Ümit Fırat
Geçtiğimiz 22 Ekim Pazar günü Ankara’da HAK-PAR kongresini izledim. Yıllardır görmediğim eski arkadaşlarımla karşılaştım. Eski günleri andık ve hemen hepsinde de gülümseyerek ortak dostumuz İhsan Aksoy’un kulaklarını çınlattık. Zaten konu hatıralarımıza gelince İhsan’dan söz etmemek olmaz ki.
Arkadaşlara, burada olanı, biteni, görüp, duyduklarımı yarın akşamki haftalık olağan telefon sohbetimizde İhsan’a aktarıp, gerekli yorum ve dedikodular yapacağımızı söylemiştim.
Pazartesi günü İstanbul’a döndüm ve akşam tabii ki İhsan’la konuşacaktım. Ama Darmstadt’da yaşayan ve ortak bir dostumuz olan Şükrü Barlik benden önce davranarak, bu gece İhsan’ı arayacağımı tahmin ettiğini, İhsan’ın dün akşam hastaneye kaldırıldığını, aramama cevap veremeyeceği ve telaşlanmamam için bilgilendirmek istediğini söyledi.
Hemen eşi Süheyla’yı aradım ve durumun vahametini ve detaylarını bir de ondan öğrendim. İhsan komadaydı ve sağ kalma umudu çok zayıftı. Sabaha doğru Süheyla’nın mesajı geldi. İhsan’ı gece yarısı kaybetmiştik.
İnanmak istemiyordum, yine Süheyla’yı aradım. Yapacak tek şey, birbirimize destek olup, teselli etmekti artık.
İhsan’la arkadaşlığımız 1967-68 yıllarında başladı. Kemal Aras (Mao Kemal), Faruk Aras ve Servet Güneş, Ankara Aydınlıkevler’de bir öğrenci evi kiralamışlardı. Mao Kemal’le İhsan Ağrı’dan çocukluk arkadaşıydılar. Benim de aynı okulda okuduğum Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisine devam mecburiyeti olmadığı için, İhsan da, Mersin’de yaşıyor ve Türkmen Palas Otelinin işletmecisi olan Ağabeyi Kerim Aksoy’a muhasebe işlerinde yardım ediyordu. İmtihan zamanı Ankara’ya gelip o çok küçük ve berbat evde kalıyordu.
1968 güzünde Maltepe Nokta durağında Kemal ve Faruk adına eve bulduk ve oraya taşındılar. Emek Mahallesinde Diyarbekir Yurdu’na 50 metre mesafedeki annemin evinde yaşıyordum, ama çoğu zamanımızı Faruk’ların evinde geçiriyorduk. İhsan Aksoy, Süleyman Demirkapı, Zeki Kaya da evin geçici sakinleri olarak yer aldılar. Maltepe’nin, Ankara’nın yeni eğlence merkezine dönüştüğü dönemdi. Eğlence dediğim, gazinolar, barlar ve pavyonlardan ibaretti ve biz de o dünyaya ilgi duyduğumuz 20’li yaşlarımızdaydık.
1969’da DDKO’lar kuruldu. Mao Kemal, bir süreliğine Ağrı’ya göçtü ve Faruk da evi boşaltıp başka bir yere taşındı. İhsan ise o döneme ait ortak hatıralarımızda oldukça kapsamlı bir yer tutan Kemal Sevim’le birlikte Ulucanlar’daki Erzurum Yurdunda kalmaya başlamıştı. DDKO’dan Ali Beyköylü, Enver Taştan, Nuri Bingöl’ün de yurtta kaldıkları ve sohbetlere katıldıklarını hatırlıyorum.
Erzurum Yurdu karşısındaki kahve, İhsan’ın esprilerini duyup tanışmak isteyen arkadaşlar için önemli bir adresti. İhsan’ın bir espri ustası olarak şöhret sahibi olması bu dönemde hayli yaygınlaşmıştı.
1970 Ağustos ayında Ali Bucak’la birlikte Mersin’e uğradık. Çoğunlukla yabancıların kaldığı Türkmen Otel’de 3 gün kaldık. Dönemin Türk filmlerinden tanıdığımız ünlü dansöz Aysel Tanju da Türkmen Otel’de kalıyordu. Otelde patronun kardeşi değil de, çalışanların temsilcisi gibi görülüyordu. Alkolü biraz fazla kaçırmış olduğu bir gece yarısı çatıya çıkıp ezan okumuştu ve o günlerde en çok bunu konuşup gülüyorduk.
