Ahmet TAŞGETİREN
Trump’ın açık sözlülüğü Cumhurbaşkanı Erdoğan dahil bizim devlet – iktidar cenahının ortak kabulü durumunda. Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan, içi – dışı bir liderler olarak tanımladığı Trump ve Putin”le iyi ilişkiler kurduğunu bile söylemişti. Sonra?
Sonra suikast gecesi yaşandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan o gece Trump’la bir görüşme yapmıştı. Görüşmeyi şöyle anlatacaktı:
“Trump ile bir görüşme yaptık, 4-5 saat sonra bu olay patlak verdi. ... Ben özellikle kendisine (Trump) İran’la gerilimin tırmandırılmaması telkininde bulundum.”
Trump içini – dışını açmamıştı. “Başkan, İran’la gerilimi tırmandırmamamızı istiyorsunuz ama biz birkaç saat içinde onların yaşayan şehidini yaşamaz hale getireceğiz. Bölgenin en önemli ülkesisiniz. Bizim de dostumuz, müttefikimizsiniz, aramızda kalsın ama sizin bilmenizde fayda var.” diyebilirdi, ama dememiş. Herkes için sürpriz ya da şok edici oldu, Cumhurbaşkanı Erdoğan için de… Demek ülkelerin içinin – dışının herkese açık olmayan derinlikleri de varmış. Öncelikle bunu not etmek istedim.
SADDAM’DAN BU YANA
Hatırlanacaktır, Saddam kendi hayat alanı olarak görüp Kuveyt’e girmek istediğinde Irak’taki Amerikan büyükelçisi Glapsie ile görüşür ve böyle bir durumda ABD’nin tavrının ne olacağını sorar. Wikileaks belgelerine yansıdığına göre Büyükelçi Glapsie “Araplar arası işlerde taraf olmayız” diyerek işgalin kapısını aralar. Aynı Amerika, sonra, Başkan Carter’ın ağzından “Kuveyt’in işgalinin ABD için savaş sebebi olduğu”nu ilan edecek ve Saddam’ın devrilme sürecinin pimini çekecektir.
Saddam devrildiğinde İslam dünyasında ikili bir duygu gelişecektir. Saddam zalimdir, Halepçe katliamının müsebbibidir, devrilmiş ve zulmü sona ermiştir. Bazı Müslüman topluluklar Bağdat’ta Saddam’ın heykeli yere indirilirken Amerikan Bayrağı dalgalandırırlar. Müslümanlar bir zalimin zulmüne mani olamamışlar, Amerika bilmem kaç bin kilometre öteden gelip İslam coğrafyasındaki zalimi iktidardan düşürmüştür. Olay, bir zalimi devirirken bir başka ve küresel zalimi İslam coğrafyasının bağrında at koşturur hale getirdiği için Müslümanlar açısından bir başka facianın göstergesi olmuştur. Irak o günden bu yana neler neler kaybetmiştir!
İRAN’IN SADDAMLAŞMASI
Sonra?
İran’la Amerika arasındaki ilişki, Devrim sonrası Tahran’daki ABD büyükelçiliğinin işgali ile gerilim sürecine girmiş… Sonra uranyumun zenginleştirilmesi gerilimleri…Türkiye’nin küresel baskıya karşı İran’ın yanında yer alması… Ama İran’ın derinden derine, “İslam devrimi” diye başlayan heyecanı önce “Şia asabiyeti”ne, ardından “Pers asabiyyeti”ne dönüştürmesi, bunun için ABD – İsrail karşıtlığını malzeme olarak kullanması, dolayısıyla bölgede bütün İslam ülkelerinde şii varlığını “gurkalar” haline getirme politikası içine girmesi… İlginçtir, İran’ın Irak’taki nüfuzunun artmasında da şii Maliki iktidarına destek vermesi ile ABD’nin “yol açıcılığı” vardır.
“Şii hilali” bir kuşatmanın ifadesidir ve ABD ve İsrail’den çok İslam ülkelerinin kaygısının yansımasıdır.
İşte burada Kasım Süleymani ismi devreye girer. Açık – örtülü tüm İran merkezli operasyonlarda onun imzası vardır. “Yaşayan şehid” ifadesi, şia kültürünün kutsama halkası içinde onun ismine eklenir. Afganistan’dan, Pakistan’dan şii militanları getirilir Ortadoğu’daki şii hilalini inşa etmek için. Suriye’de, Lübnan’da, Irak’ta, Yemen’de, Bahreyn’de onun gölgesi vardır. Şii grupları o domine eder. Bunun sonucu olarak da, bölgedeki tüm İslam toplumları “İran nereye gidiyor?” sorusunu sorarlar. Kaygı ile. Biz Suriye ayağında İran’ı sorgularız. Arap ülkeleri İsrail’le dayanışma içine girerler. Vs.
Kasım Süleymani – Ebu Mehdi Mühendis suikasti, bu süreçte devreye girer. Saddam’da olduğu gibi İslam toplumlarında duygular karmaşıktır. İran tabii olarak yanar. Ama başka İslam toplumları “Süleymani dosyası”nı hatırlayıp bölgede bir “Amerikan operasyonu”na daha maruz kalmanın öfkesi ile başka cinayetlere son verilmesinin ikilemi içinde kalırlar.
CANGILA DÜŞEN YANGIN
BOMBALARI
Sonra?
Sembolleştirmenin zirvesinde yer alan Süleymani suikastının, İran’da derin bir travma oluşturması kaçınılmazdı. İran’da göz yaşlarına boğulan milyonlarca insanın intikam beklemesi de kaçınılmazdır. Bunu ABD de tahmin eder ve suikastı gerçekleştirirken misillemeyi bekler. Muhtemelen misillemeye vereceği cevabı da planlamıştır. İran Irak’ta bir ABD üssünü vurmuş ve 80 ölü olduğunu açıklamıştır. Bu da ABD için travmadır. İran, ABD’ye bu kadarla yetinelim üslubunda “savaşı tırmandırmak istemediği”ni açıklamıştır, ama bu iş tırmanır.
Coğrafya bizim coğrafyamızdır. Her yangının yalımı bizi etkiler. Saddam tipleri de hasta yanımızdır, Şii hilali tasarımları da… Kendimize bakmalıyız.
Libyayı yazacağız.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
29.04.2025
25.04.2025
19.04.2025