Akif BEKİ
Bayram klasikleri değişmedi...
Can Dündar yine yakınıyordu; “Can Yücel’in Bayram Şiiri” diye kendi yazısı hala karşısına çıkmaya devam ediyor.
Eski bayramlardan bu bayrama devreden adetlerden biri, yanlışlıkla Can Yücel’den bilinen şiir paylaşmak.
Günün ruhuna da şairin tarzına da şu “Bayramlık” daha uygun oysa:
“Koyunlar, keçiler ve koçlar için/ Ne kadar bayramsa Kurban Bayramı/Bu barış var ya, bu barış/ Cephedekiler için o kadar barış”.
Bayram günlerinin sadık bekçisidir şairler. Çocukluk bayramlarımızın tadını, huzurunu, tesellisini onların dizelerinde ararız.
Yahya Kemal’in “Süleymaniye’de Bayram Sabahı” benim için öyledir. Bir de bayram şiiri olmadığı halde Bursa yıllarımın kokusunu barındırdığı için Tanpınar’ın “Bursa’da Zaman”ı...
Eski bayramların sevinci kadar hüznünü de taşır şiirler. Kimsesiz, buruk ve boynu bükük girenlerin bayram hüznünü...
Ece Ayhan’ın “Meçhul Öğrenci Anıtı”nda, her bayram depreşir o hüzün:
“Buraya bakın, burada, bu kara mermerin altında/Bir teneffüs daha yaşasaydı/ Tabiattan tahtaya kalkacak bir çocuk gömülüdür” ve “Devlet dersinde öldürülmüştür.”
Bastırılmayan ölümler, bayramlarda bütün kahrıyla ortaya çıkar:
“Aldırma 128!...Bütün sınıf sana çocuk bayramlarında zarfsız kuşlar gönderecek.”
Bayramı yaşayamayanları, bayram şekeri tutamadığımız çocukları anmadan geçmeyiz. Ama hepsi devlet dersinde öldürülmemiştir.
Kimi, demokratikleşme zayiatıdır, yaşıyordur da biz kutlarken aramızda olamıyordur.
Hukuk dışı özgürlük kayıplarına, bir bayram yazımda ‘demokratikleşme zayiatı’ demiştim. Askeriyedeki savaş dışı ‘eğitim zayiatı’, savaşta ‘yan kayıplar’ gibi...
O da eski bayramlardan bugüne hala devreden şeylerden. Gelip yine boğazda düğümleniyor.
30 Ağustos 2011’de, şimdi FETÖ kumpası denilen davalarda haksızca tutuklu yargılandıklarını düşündüklerim için kullandığım bir tabirdi. Kurunun yanında yakılan yaşları anlatmak için.
“Yaşamadığım bir bayram” başlığıyla şunu söylemiştim:
“Tek bir masum bile haksız yere içeride yatıyorsa, bir toplumda kısmen adalet varsa orada bayram tam olabilir mi?
‘İşlemediğim bir cinayetle suçlanıyorum, yetişin’ feryatları yankılanıyor kulaklarımda. Kalın, yüksek duvarların ardından yükseliyor çığlıklar.
Sonunda, dışarıdaki hayattan alıkonanların bazılarına ‘Pardon, yanlışlık oldu, boşa yattınız’ denilecek belki. Mapushanede, adalete zoraki misafir edilmiş sayılacaklar.
Cezaevleri, yargılaması süren uzun tutuklularla dolup taşıyor. Sayıları hayli kabarık. Dört duvar arasında giriyorlar bu bayrama da.
‘Bir Şizofren Kızın Güncesi’nde, Renee’nin gerçeklikten kopuşunu tasvir edişi geliyor aklıma. Dramatik bir şekilde yitiriyor gerçeklik duygusunu. Karşısındaki okulun taş binası, birden gözünde Almanca şarkı okuyan çocukların zindanına dönüşüyor. Halbuki müzik dersindeler. Mahpus sandığı çocukların tutkulu şarkıları, haksızlığa uğramışların acı feryadı gibi çınlıyor, hıçkırıklara boğuyor genç kızı.
Yüksek duvarların arasından göğe böyle kaç sessiz cinnet çığlığı yükseliyor bu bayram?
Adalet eksik tecelli ediyorsa zulüm var demek. Bir yerde bir garibin, bir masumun hakkı çiğneniyor.
Tek bir masum bile haksız yere içeride yatıyorsa, bir toplumda kısmen adalet varsa orada bayram tam olabilir mi?
Rakamların önemi yok, bir kişi bile olsa, ‘demokratikleşmenin yan zayiatı’ denilerek, ‘kamu yararı’ denilerek vicdanlarda haklılaştırılamaz...”
Bayramdan bayrama devredenler değişmeyince dilekler de değişmiyor.
O gün yazıyı bitirirken ne dilediysem, 10 yıl sonra bugün de geçerli:
“Aylarca, yıllarca içeride nahak tutulan bütün masumların bayramı kutlu olsun. Hak yerini bulacaktır bir gün...”
Mağdur değişti, haksızlık değişmedi.
Üstüne gider, Sabahattin Ali'nin bestelenmiş şiirlerinden "Hapishane Şarkısı"nı Ahmet Kaya'dan dinleyin: "Geçmiyor Günler".
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025