DDKO’da kendisiyle birlikte kültür ve eğitim faaliyetleri de yürütürdük. Konferans ve seminerler düzenliyorduk. Ahmed Arif, Yalçın Yusufoğlu, Oya Baydar, Cem Eroğul, Ahmet Say, Sedat Özkol, İsmail Beşikçi gibi isimlerin yanı sıra kendi aramızdan arkadaşların da seminerler hazırlamalarını sağlıyorduk.
Lügatinde “hayır” ya da “olmaz” türü kelimeler bulunmayan Yümni Budak Başkandı. Biz ona Efe derdik. Yümni, İhsan, Kemal Sevim, Faruk Aras gibi arkadaşlardan meydana gelen bir kafa dengi grubumuz oluşmuştu. Akşamları DDKO’dan çıktığımızda gittiğimiz birkaç ucuz meyhane vardı. Grubumuza bazen Kemal Sevim, Mehmet Demir, Ali Bucak, Hakkı Kılıç, Fevzi Paydaş, Sinan Demir, Mustafa Aydın, İsa Geçit ve başka arkadaşlar da katılırdı. İhsan çok güzel şiir okurdu ve şiir okumaya başladığında ciddileşir, yüz hatları değişir ve biraz önceki nüktedanlığından hiçbir eser kalmazdı. Tabii Faruk Aras gerçek bir tenordu ve başka bir mücevherimizdi.
12 Mart 1971 Muhtırası sonrasında DDKO aleyhine açılmış olan davanın sanık sayısı artırıldı ve İhsan da dava kapsamında yakalanıp Diyarbekir Askeri Cezaevine gönderildi. Cezaevindeki arkadaşlarımız, öyle çok derin görüş ayrılıkları olmasa da, bir takım ayrışmalar yaşadılar, farklı savunmalar hazırladılar ve tahliyeleri sonrasında da farklı siyasi yapılanmalara giriştiler.
1974 Temmuz ayının ikinci yarısıydı. Genel Af sonrasında tahliye olan İhsan ve Faruk Aras birkaç günlüğüne ailelerine uğramış ve Ankara’ya gelmişlerdi. Benim misafirimdiler. Kemal Burkay da sürgünde olduğu Avrupa’dan dönmüştü. Döndüğü gün O da benim misafirim olmuştu ve dördümüz akşam yemekten sonra evde oturup sohbet etmiştik. Bensiz daha rahat sohbet edebileceklerini düşünerek, erkenden odama gittim ve onlar da sohbete devam ettiler. Sonraki günlerde Kemal Burkay, İhsan Aksoy ve Faruk Aras arasındaki ilişkiler gelişerek bir dergi çıkarmaya ve parti kurmaya kadar vardı. Bu olaydan sonra arkadaşlara şaka ile partilerinin kuruluş temellerinin benim evimde atıldığını söylerdim.
İhsan yeniden Mersin’e yerleşip, Kerim Ağabeyin de desteğiyle bir kitap-kırtasiye dükkânı açtı, ama fazla sürdüremedi. Sık sık Ankara gelirdi ve Sıhhiye Halk Sokak’taki evimizde kalırdı. Evimizin yan tarafında pek fazla giren çıkanın olmadığı bir apartman vardı. Biz o binanın MİT’e ait olabileceğini düşünürdük. Evde sansürsüz olarak siyasi tartışma ve konuşmalar olduğu için, İhsan arada bir komşu binaya en yakın pencereye gider ve bütün bu konuşmaların aslında şaka olduğunu ve MİT’in bunları ciddiye almamasını söylerdi.
