Aydın ENGİN
Çölleşmiş, daha da kötüsü "organlaşmış" görsel medya ortamında sevindirici bir haberdi. Bursa'daki yerel medya olarak adı az çok (ya da çok az) duyulmuş Olay TV ulusal düzlemde yayın yapacak bir TV kanalına dönüşüyordu.
Ama "sevindirici"liği buradan kaynaklanmadı. Pırıl pırıl ve sahici gazetecilerden oluşan bir ekip bir araya geliyordu. Hemen her gün "Şu da ekibe katıldı…. Duydun mu, bu da orada olacak… Aaaa, ne güzel, o da artık Olay TV ekibinde" haberleri alıyorduk.
Oluşan ekibin çoğunu tanıyordum. Mesleğini seven ve mesleğinde güven veren genç gazetecilerdi. O yüzden de sevinenlerden biri bendim.
Ekip başı Süleyman Sarılar'ı ise tanımaktan öte, iyi tanıyordum. Mesleğin en alt basamaklarından, haberciliğin alfabesinden başlamış, haberden hiç kopmamıştı. Mesleğin kirlenmeye başladığı, banka sahibi patronlar dönemine geçildiği yıllarda mesleğimizi savunmak için adeta kendiliğinden oluşan "Gazeteciler Meclisi"nde, koşan, iş kotaran, yük taşıyanlar arasında yer almıştı. Ulaştığı yayın yönetmenliği konumuna da adım adım tırmanarak, bileğinin gücüyle gelmişti.
Sevinç uzun ömürlü olmadı. Bir ucundan kırıldı.
Sanmıştık ki Olay TV'nin frekansının, markasının "sahibi" Cavit Çağlar medyadan çekiliyor ve kanalı tümüyle gibi devrediyor. Hatta kanalı Çağlar'dan devralacak olanın adı da verilmişti: Hüseyin Köksal …
Köksal'ın hemşerisi Ekrem İmamoğlu ile yakın arkadaş oluşu yüzünden Olay TV için "İmamoğlu TV kanalı kuruyor" gibi asılsız haberler bile çıkmıştı.
Meğer Cavit Çağlar kanalı devredip kenara çekilmiyor, tam tersine patron koltuğunda oturuyormuş. Hem de yayınla yakından ilgilenen bir patron olarak. Daha o başlangıç günlerinde verdiği kimi demeçler "filmin sonunu" haber verir gibiydi.
Nitekim TBMM'nin üçüncü partisinin, demokrasinin vazgeçilmezlerinden olan siyasi partilerden birinin, HDP'nin grup toplantısını (da) yayınladığı için Cavit Çağlar, Olay TV ekibinin ipini çekmeye kalkıştı. Sert kayaya çarpınca da "kutsal mülkiyet hakkı"nı kullandı, kanalın bu ekiple yayınına son verdi. Bundan sonra ne yapar, yeni bir ekip kurarak devam mı eder, kanalın frekansını ve marka adını yağlı bir müşteri bulup satar mı bimemem. Merak da etmem.
Cavit Çağlar oldum bittim devletle sıkı fıkı bir işadamıydı. Devletin dizginlerinin hangi partide ya da siyasal güçte olduğu önem taşımıyordu. Önemli olan "devlet"ti.
Devlet de adamını biliyor ve sıkı fıkılığı sürdürüyordu. Konumuz değil, uzun uzun anlatmaya gerek yok. Bir örnek yetsin. CIA, Kenya'da Abdullah Öcalan'ı ele geçirip Türkiye'ye teslim edeceği zaman, Türkiye'den Öcalan'ı almaya giden "derin ekip" oraya Cavit Çağlar'ın uçağı ile gitti.
Gazetedeki bir sohbette "Koskoca devletin oraya yollayacak uçağı yok muymuş" diye sorulduğunda "Varmış işte. O uçakla gitmişler" demiştim ve isabet etmiştim…
Sonuç, 26 günlük bir başlangıçtan sonra Olay TV kapandı. Daha yayına başladığı günlerde bir dizi soru işareti de belirmişti. Meslek deyimi ile söylersek, yayına "sünnetli" başlandı. Digitürk gibi yaygın platformlar bu kanalı yayın ağlarına almakta ağırdan aldılar. Belki de "Beştepe sinyali" beklediler.
Nitekim "sorun(lar) çözüldü çözülüyor" derken "Beştepe sinyali"nin kanalın kaynağına yollandığı anlaşıldı. Cavit Çağlar ortaklığı bozdu ve elinde tuttuğu frekans ve marka hakkını da alarak çekildi.
26 yayın gününden sonra Olay TV kendini kapattı. Kapanış günü Süleyman Sarılar ve bütün ekip bir araya geldi.
Hayır bir "cenaze töreni" izlenmedi. Tersine mesleklerini yapmaya ve mesleklerini gereği gibi yapmakta kararlı kadın ve erkekler ekranı geçici olarak kararttılar.
Şimdi adının ne olacağını henüz bilmediğimiz bir kanalda aynı ekip kaldıkları yerden mesleklerini yapmaya devam etmek çabasındalar.
Başaracaklar mı?
Zor.
Ama bugünün Türkiye'sinde sahici gazetecilik yapmak zaten çok zor. O yüzden o kadın ve erkekler zoru başarmak zorundalar.
Bize de "başarsınlar" değil, "başaracaklar" diye ses yükseltmek düşüyor.
Başaracaklar….
Azzzz sonra!..
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021