Hasan CEMAL
Gülen Cemaati’nin, günlük deyişle Fethullahçıların hem güçlü hem becerikli olduklarını, organize hallerini gayet iyi bilen biriyim. Nereden mi? Futboldan...
Ben Gülen Cemaati’nin, günlük deyişle Fethullahçılar’ın gücünü gayet iyi bilen biriyim.
Hem güçlü, hem becerikli olduklarını rahatça söyleyebilirim.
Nereden mi biliyorum bunu?
Futboldan.
Evet öyle. Yurtdışındaki organize halleri çok iyidir.
2008 yılında Avrupa Futbol Şampiyonası’nı izliyordum. Türkiye yarı finale kalmış, Basel’de Almanya’yla oynayacaktı.
Oteller, pansiyonlar doluydu. Yer bulamıyordum. Cemaatten bir meslektaşımı aradım, derdimi anlattım. Çok geçmedi cep telefonum çaldı, birkaç saat içinde yatacak yer bulunmuştu Basel’de...
2010’da Güney Afrika’daydım.
Dünya Kupası’nı izliyordum.
Önemli maçlardan biri Durban’da, diğeri Cape Town’daydı. Yine otel yoktu. Cemaat harekete geçti ama bu kez nafile... Sonunda beni her iki şehirde de Gülen Cemaati okullarının yurtlarında misafir ettiler. (*)
Başka nerden biliyorum cemaatin gücünü?..
Büyük iş dünyasından, ‘beyaz Türkler’den bazı ünlü isimlerin zaman zaman Amerika’ya, Fethullah Hoca’ya yaptıkları ziyaretlerin de cemaatin gücü konusunda fikir verdiği söylenebilir.
Fethullah Hoca’yı 1990’ların ilk yarısında ben de tanımıştım. Değişik ortamlardaki sohbetlerine tanık olmuştum.
Daha çok hoşgörü, diyalog ve uzlaşının çerçevesini çizdiği bu sohbetlerde Fethullah Hoca’nın bazı fikirlerinden ve o huzur içindeki kendi kendisiyle barışık hallerinden etkilenmiş, yazılarımda bu havadan olumlu bir dille söz etmiştim.
Cemaatten en çok gazetecileri tanıyorum. İyi gazete yapıyorlar. Gündemine gerçekten hâkim ciddi gazeteciler var aralarında.
Brüksel’e, Washington’a, Arap coğrafyasındaki Kahire gibi bazı başkentlere her gittiğimde cemaatten olduklarını bildiğim o meslektaşlarımla da teması ihmal etmem.
Cemaat iş dünyasında da var.
Üniversite dahil eğitimde de var.
Peki, yargı ve polis ne oluyor?
Cemaatin devlet içinde, özellikle yargı ve poliste güçlendiği, bazı kritik noktalarda son derece etkili olduğu konusunda fazla kuşku yok.
Özellikle ‘askeri vesayet’in geriletilmesinde, yani Ergenekon ve Balyoz’da doğrularıyla yanlışlarıyla çok etkili roller üstlendikleri de malum...
Polis ve yargıdaki Fethullahçılar, KCK operasyonlarıyla birlikte son ‘MİT olayı’na kadar uzanan bir başka kritik -ve bence yanlış olan- rolü Kürt sorunu ve PKK konusunda oynadılar.
Evet, bu yanlıştı.
Ama Başbakan Erdoğan’a karşı bir ‘yargısal darbe girişimi’ sayılabilir miydi bu soruşturma girişimleri?
Bu abartılı bir bakış açısı.
Fazla komplo kokuyor.
Peki, cemaatin özellikle yargı-polis ikilisinin devlet içindeki gücü Ak Parti iktidarını, Başbakan Erdoğan’ı rahatsız etmiyor mu?
Öteden beri ediyor.
Balyoz davasındaki bazı gelişmeler ya da İlker Başbuğ olayı Tayyip Erdoğan’ı rahatsız etmedi mi?
