Alper GÖRMÜŞ
![]() Mehmet Ali Birand’ın samimiyet krizlerini seviyorum... Öyle anlarında, esasen bir parçasını oluşturduğu “tehlikesiz gazetecilik” çizgisini hiç kimsenin yerine getiremeyeceği bir açıklıkla fâş edebiliyor. En son, Zaman gazetesinden (23 ekim) Fatih Vural’a verdiği söyleşide gördük bu özelliğini... Şu diyalogun güzelliğine bakın:
– Darbe günlükleri, Nokta’dan önce size de geldi mi? – Geldi. – Neden yayımlamadınız? – Korktuk. – Kimden? – Ne olacağı belli değildi o dönemde. – Doğruluğundan şüphe ettiniz mi? – Okuduğunda, o günlüklerin doğru olduğu belli. İktidarın bunun karşısında nasıl duracağını bilmiyordum! Savunmasız kalabilirdik. Buradaki “savunmasız kalabilirdik”in gizli öznesinin “biz gazeteciler ve patron” olduğu konusu, sanırım tartışmadan varestedir. Böylece Birand sayesinde bir kez daha anlamış bulunuyoruz ki, “tehlikesiz (ya da “korkuyoruz”cu) gazetecilik” çizgisinin, doğruluğu konusunda şüphe duymadığı “tehlikeli”haberlere ilişkin temel refleksi şudur: Patron bundan nasıl etkilenir? Siyasi iktidar odakları buna ne der? Böyle bir gazetecilik, ikinci bölümde uzun uzun anlattığım gibi bağlı bulunduğu kurumun (ve patronun) çıkarlarını mesleğinin gereklerinin önüne koyan ya da bu ikisini birbirine karıştıran bir gazetecilik tarzının kaçınılmaz sonucudur. Bu gazetecilik tarzını elle tutulabilecek ölçüde somutlaştıran örneklerin hiç kuşkusuz en cüretkârı,Zafer Mutlu’nun “Etibank sarhoşluğu” (2000) günlerinde ettiği meşhur cümledir: “Ne gazeteciliği kardeşim, biz burada dükkân açtık para kazanıyoruz.” Bu fasılda elbette Ertuğrul Özkök’ün müstesna bir yeri var. Bilinenleri geçip, pek bilinmeyen bir“gösteren”i hatırlatacağım burada... Ertuğrul Özkök 22 Kasım 2001 günü Aydın Doğan’la birlikte Bulgaristan’da başbakanla başbaşa görüşmede, bir gün sonra da Hürriyet’in sürmanşetindeydiler... Orada ne vesileyle bulundukları, haberde şöyle anlatılıyordu:
Görüşmeyle ilgili olarak Ertuğrul Özkök’ün köşesinde çok daha fazla bilgi vardı. Çerçevenin göbeğinde, Aydın Doğan’ın hediye olarak getirdiği el dokuması bir ipek halının üzerine eğilmiş olarak Doğan, Özkök ve Bulgaristan Başbakanı Saksoburggostki görünüyordu. Yani “dükkân açmaya” gidilmişti Bulgaristan’a... Aydın Doğan açısından sorun yoktu tabii ki, neticede o bir işadamıydı. Fakat onun gazetesinin genel yayın yönetmeninin o görüşmede ne işi vardı? İşin daha da korkunç tarafı şuydu ki, o günlerde hiçbir gazeteci bir tuhaflık görmemişti olan bitende... Ertuğrul Özkök de zaten zaman zaman unvanının birinci kısmına (“Doğan Medya Grubu Başkan Yardımcısı”), yani işadamlığı şapkasına referans vererek bu türden inisiyatif kullanmalarını meşrulaştırmaya çalışıyordu. Açtım baktım, bir tek Medyakronik’te biz takılmışız bu tuhaflığa o zaman. Şöyle yazmışız:
|
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.07.2025
14.07.2025
23.06.2025
19.06.2025
17.06.2025
8.06.2025
1.06.2025
11.05.2025
8.05.2025
4.05.2025