Mümtazer TÜRKÖNE
Tek kalemde görevden alınan 7 bin okul müdürü yerine atanan müdürlerden birinden dinledim.
İstanbul’da Millî Eğitim müdürü, her okulda en az iki sınıfın imam-hatip müfredatına tahsis edilmesi talimatını vermiş. TEOG’da yaşanan kargaşanın arkasında da imam hatip gayreti var. Soruyu kestirmeden soralım: Peki ne olacak? İmam-hatip müfredatına dönüşen genel eğitim sayesinde, yeni nesiller daha dindar mı olacak? Kesin cevabı bulmanız için uzman olmanız gerekmiyor. Tam tersi olacak. İmam-hatip zorlaması yüzünden dinden ve dindarlıktan “resmen” soğutulmuş bir neslin yetişmesini izleyeceğiz. Yol açacağı başka problemler de cabası.
İmam-hatipler, devrim kanunları arasında yer alan “Tevhid-i Tedrisat” kanunu tarafından icat edilen ve sadece Türkiye’ye özgü bir din eğitimi kurumu. Osmanlı’da böyle bir kurum yoktu ve din eğitimi devlet tekelinde değildi. Başlardaki zorlama modernleştirme politikaları ile din eğitimi buharlaşıp yok olunca, devlete başkaldırmadan dinine-diyanetine sahip çıkan toplum, aralık bulduğu bu kapıyı zorlamaya başladı. Devletin tekeline aldığı din eğitimini, devleti etkileyerek yaygınlaştırmaya ve hükümetlere bu yolda baskıda bulunmaya girişti. Demokrasinin gelişmesine paralel olarak bu eğitim kurumları devlet-halk uzlaşmasının kilit kurumlarına dönüştü. Her dönem siyasî tartışmaların ve parti aidiyetlerinin merkezinde yer aldı. Demokrat Parti iktidarından bu yana halkın sistemle bütünleşme kanalı olarak hizmet etti. Çok hayati, çok stratejik bir görevi yerine getirdi ve misyonunu tamamladı. Bu dev misyonun altında devlet açısından vazgeçilmez kabul edilen bir ön şart vardı. Tıpkı din hizmetini devletin vermesi gibi, din eğitimi de ancak devlet tarafından yerine getirilir. Demokratikleşme ile birlikte olması gereken, bu tekeli kaldırmaktı. AK Parti iktidarı 2011’den sonra tam tersini yaptı. Bu tekeli imam hatipler ve din eğitimi üzerinden genişletti. Sormanız gereken en temel soru, hangisinin toplumun din eğitimi talebini karşıladığı. Devlet tekelindeki din eğitimi, dinin sıcak, insanî ve canlı muhtevasını sevimsiz sınıflarda -tıpkı diğer alanlarda yaptığı gibi- soğuk ve içi boş bir pratiğe dönüştürmek demek. İmam-hatip projesi toplumu dindarlaştırma amacına hizmet etmiyor, devletin dinî alan gibi etkili ve kapsamlı bir dünya üzerinde hükümranlığını genişletmesine hizmet ediyor. Devletin kendisi bu genişlemiş din eğitimi ile bir tapınma nesnesine dönüşüyor.
Bugünden yaşandığı üzere imam hatipler din eğitimi sorununu siyasî tartışmaların merkezine sabitliyor. İktidarlar değişecek, bu sefer sil baştan ters-yüz edilecek. Bugün makbul olan imam-hatip neslinin yarın ikinci sınıf vatandaşlara dönüşmesini hangi kalıcı irade engelleyecek? Siyaset alanını bu kadar genişletmenin dine-dindarlığa ne katkısı olacak?
Eğitimin içi boşaltıldı, koskoca sistem imam-hatiplere uyumlu hale gelmesi için aklî bütün temellerinden uzaklaştırıldı. Zaten topallayan eğitim sistemi, imam hatip yükü altında ezildi. Daha iyi bir eğitim, daha nitelikli okullar, müfredat ve öğretmen arayışı imam-hatip engeline takıldı. Devlet tekelinde din eğitiminde ısrar ederken bütün bir sistemi çökertip, bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüğü yapıyoruz. Toplum din eğitimi talebini en rafine ve en geniş çapta karşılayacak dinamiklere ve donanıma sahip iken, resmî devlet tekelinde ısrar etmek aynı zamanda toplumsal barışa yönelik ciddi bir tehdit oluşturuyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın devlet teşkilatı içindeki konumunun yol açtığı tartışmaları, devlet zoru ile imam-hatip eğitimi yüzünden kat be kat daha fazla yaşayacağız. Alevilerden, kamu kaynakları ve resmî destek başta olmak üzere bu zorlama uygulamaya gelecek itirazların oluşturacağı duvarları nasıl aşacağız?
Aradaki farkı unutmayın. İmam-hatiplerle din eğitimi ve dindarlık teşvik edilmiyor. Devletin din üzerindeki tekeli tahkim ediliyor. Devletin öğrettiği İngilizce veya matematikten farksız bir din eğitimi ile daha dindar mı olacağız?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
17.06.2025
1.06.2025
27.05.2025
23.05.2025
13.05.2025
12.05.2025
6.05.2025
5.05.2025
5.05.2025