Mehmet TIRAŞ
Bunu kim söylüyor?
Başbakan Binali Yıldırım..
Ne zaman ve nerede?
23 Ekim 2016 Tarihinde Afyon’da partisinin tüm milletvekillerinin katıldığı genel istişare toplantısının ardından.
Demek ki AKP’nin milletvekilleri bu toplantıda ‘Ergenekon ve Balyoz’ davasını masaya yatırmış olmalılar ki, böylesi önemli bir toplantının ardından açıklama yapıyor Başbakan.
Hatırlarsanız Balyoz ve Ergenekon davasının Savcısıyım diyordu Erdoğan..
17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan Sonra Erdoğan ‘Milli Ordumuza Kumpas Kurdular’ dedi bu davalar için?
Pek Milli Ordumuza Kumpas Kurdular sözü ne olacak?
Başbakanın Balyoz ve Ergenekon sapına kadar vardı açıklaması Beştepeden habersiz olmasa gerek!.
Bugüne kadar bu açıklamayla ilgili Beştepeden olumlu veya olumsuz bir ses çıkmadı.
Ergenekon ve Balyoz davasından yargılananlar cezaları Yargıtay tarafından onanmış birer mahkumdular.
Milli Ordumuza Kumpas kurdualr sözünden sonra dava tekrar görüldü..
Bu davadan yargılanan bir tane içeride kişi kalmadı ve davadan yargılananlar berat etti. Şimdi bu davanın mağdurları haklı olarak milyon TL’ik tazminat davaları açtılar.
Balyoz ve Ergenekon davalarının Savcısı olan Erdoğan ve Bu davalar sapına kadar vardı diyen Başbakan,Milli Ordumuza Kumpas kurdular sözünü ne yapacaklar şimdi?
Balyoz ve Ergenekon davalarının etrafından dolaşarak, darbeci ve FETÖ terör örgütü üyesi suçlamasıyla Silivri cezaevinde tutuklu bulunan Ahmet Altan’ın suçu ney?
Gerçi Ahmet Altan çok açık ve net olarak Taraf Gazetesinde yazdıklarına, gazetede yaptığı haberlere ve attığı manşetleri koç gibi savunuyor ve şöyle diyor: ”bugünde olsa böyle bir haber önüme gelse gazeteci olarak yine manşetten verir, haberde yapar aynısını yazarım.Ergenekon ve Balyoz davaları askeri darbenin hem de kralıydı diyor.”
Ahmet Altan Ergenekon ve Balyoz davaları için;ben bunları yazarken ve manşetten verirken Erdoğan’da hemen hemen birebir benim gibi açıklamalar yapıyordu diye;bu sözlerini 2 Eylül 2016 tarihinde İstanbul Çağlayan Adliyesinde savunmasında 13.Ağır ceza mahkemesinde yargılandığı davada söyledi ve hem de hakimlerin huzurunda kayda geçirdi.
Şu soruyla bu konuyu geçici bir ara verelim ama takipçisi olacağız; Balyoz ve Ergenekon bir darbe ise Başbakan bunu iddia ediyor,Milli ordumuza kumpas kurdular iddiası ne oluyor? Bu dava nasıl kapatılacak veya kim yargılanacak iki tane suçlu olmaz,iki suçlu rüşvette geçerlidir, rüşveti alan da verende suçludur.
Gelelim AKP’nin demokrasi açmazına!..
Erdoğan’ın ve tayfasının çok üzerinde durduğu Milli irade ve seçimle gelenin seçimle gitmesi neden Kürtler’de geçerli omuyor,Kürtleri öldüren niye terörist sayılmıyor?
24 Tane Kürt belediye başkanlarının görevden alınarak kayyum atandı, buna Diyarbakır Büyük Şehir Belediye Eş Başkanları Gülten Kışanak ve Fırat Anlı’da tutuklanarak ilave edildi.
Hem de ortada bir yargı kararı yok,Kanun Hükmünde Kararnamelerle kayyum atanması,milli iradeyi yok saymak,bir yetki gaspı olmuyor mu?
Kürtlerin seçileni ile seçeni neden milli iradenin temsilcisi ve gerçek özgürlüğün sahibi olmuyor? Erdoğan’da bunun bir açıklaması var mı acaba?
Erdoğan bir şiir okuduğu için Belediye başkanlığından alınmış, hapis cezasına çarptırılmış ve hapis yatmıştı..Şimdi kendisinin, seçimle göreve gelmiş Kürt illerindeki Belediye başkanlarına yaptıklarının ne farkı var?
Eğer Kürtler demokratik yoldan kendilerini temsil edenleri özgürce seçemez,seçtikleri de bu görevi özgürce yapamazlarsa, dağa çıkışların önünü kesemez ve dilimiz varmıyor söylemeye ama iç çatışmalar bölgeyi sarar, bunu bilmek için de kain olmaya da gerek yok.
Geçmişte ne eksik bırakıldı ki Erdoğan doksanlı yılların Kürt filmini tekrar vizyon soktu?
Bu filmi izlettirmenin kimseye faydası olmaz, daha fazla gözyaşı ve kanrevandan başka bir şey getirmez..Doksanlı yıllarda DEP’li milletvekillerinin tutuklanması,köy yakmalar,köy boşaltmalar,zorunlu göç,faili meçhuller,gözaltı kayıpları ve yargısız infazlar sonucu değil mi, HDP’yi İstanbul’da üçüncü parti yapan?
