Hasan CEMAL
Diyarbakır
Cumartesi günü akşama doğru indim Diyarbakır’a.
Güneş yeni batmıştı.
Tenhaydı sokaklar, caddeler.
Oysa, bu şehirde yaz geceleri canlıdır.
Gün batımıyla birlikte insanlar kendilerini dışarı atar.
Dünkü gibi, 35-40 dereceyi bulan hamam gibi sıcaktan sonra akşamın serin esintileriyle sokaklarda, kahvelerde, bahçelerde gece yarılarına kadar vakit geçirir, eğlenirler.
Bu sefer ortalıkta kimsecikler yoktu.
El ayak çekilmiş, erkenden evlerine kapanmıştı insanlar.
Anlaşılan tedirgindi Diyarbakır...
İlk haberleri Abdullah’tan, beni havalimanında otele getiren şoförden alıyorum.
- Cumayı cumartesiye bağlayan gece hiç uyumadık.
- Neden?
- Uçak sesleri... Jetler çok büyük bir gümbürtüyle sabaha kadar uçup durdular.
- Nereleri vurdular?
- IŞİD, PKK deniyor. Bak abi, savaş uçakları buradan, 8. Hava Jet Üssü’nden kalkıyor.
İstasyon Meydanı’ndan geçerken, eliyle gösteriyor:
- Tam seçim öncesi, 5 Haziran günü burada HDP mitingi yapılırken,Selahattin Demirtaş kürsüye gelirken tam şu köşede patladı bomba... Beş kişi hayatını kaybetti.
Kocaman bir pano dikkatimi çekiyor. Suriye Kürtleri’yle, Kobane’yle dayanışmayı anlatan bir örnek daha:
“Zekat ve fitrenizi Rojava halkı ile paylaşın!”
Şoför devam ediyor:
- Cumartesi sabaha kadar uyutmadı uçak sesleri bizi... Sabahın köründe de gözaltılar başladı. Komşudan birini alıp gitti yüzü maskeli özel harekât polisleri...
Bölgede gözaltıların 500’ü geçtiği, 2000’lik bir gözaltı listesinin bulunduğu kulağıma çalınıyor.
Hoş geldin Diyarbakır’a!
1990’lardaki gibi.
Savaş uçaklarının gümbür gümbür sesleriyle yataktan fırlar, bir daha da uyuyamazdık.
Biri kulağıma eğiliyor:
“1990’larda, Olağanüstü Hal Valisi Ünal Erkan’ı dinler gibi dinliyorumBaşbakan Davutoğlu’nu... Nereden nereye?...”
‘İnadına barış diyoruz’
Slogan atarcasına konuşuyor:
“Erdoğan’ın savaşını reddediyoruz.”
“İnadına barış diyoruz.”
“HDP olarak savaşa izin vermeyeceğiz.”
“Bu Erdoğan’ın savaşıdır, kan ve gözyaşıyla yeni bir kumar daha oynuyor.”
“Erdoğan’a rağmen barışı koruyacağız.”
“Barışçı dilimizden vazgeçmeyeceğiz.”
“7 Haziran yetmedi anlaşılan... Ama bu kumarı da kaybedecek Erdoğan...”
Ceylanpınar’a sahip çıkan yok
Cumartesi gecesi başlayan, pazar günü de sabahtan itibaren devam eden sohbetlerimde, iki polisin öldüğü ve HPG tarafından üstlenilen Ceylanpınar cinayetini soruyorum. Bu terör eylemini bu köşede kınadığımı özellikle belirtiyorum.
Altını çiziyorum:
Konuştuklarım arasında hiç kimse sahip çıkmıyor Ceylanpınar cinayetine...
Bir iki kişi bana katıldığını, eleştirilerimin yerinde olduğunu söylüyor.
Susma hakkını kullananlar da var.
Bir başkasına gelince...
Ceylanpınar cinayetinde de, çok fazla vurgulamamakla birlikte,derin devlet kuşkusunu dile getiriyor, “Bu pek öyle HPG’nin tarzıdeğil” diye ekliyor.
Ne oldu da barış masası devrildi?
Erdoğan’ın 7 Haziran yenilgisini bir erken seçimle tersine çevirmek ve 276 milletvekilinin üzerine çıkmak için her türlü kanlı tuzağı kuracağına, ‘derin devlet’i acımasızca kullanacağına dair yaygın bir inanç dikkati çekiyor.
Biri, “Suruç Katliamı’nı IŞİD daha resmen üstlenmedi” diyor.
Öteki, “Kilis’te Suriye tarafından açılan ateşle şehit olan astsubay olayının arkasında IŞİD ne kadar var, ne kadar yok biliyoruz” diye ekliyor.