1975 yılı başlarıydı. Yümni, satmak için Diyarbekir’den Ankara’ya 5-6 tane Camuş getirmişti. Bizde kalıyordu. İhsan’ın çok sevdiği ve Dumanaltı dediği Ağrılı Ahmet Yıldız adında gerçekten çok sevimli bir genç arkadaşımız vardı. Dumanaltı Ahmet ve ağabeyleri canlı hayvan ticareti yapıyorlardı. Ahmet, Yümni’nin Camuşlarını da Et Balık Kurumu ahırlarına yerleştirmişti. Hepsini aynı anda satamadıkları için peyderpey satılıyordu. Akşamları eve gelip duş alıyor ve ahır kokusundan kurtulmaya çalışıyordu, ama elbiselerden koku çıkmazdı. Dumanaltı’nın cebinden iğrenç kokulu bir esans bulunurdu. Elbiselere ondan sürerdi, ama daha kötü kokular yayılırdı. Satışlar günlerce sürdü, tabii Yümni, İhsan, Dumanaltı Ahmet, Mustafa Aydın, bazen de ben veya Faruk olmak üzere her akşam gazinolar, pavyonlar derken Yümni’nin satışlardan elde ettiği paralar da suyunu çekti.
Yümni’nin bu Camuş ticareti, çok konuşulan ve gülünen bir hikâye olarak o dönemde bütün arkadaşlarımız tarafından ilgiyle karşılanmıştı. O sene yaz aylarında Yümni Budak ve Fahrettin Bukarlı ile birlikte unutulmaz anılar yaşadıkları İzmir Gaziemir’de 4 aylık kısa dönem askerlik yaptılar. Ben de Ankara’dan ziyaretlerine gitmiştim.
Askerden sonra Ağrı’ya gitti. Belediye’de işe girdi. Avukat Mehmet Ali Aslan ile Demokrasi isimli bir gazete çıkardılar. Dumanaltı Ahmet bu kez Ağrı’da bir lokanta açmıştı, akşamları Mustafa Aslan (Zirolu Mısto), İsa Geçit, Bahattin Cengiz ve daha başkaları ile buluşuyordu. Ağrı’da birkaç kere polisçe alınıp, dayak ve işkenceye maruz kaldı. Kısa bir süre de hapiste kaldı. Aynı dönemde Bitlis’te yaptığı bir konuşmadan dolayı bir süre de Bitlis cezaevinde yattı.
1978 yılında Özgürlük Yolu ve TKSP’deki arkadaşlarıyla yolları ayrıldı. O günlerde Diyarbekir Belediye Reisi Mehdi Zana da kendisi gibi hareketten ayrılmıştı. Adana’da İl Turizm Müdürlüğünde memuriyete başladı. Bu arada yakından tanıyıp saygı duyduğum rahmetli Mecit Hun’un kızı Süheyla ile tanışıp evlendiler.
1979 yılında Anıttepe’de bir evde oturuyorduk. Akşam eve geldiğimde salonun ortasında içleri içki dolu 2 koli gördüm. Kuru yemişler falan da vardı. İhsan oturmuş beni bekliyordu. 4-5 aydır ağzına içki koymadığını ve “Ulusal Sorun ve Türkiye’de Ulusal Sorun” isimli bir kitap yazmakta olduğunu biliyordum. –Hayırdır İhsan, perhiz bozuluyor mu? Dedim. Meğer kitabını bitirmiş, bunu kutlayacakmışız. Bir süre sonra kitap Necip Erdem takma adıyla kurdukları Pekanin Yayınevi’nden yayınlandı. Toplatma kararı çıktı ve yayınevi basıldı. Yayınevi sorumlusu Mehmet Durmaz Paris’in yolunu tuttu ve 38 senedir de hala orada yaşıyor.
Ankara’ya yerleşmeyi düşündü, öğretmen olan sevgili eşi Süheyla’nın tayini de Ankara’ya çıktı. Yanılmıyorsam Kasım ayında da oğlu Rabun dünyaya geldi. Ancak siyasi gelişmeler kötü sinyaller veriyordu. Huzursuzluklar artmıştı ve İhsan da aranmaya başlamıştı.
Sınır Tanımayan Doktorlar örgütü, Dr. Abdurahmam Kasımlo’nun girişimiyle Sanandaj’da bir hastane kuruyorlardı. Henüz Paris Kürt Enstitüsü kurulmamıştı, ama Kendal Nezan, özellikle Sosyalist Parti ve bazı sivil toplum örgütleriyle iyi ilişkiler kurmuştu. Kendal, Kasımlo ile koordineli olarak Fransa’dan doktorların geleceğini telefonla bana bildiriyor, Mehdi Zana ve İhsan’la birlikte onları Ankara’dan Van veya Doğu Bayazıt’taki dostlarımıza yönlendirerek gizlice sınırı geçip Sanandaj’a ulaşmalarını sağlıyorduk.1980 Mayıs ayıydı, yine birkaç doktor gelmişti. İhsan bizzat kendilerine rehberlik ederek gitti ve artık dönmedi. Sonradan öğrendim ki, Tahran üzerinden Almanya’ya geçmeyi başarmış. Daha sonra Süheyla’nın da Rabun’la birlikte Almanya’ya göçtüğünü öğrendim.
