Cengiz AKTAR
Yurtdışı ve yurtiçinde Türkiye’nin yerleşik bir demokratik düzene sahip olduğu algısı yaygındır. Yurtdışındaki gözlemciler Türkiye’yi genel olarak Afrika ve Asya ile kıyasladıkları için buranın siyasî hayatı nisbeten demokratik olarak kabul edilir. İçeride de benzer bir kıyas geçerlidir. Türkiye’nin ne kadar önemli bir ülke olduğundan bahsetmeyi sevenler buranın Uganda, Zambiya gibi Kara Afrika tınılı bir ülke olmadığını vurgularlar. Bu algı çoktan geçersiz olsa da Batı müttefikliği, AB adaylığı, Avrupalı kurumlar üyeliği algıyı hâlen geçerli kılar. İktidar da o cepten iştahla yemeğe devam eder. Oysa köprülerin altından nehirler aktı. Türkiye son 5-6 yıldır cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir hukuk erozyonuna uğradı. Darbe döneminden miras gayridemokratik alışkanlıklarla birlikte okuduğumuz zaman artık görünen, “hukuk devleti” sıfatını karşılamaktan çok uzak bir uygulama. Bu bağlamda demokratik bir ülkenin olmazsa olmazı olan ve şu sırada sabah akşam zihnimizi meşgul eden “âdil ve serbest seçim” ilkesini ele alalım.
Memlekette, 1947’de yapılması gereken ilk çokpartili seçimin, muhalefetin ve özellikle Demokrat Parti’nin örgütlenmesini engellemek amacıyla 1946’ya alınmasıyla doğuştan sakat bir seçim geleneği varolageldi. Seçimler hiçbir zaman seçmenin verdiği vekâletin somutlaştığı irade beyanları olarak yapılmadı. Daima muktedirler arası bir yarış olarak cereyan ettiler. Ama bugün geldiğimiz yer uluslararası kabul görmüş âdil ve serbest seçim standartlarının tümünün çok gerisinde kalan bir yer.
Adil ve serbest seçim dokuz başlık altında değerlendirilebilir.
Seçim hukuku ve sistemi;
seçim bölgesi sınırları;
seçim yönetimi;
oy verme hakkı ve seçmen kaydı;
seçmen bilgilendirmesi;
malî kaynak başta olmak üzere adaylık ve siyasî partilerin işleyişi;
seçim kampanyaları esnasında temel insan haklarının gözetilmesi, bu haklara saygı, siyasî toplantılar, habere erişim, haber yayma özgürlüğü;
oy verme, müşahitlik ve sonuçların kaydı;
itirazlar ve anlaşmazlık çözümleri.
2013 yerel seçimiyle başlayan şimdiki seçim maratonunda bu dokuz başlıkta her gün, kamuoyunun önünde cereyan eden açık ihlâller gerçekleşti ve gerçekleşmeye devam ediyor. Yüzde on baraj, tek turlu sistem, seçim bölgeleri mühendisliği, cumhurbaşkanının taraf tutarak anayasayı fütursuzca ihlâli, YSK’nın duruşu, sorunlu seçmen listeleri, kaynakların gayrişeffaflığı, seçim büroları ve adaylara saldırılar, yerlerde sürünen haber alma özgürlüğü, hile hurda, itirazların sonuçsuzluğu…
Sonuçta, bağlayıcı olan Anayasa’nın 67. maddesi, yine bağlayıcı olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 1. Ek protokolünün 3. maddesi ve Türkiye’nin taraf olduğu pek çok sözleşme ve antlaşmada âdil ve serbest seçimlerle ilgili asgarî prensip ve standartlarına aykırı bir işleyiş sözkonusu.
Muktedirin indinde Türkiye’de muhalefet yok iktidarın düşmanları var. Buradan hareket edince de herşey mubah. Mantık bu kadar basit, aklınızda olsun. Nitekim seçmenin yüzde 43’ü seçimde hile olacağından şüpheleniyor. Bunu engellemek adına son hafta olsa da Oy ve Ötesi’ne müşahit olmak üzere kayıt yaptırın. sandik.oyveotesi.org
Twitter@AktarCengiz
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- AB’nin fantezi, distopya, sinizm ağırlıklı Türkiye hibe programları
4.01.2022 - İsrail’in bitmez gazası
18.05.2021 - AB umudu yok edildi, hâlâ ‘umutsuz olma’ deniyor
10.05.2021 - Çöküşün kökü Soykırım’da olmasın?
24.04.2021 - Cephelerde sıkışma had safhada
24.03.2021 - Yurtta savaş cihanda savaş
23.02.2021 - Afrin’in işgâlinin üçüncü yıldönümü
20.01.2021 - HDP’nin sonu anamuhalefetin sonu olur
12.01.2021 - Katliam takvimi
28.12.2020 - Zarar ziyan, hasar tespiti, enkazın bilançosu
22.12.2020
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları




































































vahap güvenç
tam tecrübe kazanmışken görevi zoraki bırakıp gitmek ülkenin yararına olamaz halk her konuyu yakından takip ediyor.proğramındaki vaadedilen işleri yeni ğeleceklerle götürmek huküağlı kılınmalıdırmeti zor durumda bırakabilir.bu uygulama diğer partilerimizce de uygun görülmediğine göre ısrarcı olmak doğru olmaz tüzükteki o madde çıkarılmalı isteğe bağlı hale dönüştürülmelidir.