecektim, değil mi? Yani ne yapmış da bu şerefe hak kazanmış? Bu kadar huşû ve heyecan yüzünden az kalsın unutuyordum. Yeni Akit’te Mehmet Koçak, Doğu Perinçek’le konuşmuş; “merak ettiği” bazı konularda şu cevapları almış ve (onun da sezgisi ve idraki çok yüksek olmalı ki, fazla kurcalamaksızın ve akla gelebilecek en basit bazı soruları dahi sormaksızın) “samimî” bulup 20 Ekim 2018 tarihli yazısında alıntılamış: (1) “...ben ateist değil Müslümanım.” (2) “Bayram namazlarını kaçırmam, Cuma namazlarına vakit nispetinde gitmeye çalışıyorum.” (3) “Hz Peygamberimiz” [burada sadece hitap tarzı ilginç]. (4) “Bugün İslâm dünyasındaki dağınıklık ancak ümmet anlayışıyla aşılabilir.”
Şimdi lütfen bırakın ki ben de şu küçük köşemde kendi trans (vecd ve istiğrak) halimi yaşayayım. Gerisini izahtan vareste sayıyorum.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURPKK neden Schrödinger'in kedisine benzedi? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞALTINA, DÖVİZE BAK GÖR HALİNİ… 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm süreci… Yüzlerde hâlâ niye kaygı ifadesi var? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNPKK’nin çekilme hamlesi ne anlama geliyor? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRBatı’nın krizi, küresel düzenin çözülüşü: Türkiye için dönüm noktası üzerine senaryolar ne? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanBöyle giderse bu tren bu tünelden çıkmaz 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolSarkozy hapiste 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’de milliyetçiliğin reformu meselesi 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkumuş hainler ülkeden kaçıyor! 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENVe casusluk hikâyesi 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANNereye doğru gidiyoruz? 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçYoğurtsuz, tereyağsız ve tavuk etiyle iskender kebap olur mu? Olur ama… 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçayİstikrarsızlık üreten istikrar programı 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarışın Halklaşması ve Demokratik Toplum Sürecine Çağrı... 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÇete savaşı mı? 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünAsker göndermek ya da göndermemek… 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMuhalefetin gerçeklikle bağı koparsa… 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (2) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKronik siyaset bunalımı… 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkan‘Büyük iddialar, büyük kanıtlar gerektirir’ 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHukuk binasını yıkmayın efendiler 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalProtestolar Amerika’yı sallıyor (mu?) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Türk soylu yabancı” mı, “herkes Türktür mü (vatandaş?) daha doğru? 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTGöbeklitepe… Urfa İzlenimleri – 2 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yerli ve demokratik çözümün yol haritasını hazırlamalı 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir toplum geleceğe nasıl hazırlanır? 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDem Parti’ye çullanmanın hafifliği 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNMadencilik yasasının gölgesinde hasat: Çatalağaç zeytin taşınamaz 21.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTürkiye’nin dilleri, İslam’ın lehçeleri, Allah’ın ayetleri 20.10.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024