1986 senesinde ben hapisten çıktıktan sonra İhsan bazen telefon açardı. 1989 yılında Darmstadt’ta eşiyle birlikte Ararat Restoran’ı açtı. PKK adına haraç istemişler, reddettiği için dükkânı bombalandı, ama işine devam etti. “Kürdün Türküsü” isimli bir roman yazdı. Kitabı Almancaya tercüme ettirmem için 1992 yılında bana gönderdi, çevirttik ve Almanca baskısı da yapıldı.
1993 senesinde artık benim de bir pasaportum vardı ve Mayıs ayı sonunda ilk kez yanına gittim. Paris’te yaşayan dostlarımız Seydo Aslandağ ve Avdo Bailli bizi oradan Paris’e götürdüler.
Sonraki yıllarda sık sık misafiri oldum. Avrupa’da yaşayan mülteci arkadaşlarımızın 1999’dan itibaren her yıl Mayıs ayı sonlarında organize ettikleri buluşmalar için bazen Hollanda’da, bazen de Almanya’da 5 yıl boyunca buluşurduk. Bu seyahatlerimde önce İhsan’a gider oradan buluşma yerine geçerdik. Sonra yine İhsan’la dönerdik. Hiç ayrılmazdık ve saatlerce konuşacak mevzularımız olurdu.
Hapishanede 1984 yılına girerken, eğer sağ kalırsam, 2000 yılına da Paris’te gireceğimi hayal etmiş ve hayalimi koğuş arkadaşlarıma da söylemiştim. O gün sözümde durdum ve 2000 yılına İhsan’la Paris’te buluşarak girdik. Ertesi gün Ahmet Kaya da Paris’te olduğumuzu duymuştu ve buluşup sohbet etmiş, özlem gidermiştik. Demek ki son görüşmemizmiş; o yıl bitmeden O’da hayata veda etti.
2003 yılında gittiğimde lokanta işleri iyi gitmiyordu. İhsan da Türkiye’ye gelmek istiyordu. Hazırlıkları yaptık ve 2004 Şubat ayında karşılamak üzere, Avukat Hikmet Bozçalı ile Yeşilköy Havaalanında beklemeye başladık. Tabii polis engeliyle karşılaştık ve 2 gece emniyette kalmak zorunda kaldı.
Birkaç gün İstanbul’da kaldıktan sonra birlikte Diyarbekir’e gittik. Mahalli seçimler öncesiydi ve ortam çok hareketliydi. Oradan sevgili arkadaşımız Mustafa Özer bir günlüğüne de Feridun Yazar’ın belediye başkan adayı olduğu seçim kampanyasını izlemek üzere bizi Urfa’ya götürdü. Şeyhmus Karahan her zamanki misafirperverliği ile bizi ağırladı.
İhsan oradan Ağrı’ya gitti. Hayatının sonlarını yaşamakta olan Mao Kemal’le de buluşup dertleşebildi. Ardından Ağabeyi Kerim Aksoy’u görmek için gittiği Mersin’de bir ev tutup yerleşmeye karar verdi.
Arkadaşlarının desteğiyle “Açılım” isimli bir dergi çıkardı. 12 sayı falan çıkarmayı başardı. Mersin’den Ankara’ya taşındı.
2008 yılı Mart ayında TRT Genel Müdürlüğü’nden arayıp bir Kürtçe TV kanalı kurmayı planladıklarını, henüz kamuoyuna açıklanmayan bu teşebbüsleriyle ilgili olarak benimle görüşmek istediklerini; mümkünse TRT Genel Müdürlüğünde bu görüşmeyi gerçekleştirmek istediklerini söylediler. Ben de bir hafta kadar sonra Ankara’da olacağımı belirterek randevulaştım. Ayrıca Kürtçe’yi iyi bilen bir arkadaşımla beraber gelebileceğimi söyledim.