Yüzde 10 seçim barajı, Kürtler parlamentoya girmesin diye tutulmadı mı?Kürtler bağımsız adaylarla bu barajı delmedi mi?
Sonuç ne oldu?
Şuan yüzde on barajını çok rahat aşan son iki genel seçimde 5.5 milyon seçmenin oyunu alan ve parlamentoda 60 milletvekilliği ile temsil edilen bir HDP’e çıktı ortaya.. HDP, şimdi Kürt sorununun meşru yoldan çözümünü savunan,demokrasiden yana olan güçlerin Türkiye partisi konumuna geldi.
Kürtleri öldüren terörist sayılmıyor.
23 Ekim 2016 Tarihinde Cumhuriyet gazetesi verdi bu haberi.. Her zaman olduğu gibi merkez ve yandaş medya bu haberi görmedi yine.
Haber şu:”Uğur Kaymaz’ı Öldüren Polisin adı üst Geçitte” diye verildi.
“ 21 Kasım 2004 yılında Uğur Kaymaz Mardin’in Kızıltepe İlçesinde 12 yaşında bir çocuktu.Ugur Kaymaz’ı 13 kurşunla vurarak öldüren Yaşafettin Açıksöz,2004 yılında ismini Serdar Gökbayrak olarak değiştirdi.15 Temmuz darbe girişiminde Özel Harekat Daire Başkanlığı’na yönelik saldırı da yaşamını yitiren polis Serdar Gökbayrak’ın adı Kocaeli’de bir üst geçide verildi.Eski İstanbul yolu üzerinde,Kocaeli Üniversitesi(KOÜ) Umuttepe Yerleşkesi B kapısı önündeki üstgeçidin açılış törenine Kocaeli Valisi Basri Güzeloğlu,AKP Kocaeli Milletvekili Raziye Sezer Katırcıoğlu,Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’da katıldı.”
12 yaşında olan bu Kürt çocuğu öldürenin katil olduğu kesin ama o güvenlik görevlisi hapiste olması gerekirken, ismini değiştirerek polislikte tutuluyor, darbe girişimi sonucu ölünce de şehitlik unvanı ile devlet kahramanlaştırıyor.
Güvenlik görevlilerinin öldürdükleri Kürt ise bu ülkede görevine devam etmesinde bir sakınca görülmüyor.
Yaşından fazla kurşun sıkarak hayatının baharında ölen çocuk Uğur Kaymaz ne olarak anılacak?
Görüldüğü gibi Ugur Kaymaz’ın katili devlet tarafından kollanılıyor ve ödüllendiriliyor!.
Ondan sonra da Kürtler ne istiyor diyorlar?
Kürtler, Batı’da devlet vatandaşına nasıl davranıyorsa bize de aynı davransın, eşit vatandaşlık hakkından yararlanalım diyorlar bu kadar basit.
Kürt sorunu çözülsün, akan kardeş kanı dursun, savaş değil barış diyenlerin teröre destek veriyor diye yaftalayarak işinden eder,hapse atar,hakkında soruşturma açar hukuksuz görevden el çektirirseniz, barışı sağlayamaz;bir dönem savcısı olduğunuz yolsuzluk ve rüşvetten yakalandıktan sonra bu davaları, Milli ordumuza kumpas kurdular diyerek söylediklerinizi inkar duruma düşersiniz; Egenekon da Balyoz da sapına kadar vardı diye, kendi kendinizle çelişir içeride ve dış dünyaya rezil olursunuz.
Kürdün seçmeni milli irade olmadığı gibi, seçileni de milli iradeyi temsil etmiyor ve öldürülen Kürtler de bunları hak ediyor noktasına geldik.
Milli irade demek Erdoğan’ı ve AKP’yi seçenler mi oluyor?
Eergenekon ve Balyoz davaları sapına kadar varsa,Milli Ordumuza Kumpas kurdular sözünü nereye koyacaksınız?
Sahi Erdoğan Ergenekon ve Balyoz davalarının Savcısıydı şimdi neyi?
15 Temmuz darbe girişiminin siyasi ayagı niye çıkartılamıyor?
Not:Tutuklu Gazetecilerin çetelesini tutmaya davam;15 Temmuz darbe girişiminden bu tarafa ülkenin tanınmış önde gelen gazetecileri Nazlı Ilıcak,Şahin Alpay,Murtaza Er Türköne,Ahmet Turan Alkan,Murat Aksoy 30 Temmuz’dan,Necmiye Alpay,Aslı Erdoğan 28 Ağustos’tan,Ahmet ve Mehemet Altan Kardeşler 10 Eylül’den beri ve 125 Gazeteci de cezaevlerinde tutuklu..Bu Gazeteciler neyle suçlandıklarını bilmedikleri bir suçtan dolayı özgürlüklerinden mahrum, işin daha kötüsü ne zaman mahkemeye çıkacaklarını da bilmedikleri gibi,15 Temmuz darbe girişiminden bu tarafa tam 2 bin 500 gazeteci de işinden olmuş.
Ben yazıyı bitirdiğimde beklenen bir operasyon daha,beklenen diyorum (Erdoğan Can Dündar ve Erdem Gül’ün MİT Tırları ile yaptıkları haber üzerine bunları onların yanına koymam demişti hatırlarsanız) Cumhuriyet Gazetesine yapıldı ve 18 yazarının gözaltına alınmasına karar verildi haberi düştü medyaya.MT.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025