Salih Tuna
Bunlar yargıyı bütünüyle ele geçirdi, dedik. Kıyameti kopardılar. O kadar ki, memlekette ne kadar Taha Akyol varsa alayı birden ayağa kalktı.
“Yargının bağımsızlığı” ifadesini de dillerinden düşürmediler.
Yargının tarafsızlığı ne olacak peki, dedik; “hukukun üstünlüğü,” dediler.
Bunu da, elan FETÖ'den tutuklu “yüksek yargı mensuplarının” ağızlarından diskur çekercesine naklettiler.
Sorunun kaynağı Fetullahçı hukukçuysa, hukuk ne yapsın, dedik; matine- suare “otoriterleşme” dediler.
Hukukun üstünlüğü dedikleri de FETÖ'yü üstün kılan “hukuktu.” Yani, Fetullah Gülen'in “teknik nakavt” şeklinde kavramlaştırdığı aşamaydı.
Anlamak istemediler.
Daha doğrusu, “Fetullahçı yargıya” göğüslerini siper ettiler.
Tescilli Fetullahçı kimi yargı mensuplarının tasfiye edilmesi karşısında da, “Kuvvetler ayrılığı yok ediliyor… Yürütme yargıya müdahale ediyor…” şeklinde yaygara kopardılar.
***
Bunlar “cemaat” falan değil düpedüz terör örgütüdür, dedik. Hani silahları nerde; silahsız terör örgütü mü olur, dediler.
Çalışkan Koray'ın anlayacağı düzeyde anlatmayı denedik ama yine başaramadık.
15 Temmuz gecesi FETÖ işgal girişimine başladı.
Bu ülkenin Meclis'i, Özel Hareket ve Havacılık Merkezibombalandı. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı “FETÖ suikast timinden” kıl payı kurtuldu.
Bu ülkenin tankları ve savaş uçaklarıyla bu ülkenin insanları katledildi.
Çok şükür, Ömer Halisdemir gibi yiğit askerlerimizle birlikte bu hayasız işgal girişimini püskürttük.
Haliyle “Fetullah'ın kapatma aydınları” kabak gibi ortaya çıktı.
İçerdekiler…
Böyle olduklarını bilmiyorduk, daha önce bilseydik ne onların medyasında yazar, ne de onlarla birlikte olurduk, dediler.
Dışardakiler…
Tiyatro, dediler. Tutmayınca da “otoriterleşme” mavallarına geri döndüler.
***
Aydın Doğan'ın tescilli darbeci gazetesi Hürriyet'in geçen günkü “Karargah Rahatsız” manşeti milleti çok rahatsız etti.
Dün yazdım. Yineleyeyim: Sözcü gazetesi başta olmak üzere bilumum “bozguncu” tayfasının, Genelkurmay Başkanı'nı ve onun şahsında TSK'yı itibarsızlaştırmaya çalışmasından hepimiz çok rahatsızız.
Gelgelelim, Hürriyet gazetesinin mezkur haberi veriş şekli, bu gazetenin kirli tarihiyle birleşince ortaya bambaşka bir “fotoğraf” çıkmış oldu.
Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı da, mezkur haberde bahsedilen “karargah”ın hükümetin icraatlarını önlemeye yönelik bir “cunta yapılanması” olabileceği izlenimi edindiğinden ve bu hususta bir de şikayet dilekçesi aldığından konu hakkında soruşturma açtığına göre “fotoğraf” gayet ciddi demektir.
Bugün Avrupa'da herhangi bir insan evladı hangi niyetle olursa olsun, falanca yerde Yahudiler hakim dese, bu tecessüs haklı olarak mahkum edilir.
Çünkü Yahudiler “büyük yangını” yaşadılar!
Bu ülkede de ne zamanki “karargah rahatsız” oldu başbakanlar, bakanlar asıldı; yaşı yetmeyen gençlerin yaşı büyütülüp darağacına gönderildi; muhtıralar verildi, post- modern darbeler yapıldı.
Ve, bu ülkede ne zamanki “karargah rahatsız” oldu, Aydın Doğan'ın yayın organlarının ağzının suyu aktı.
Haliyle bu ülkede yaşayan her demokrat mahut “fotoğraf” konusunda duyarlı olmak zorundadır.
Ne var ki, 28 Şubat'ta darbe yanlısı yazılarıyla bilinen, 12 Eylüldarbesinin ardından Evren'in uçağından inmeyen bir meczup bu “fotoğrafa” değil de bu fotoğrafı görenlere çemkiriyor.
Bir de hiç utanmadan, darbeyi siz yaptınız, diyebiliyor.
“Sivil darbe yaptınız” dediği de, 15 Temmuz'daki FETÖ darbesinetankların önüne çıkarak geçit vermemekten ibaret.
Hayalleri suya düşmüş belli.
Zira 2011'den 15 Temmuz'a kadar FETÖ malzemeleri üzerinden seçilmiş sivil demokratik hükümete karşı fasılasız şekilde psikolojik savaş veren manganın mümtaz elemanlarındandı.
Biz “bunlar cemaat değil terör örgütüdür” dediğimizde, hani silahları nerde, diyenlerdendi. Biz “bunlar yargıyı ele geçirdi” dediğimizde, “yargının bağımsızlığı” diyerek bunları arkalayanlardandı.
Aynı meczup, Erdoğan'ı da Menderes'in akıbetiyle tehdit ediyordu.
Şayet 15 Temmuz'da Erdoğan şehit edilseydi, sadece “sevindirik” olmayacak, “ben dememiş miydim” diyerek “bilgiçlik” de taslayacaktı.
Darbeleri ellerinde kaldı.
Delirdiler.
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları



















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.02.2019
5.02.2019
21.02.2019
20.02.2019
19.02.2019
12.02.2019
6.02.2019
5.02.2019
31.01.2019
29.01.2019