İhsan’la birlikte TRT’ye gittik. Bizi TV Haber Dairesi Başkan yardımcısı odasına aldılar ve Kürtçe kanal çalışmalarını anlattılar. O gün orada iki defa Genel Müdür İbrahim Şahin’le olmak üzere üst seviyede yetkililerle konuştuk. Hedefledikleri 6 saatlik Kürtçe yayın yerine 24 saatlik teklifimizi, bazı hassasiyetlerimizi aktardık. Bütün gün süren gayet verimli bir çalışma yaptık. 3 Ay sonra, CHP, MHP ve DTP’nin muhalefetine rağmen TRT’de Türkçe dışında yayınlar yapılabileceğine dair bir kanun TBMM’den geçti.
1 Ocak 2009’ta TRT Şeş yayına geçti ve İhsan Aksoy da, 1 yıl boyunca haftada bir saatlik programında karşısına oturttuğu Kürt şahsiyetleriyle baş başa oturup sohbetler yaptı.
2009 Mayıs ayında program çekimi için İstanbul’a geldiğinde çocukluk arkadaşı İsmet Yılmaz’la, İhsan’ın deyimiyle bir “Lale Devri” yaşamak üzere anlaşmışlar. İsmet’in Gemlik’teki evinde Bahattin Cengiz, ben ve eşim Şule’nin de katıldığı 3 günlük bir tatil yapmış ve cennet hayatı yaşamıştık.
2010 Ocak ayı sonuydu. Nürnberg’deki bir arkadaşı davet etmişti. Gitmeden önce birkaç gün İstanbul’da kaldı. Nürnberg’den arayıp Darmstadt’a geçeceğini söyledi. Birkaç gün sonra da Süheyla arayıp, İhsan’ın böbrek yetmezliğinden hastanede komada olduğunu, ama durumunun iyiye gittiğini söyledi. Kurtuldu, ama artık diyaliz desteğiyle yaşamak zorundaydı.
Türkiye’ye gelip gittiğinde de sigortasının anlaşmalı olduğu sağlık kurumlarında diyaliz tedavisi aldı. 2013 Haziran sonunda bir böbrek bulundu ve nakil ameliyatı yapıldı. Uzun bir tedavi sürecinden sonra kendisini tekrar toparladı.
Arada bir Türkiye’ye gelip gidiyordu. Çok yoğun olarak kitap okumaya başlamıştı. Sağ olsun Dengir Fırat, kendisine sık sık yeni çıkan kitaplar gönderiyordu. Geçen yıl okumaya biraz ara vermek ve epeydir kafasında tasarladığı romanını yazmak istediğini söylemişti Türkiye’ye de gelmek istemiyordu artık. Bunun üzerine Kasım 2016’da 10 günlüğüne ben Almanya’ya gittim.
Geçtiğimiz Temmuz ayı başlarında İstanbul dışındaydım. Gülşen Orhan’ın öncülük ettiği Feqiye Teyran Festivali’nde konuşma yapması için Müküs’e davet edilmişti. Telefon edip İstanbul’da olmadığım için beni aramadığını söyleyip bilgilendirdi.
Haftada bir telefonla konuşuyorduk. Konuşmalarımız ortalama 1 saat sürerdi. Ne var ne yok her şeyden birbirimizi haberdar eder, tabii biraz da dedikodu yapardık.
Bir araya geldiğimizde bazen arkadaşlarımıza da anlattığımız; ama bir gazetenin sayfalarına asla sığmayacak, günler ve geceler boyunca anlatsam bile bitiremeyeceğim kadar uzun anılarımız oldu. İnsan hiç ölmeyecekmiş gibi davranıp, birden bire ölümle yüz yüze gelince, her şey bir rüya gibi gelip geçiyor işte.
Uğurlar olsun güzel ve güldüren insan. Çok acılı günlerimiz de oldu, ama sen hep acıları hafifleten bir şeyler bulup söylerdin. 2 Kasım günü Darmstatd’da seni gözyaşları içerisinde uğurlayacağız, bu kez bizi güldüremeyeceksin.
Eşim Şule’ye dediğin veciz sözünü hiç unutmayacağım:
“Her şey yalan, yalan da yalan.”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.02.2019
26.12.2018
18.12.2018
15.12.2018
29.11.2018
20.11.2018
14.11.2018
6.01.2018
30.10.2018
23.10.2018