Ahmet AY
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı olan dostum bana, “Hocam, iş işten geçtikten sonra yazarsanız olmaz” demişti 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra. Ben de kendisine, çok önceleri de yazıyordum, lakin sizi inandıramamıştım diye cevap verdiğimi çok iyi hatırlıyorum.
Evet, 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra KÜRTLER NEDEN AK PARTYE OY VERMEDİ? başlıklı 4 yazı yazmıştım. O yazı dizisinde örnekler vererek, Ankara’ya sözünü dinleten mihrakların Ak Parti’yi kendi şahsi çıkarlarına feda ettiklerinin altını çizmiştim.
Girdiği ilk seçim olan 2002’den beri Ak Parti yerelden sağlıklı bilgi alamıyor. Alamıyor, çünkü Ankara’yı bilgilendirenlerin öncelikleri Ak Parti’nin ve milletin önceliklerinden farklıdır. Kendi önceliklerinin Ak Parti’nin de yararına olacağını iddia edenlere inanan bir Genel Merkez kandırıldığını seçimden sonra ancak fark ediyordu ki iş işten geçiyordu. Bir sonraki seçime kadar önceki yanıltma/kandırma da unutulacağı için aynı güçler yine Genel Merkez’i kendi önceliğini Ak Parti’nin de yararına olacağına inandırıyorlardı.
Anlayacağınız bu kandırmaca Milletvekili Genel Seçimlerinde 5, Mahalli Genel Seçimlerde ise 3 kez olmak üzere toplam 8 kere tekrarlandı. Bu yüzden çok kere Ak Partiye oy kaybettiren, partiye zarar verenlerin listeleri işgal ettiklerine rastladık.
24 Haziran seçimlerine 35 gün kaldı. Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne geçileceği için bir ilk olma özelliği taşıyacağı gibi, bu seçimler şimdiye kadar yapılan bütün seçimlerden çok daha önem arz ediyor. Zira Cumhurbaşkanı ayrı, milletvekilleri/parlamento üyeleri ayrı seçilecek. Bu sistemde Cumhurbaşkanı % 50+1 ile seçilecek, parlamentoda ise Cumhurbaşkanının seçildiği partinin en az 301 milletvekili alması gerekiyor ki devlet yönetiminde yasama ile yürütme arasında sürtüşme yaşanmasın. Yoksa parlamentodaki milletvekili dağılımı cumhurbaşkanının muhalifi parti veya ittifakın lehine olur ise yürütmenin yani Cumhurbaşkanı ve kabinenin eli kolu bağlanır. O zaman da haydi yeni bir erken seçime…
Yukarıda saydığım sebeplerden dolayı Mecliste milletvekili aritmetiği son derece önemlidir. Bu aritmetik için Ak Parti’nin her şeyi en hassas terazi ile ölçmesi gerek. Zaten Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da söylediği gibi, “Bir kuyumcunun hassasiyeti”ni gerektiren bir seçme-eleme yapılmaktadır. Buna rağmen endişemiz yersiz görülmemeli, zira 8 kere şahit olduğumuz oyunun 9. Kez sergilenmemesi için bir neden yok.
Tabi, milletvekili aday belirlemeleri illerin yöneticilerine de soruluyor. Validen, Belediye, MİT’e, Jandarmadan, Savcılığa kadar illerinde aday yapılacaklarla ilgili görüşler alınıyor. Son haftalarda bazı illerden aldığım haberlere göre kimi TEFE’ci, terör örgütlerinden sorgulanmış, illerinin ahlaki çöküntüsünde baş rol oynayan isimlerin bazı il yöneticileri tarafından Külliye’ye ve Ak Parti Genel Merkezi’ne refere edildiklerini duydum. Seçimlerden sonra bu yöneticilerin sebep oldukları kayıpları da isim isim yazacağım. Valiler olsun diğer kurum amirleri olsun bu konuda herkesten fazla dikkatli olmak zorundadır. Özel Kalem Müdürlerinin akçeli ilişkileri Valileri ve kurum amirlerini zaafa düşürmemelidir. Hele hele, 16 Nisan Referandumunda direkt HAYIR için çalışan Özel Kalem Müdürlerine çok dikkat edilmelidir.
Önemli bir diğer husus Kürt oylarıdır. Geçtiğimiz 1 Kasım 2015 ve 16 Nisan 2017 seçim ve referandumunda Kürt oylarının sonucu nasıl etkilediğini hep beraber gördük. Bu seçimde de benzer bir durumla karşılaşabiliriz. Bu sebeple bölgede bilhassa Diyarbakır, Mardin, Batman, Van, Siirt’te halkın teveccühüne mazhar adaylarla seçime gidilmelidir. Batı’da ise İstanbul, İzmir, Bursa, Antalya, Adana, Mersin gibi illerde mutlaka seçilecek sırada, karşılığı olan, Ortadoğu’yu, bölgeyi çok iyi bilen, donanımlı, yerli ve de dindar Kürt adaylar gösterilmelidir.
Bunun önemi şurada:
Ak Parti’ye oy ve gönül vermiş seçmenler, “Biz referandumlar hariç 8 seçimde ve adayların bütün olumsuzluklarına rağmen ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın hatırı var’ dedik Ak Parti’ye oy verdik, iyi de ettik. Bir kere de bizim hatırımız için adaylar şunun bunun yakını, eşi, dostu değil bizden olsun.” diyorlar.
Haksız sayılmazlar, bu insanlar -istisnalar hariç- hiçbir karşılığı olmayan, kendi köyünde dahi 1 oy çıkaramayan adaylara oy verdiler, “bu kez öyle olmasın”demelerini dikkate almak gerek.
2 gün sonra aday listeleri YSK’ya teslim edilmiş olacak ve “Ba’de harabu’l Basra”denmesin diye aciliyet gerektiren bu mevzuyu yazdık.
Bundan sonraki yazılarda bölgede valilerin, kaymakamların, belediyelerin, kayyumların oya etkilerini de yazacağız inşaallah. Çünkü Doğu ve Güneydoğu’da yerel unsurların sandığı nasıl etkilediği geçmişten beri bilinmektedir.
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
13.04.2019
8.02.2019
27.03.2019
25.03.2019
6.02.2019
21.02.2019
6.02.2019
4.02.2019
26.01.2019