Diğeri onu tamamlıyor:
“Hani o ses tapelerinde çıkmıştı. MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Suriye'ye savaş için bahane lazımsa, gerekirse oraya dört adam göndermekten, sekiz füze atmaktan söz etmemiş miydi?..”
Bütün bu konularda kesin bir dil kullanılmıyor, ama birçok soru işaretinden oluşan derin kuşku sürekli vurgulanıyor Diyarbakır sohbetlerimde.
7 Haziran sonrasında kabarmış olan umut dalgasına, iyimser havaya her adımda işaret ediliyor.
Biri şöyle diyor:
“7 Haziran sonrası, Öcalan’a nisan ayından beri uygulanan tecridin -ya da görüşme yasağının- kaldırılmasına ve CHP’nin AKP ile bir koalisyona girmesiyle ortalığın yumuşayacağına dair beklentilerin ‘Suruç katliamı’yla bıçak gibi kesilmesi, barış derken savaş tamtamlarının çalmaya başlaması tam bir şok etkisi yarattı bölgede... Doğrusunu istersen, üç gün geçti, insanlar daha ne tepki vereceğini bilemiyor. Ne oldu da barış masası devrildi cümlesi sık sık duyuluyor. Ama her geçen gün dikkatler Tayyip Erdoğan’a dönüyor, parmaklar onu gösteriyor.”
Biri de tamamlıyor:
“Erdoğan barış istemiyor. Barış olursa, bir büyük koalisyonkurulursa, çok şey kaybedeceğinin gayet iyi farkında... O yolsuzluk, rüşvet dosyaları kolay yenir yutulur şeyler mi? Bunların üstüne şal örtmek için savaş yoluyla bir erken seçime, kendi deyişiyle bir ‘tekrar seçim’e giden yolu kan ve gözyaşıyla açmak istiyor.”
‘AKP, Kürtleri kalıcı olarak kaybetti’
Peki ya Erdoğan kasım ayındaki bir ‘erken seçim’de umduğunu bulabilir mi?
AKP’yi yeniden tek başına iktidar yapabilecek çoğunluğa, 276’nın üzerine çıkarabilir mi?
Hazirandan kasıma, bu kadar kısa zamanda seçmen tercihinde böylesine bir değişiklik yaşanabilir mi?
Buna ihtimal verene rastlamıyorum Diyarbakır sohbetlerimde.
Erdoğan’ı yıkan, başkanlık hayallerini seçim sandığına gömenKürtler’den başkası değil.
Daha doğrusu, AKP’den kaçan Kürt oyları Erdoğan’a seçimi kaybettirdi.
Geleceğe dönük olarak bir Kürt siyasetçisi şöyle diyor:
“Yazın bir kenara: AKP, Kürtleri kalıcı olarak kaybetti.”
Devam ediyor:
“Hava operasyonları, gözaltı operasyonları, savaş çığlıkları böyle devam edip giderse, hiç kuşkunuz olmasın, AKP’ye oy verecek tek bir Kürt bile kalmaz!”
‘Erdoğan iktidar olsun diye savaş olmaz’
Sohbet ederken, bir ara gözüm televizyon haberlerine dalıyor.
Alt başlıklar kaygı verici.
Lice’de iki asker şehit...
Şemdinli’de, Bismil’de çatışma...
Şırnak’ta iş makinaları yakılmış...
Bölge cayır cayır yanmaya başlıyor.
Üst düzeyte bir Kürt siyasetçisinin sözleri:
“Hiç kimse savaş istemiyor. Erdoğan iktidar olsun diye savaş olmaz. Çok riskli oynuyor. Yenildikçe, daha çok oynayan bir kumarbaz gibi... Kendi kişisel iktidar hırsı ve kendi geleceği için savaşa, maceraya sürüklüyor koca ülkeyi...”
Ve ekliyor:
“Hep birlikte ayağa kalkıp yürümeliyiz, her fırsatta Erdoğan’ın yüzüne karşı haykırmalıyız, bu savaşı istemiyoruz, bu senin savaşın diye...”
Diyarbakır’da yıllardan beri Kürt siyasetini yakın markajda tutan bir Kürt iş adamına yakın geleceği soruyorum.
Kaygı dolu bir yanıt alıyorum:
“Umarım işler daha kötüye gitmez.”
Gözüm televizyonda alt yazı olarak geçen bir habere takılıyor:
“İkinci ve Üçüncü Ordu’da bütün izinler iptal... Herkes görevinin başına dönecek...”
Yazılar bir süre daha bu sancılı, acılı topraklardan sürecek.
Yazarlar
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024