Hasan Bülent KAHRAMAN
Bir kentin sınırlarını ne tarih çiziyor ne coğrafya. İnsanın hisleri ve düşüncesi yaratır o sınırları. Çünkü bir şehir herkese göre değişir. Herkes kendi şehrini yaşar diyorum yaşlı taksi şoföründen ayrılıp otele girerken kendi kendime.
Londra'nın karanlık bir gününde, yağmurun içinde, uzun, yorucu, yüklü bir toplantının ardından, dolaşırken bunu düşünüyorum. Yanımdan binlerce insan geçiyor. Çinliler, Hintliler, Afrikalılar, Ruslar, Polonyalılar, Türkler... Britanyalılar bile farklı köklerden, geçmişlerden geliyorlar ama gene de hepsini birbirine bağlayan ortak bir kültür var. Gözlerini karşıdakinden kaçırıyorlar, suratlarında mahcup ifadeler. Bu insanların her birinde ayrı bir Londra yaşıyor, bende de öyle.
Bunlar için bir yabancıyım. Ama bu kadar büyük, geniş, köklü, zengin bir şehrin yerlisi kim? Yaşlı, sesi ve eli titreyen, gençlerde gördüğüm o hiçbir şeyi umursamazlık hallerine mukabil, elindeki parayı bile teker teker yoklayarak alan, veren yaşlı şoföre soruyorum. 70 yıllık Londralıyım diyor.
O sırada Bloomsbury meydanındayız. Beni o kadar etkilemiş yazarların, düşünürlerin, iktisatçıların mahallesi. Daha iki yıl önce on gün bu mahallede kendim de yaşadım. Virginia Woolf diyorum. "Oh", diyor, yaşlı şoför "pek tanımıyorum". Sonra düşünüp, "ah, evet" diyerek buluyor, "romancı değil mi? Çok garip ve nadir bir isim. Hayal meyal hatırlıyorum beyefendi, intihar mı etmişti?" "Evet" diyorum, "neden" diye soruyor. "Savaşa dayanamadı, delirmek üzereydi" diyorum. "Churchill değildi yani" diyor, gülerek ekliyor: "o bir buldogdu".
Akşama unutmazsa Woolf'un bir romanını alacak mahalle kütüphanesinden. Hangisini önerdiğimi soruyor. Dalgalar, Deniz Fenerine Gidiş, Mrs. Dalloway, Jacob'un Odası diyorum, hepsi olur. Edebiyatçı mısınız diyor, belki diyorum. Tam ineceğim ekliyor. "Siz" diyor "çok bilgili birine benziyorsunuz adresinizi alsam o romanlardan birini okuduktan sonra yazsam, kabul eder misiniz?" Teşekkür ediyorum "ama ben yabancı biriyim, en iyisi sizin onu yerli biriyle tartışmanız". Haklısınız diyor, kabul ediyor benim yabancılığımı.
Kulaklarıma inanıyorum söyledikleri karşısında. Niye inanmayayım? Pasaportumu neredeyse bir saat önce kabindeki adama uzatmışım. Elimde unutulmuş bir kitap. Yazın hasta yatağımda okuduğum ve laf kalabalığı saydığım, Bitiş Duygusu'yla (The Sense of an Ending) Man-Booker ödülünü kazanınca Julian Barnes bu defa çok sevdiğim 10 ½ Bölümde Dünya Tarihi'ni yeniden okumak istedim. Bir saatten çok süren kuyrukta okuyorum ve yakalanıyorum pasaport memuruna. Her zamanki gibi kalın cildin üstündeki kâğıt gömlek yok ama sırtından tanıyıp, affedersiniz diyor, Booker'ı kazanan Barnes'ın mı bu roman. Evet diyorum, son romanı okuyup okumadığımı soruyor. Anlatıyorum. Ben diyor, Arthur&George'u okudum. Çok sevmiştim. Şimdi şu son romanı bir de ben okuyayım.
Tabii ki, inanıyorum kulaklarıma. İki yıl önce sıcak bir günde iniyoruz Heathrow'a. Yanımdaki kişiyle birlikte gidiyoruz kabindeki memurun önüne. Ne hocası olduğumu soruyor, bir şeyler söylüyorum. Haydi bakalım, Foucault tartışması başlıyor. Allahım diyorum, "pasaport kuyruğunda Foucault". Ne güzel kitap adı olurdu. Çoktan kuyruğu geçip bizi dışarıda bekleyen genç insan yahu diyor, sizi sorguya mı aldılar, endişe ettim?
Londra'nın insanları bunlar.
Gece otele dönüyorum, yemekten. Yürüyorum her zamanki gibi, saatlerce. Covent Garden'ın kalabalık değil boş sokaklarına giriyorum. Bir kızla genç bir adam görüyorum, Mercer Sokağıyla Long Acre'ın kesiştiği ıssız, karanlık köşede. Biraz sokağın içine doğru girmişler. Neredeyse ürperiyorum. Çok gördüm sokaklarda sevişenleri, hoşuma da gitti her zaman ama bu defa ikisi de çırılçıplak. Eşyaları, her şeyleri ayaklarının dibinde. Sokak karanlık, tamam, ıssız da ama, iki insan çırılçıplak. Yüzü bana dönük kızla göz göze geliyoruz. Başımı eğiyorum, iyi, hoş, güzel, devam et gibilerden, karşı kaldırıma geçiyorum.
Bunlar da Londra'nın insanları.
İnsanlarıdır diyorum bir kentin sınırları, insanları ölçüsünde sınırsızdır bir kent diyorum, gece yarısı otele girerken.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025
18.11.2024
31.10.2024
23.10.2024
8.10.2024