Ettiği konusunda kuşku yok.
Erdoğan son milletvekili seçimlerinde cemaatin Ak Parti şemsiyesi altında Meclis’e fazla girmesine çizgi çekti mi?
Çekti hem de ciddi şekilde...
Ankara’da, ‘iktidar içi mevzilenmeler’de hükümet cemaati frenliyor mu? Fazla söz hakkı elde edecekleri kritik noktalara gelmelerini engelliyor mu?
Evet öyle.
Bu da cemaat çevrelerini hiç kuşkusuz rahatsız ediyor.
Şu bir gerçek:
Cemaat, Erdoğan’ın kolunu bükemez. Böyle bir gücü yok. Ayrıca cemaat iktidarla, Erdoğan’la kavga etmek de istemez.
Öte yandan, Erdoğan’ı icraatları konusunda bazı açılardan yetersiz gören ve eleştiren bir cemaat var. Ama bu konularda da soğukkanlı, eski deyişle teenni içinde hareket etme eğilimi ağır basıyor cemaat odaklarında...
Cemaat ‘kavga’dan yana değil.
Özellikle ‘devlet’le...
Bu tavrı yeni de değil. Eskiye, 12 Eylül’e, hatta 28 Şubat’a kadar gidiyor.
‘MİT krizi’yle ilgili son gelişmeler de, galiba cemaatin ‘kavgacı’ olmayan o geleneksel tavrına işaret etmiş durumda...
Anlaşılan o ki:
Erdoğan şu sıralar çizgiyi çekiyor, cemaat de fazla ses etmiyor.
Cemaat bu ülkede devleti ele geçirebilir mi?
Böyle bir niyeti var mı, bilmiyorum, pek ihtimal de vermiyorum. Ayrıca, cemaatin devleti ele geçirebilecek böyle bir gücü olduğunu, olabileceğini de sanmıyorum.
Bir başka soru:
Gülen Cemaati kendi içinde tek parçalı mı? Değişik konularda farklı kanatlar, değişik bakış açıları yok mu?
Elbette var.
Herkes her konuda aynı düşünmüyor. Bunun örnekleri zaman zaman suyun yüzüne vuruyor.
Bir soru daha:
Diyelim cemaatten bir savcı, cemaatten bir polis görevini yaparken kanunların sesine mi kulak verir?
Yoksa cemaatin mi?
Kanunun sesine kulak veriyorsa, kendi inancını yasalarla karıştırmıyorsa, herhangi bir mesele yoktur.
Ama tersi sorundur.
Kanunu çiğnediği için adalet yakasına yapışmak zorundadır.
Devletin içinde farklı dünyaları olan, farklı görüşlerde olan insanların, hukuka ve yasalara saygılı olarak çalışmaları halinde herhangi bir sakınca olmaz.
Bu arada Gülen Cemaati dünyasından tanıdıklarım az değil. Dostluklarım da var. Zaman zaman ayrı düştüğümüz, tartıştığımız oluyor.
Özellikle Kürt sorununun şiddet ve silahla bağının nasıl koparılacağı konusunda anlaşamıyoruz. Bu çerçevede yer alan ‘MİT krizi’nde de anlaşamadık.
Olabilir.
Şunun altını çizmek isterim.
Benim cemaatten tanıdıklarım demokrasiyi genel olarak benimsemiş insanlar...
Evet, önemli olan demokrasi ve hukuk devletini ortak platform olarak kabul edip barış ve huzuru öyle yakalamaktır.
Son söz:
Kimse benim Gülen Cemaati uzmanı olduğumu falan sanmasın. İzlenimlerimi notlar halinde şöyle bir özetlemeye çalıştım, o kadar.
—————————————
* Bakalım, önümüzdeki haziran-temmuz aylarında Polonya ve Ukrayna’da yapılacak Avrupa Futbol Şampiyonası’nda yolum yine onlara düşecek mi?..
Yazarlar
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024