Hüseyin GÜLERCE
AK Parti, başkanlık sistemiyle ilgili nihayet ilk adımı attı. Bu ani çıkış, eleştirileri de beraberinde getirdi. Başkanlık sistemi teklifinin evet böyle bir talihsizliği var. Sistemi, kendilerince haklı nedenlerle eleştirenlerin dışında bir kesim, enine boyuna tartışmak yerine, sırf AK Parti’ye, Başbakan Erdoğan’a muhalefet olsun diye baştan tavır koyuyor.
Başkanlık sisteminin büyüyen, güçlenen yeni Türkiye’nin hayrına olduğunu savunamaz mıyız? Mesela ben şahsen öteden beri böyle düşünüyorum. 2014’te cumhurbaşkanının halk tarafından seçilecek olması, bu düşüncemi daha da güçlendirdi. Halkın en az yüzde 51’inin oyu ile Çankaya’ya çıkacak cumhurbaşkanı, mevcut sistem devam ederse, başbakandan daha güçlü bir konumda olacaktır. İki başlılık aleniyet kazanacak, yönetimde ciddi sıkıntılar baş gösterecektir.
AK Parti’nin zamanlaması yanlış olabilir. Getirdiği öneride kabul edilmez maddeler bulunabilir. Ama sırf muhalefet olsun diye anlamadan karşı çıkmak, belki de ülke için, insanımız için daha faydalı, daha hayırlı olacak bir sistemi baştan boğmaya çalışmak doğru mu?
ABD’yi, Fransa’yı taklit etmeden, hatta onların noksanları, hataları da dikkatlere sunularak, evrensel insani değerler, adalet, hukukun üstünlüğü, özgürlüklerin genişletilmesi temelinde şöyle adam gibi bir tartışma yapamaz mıyız? Meseleyi boğuntuya getirmeden, bize en uygun olanı bulma adına, Türkiye’nin gücüyle mütenasip bir sistem arama çabasının ne mahzuru var? Bugünkü sistem, bugünkü yapı Türkiye’nin yönetimini zora sokuyorsa, ihtiyaçlara cevap veremez hale gelmişse, anayasal kurumlar konumlara razı olmayıp birbirinin alanına hoyratça girip çıkıyorsa ve üstelik bir emrivaki gibi cumhurbaşkanını halk seçecekse, başkanlık sistemini neden tartışmayalım?
Meselenin şahsileştirilmesi ve konunun, “Erdoğan, başkanlık sistemini kendisi için istiyor” noktasına çekilmesi yanlıştır. Hatırlanacaktır; Sayın Demirel de cumhurbaşkanı iken başkanlık sistemini önermiş ve derhal, “Demirel kendisi için istiyor” tepkisi gelmişti. Bugün de aynı şey, Sayın Erdoğan için yapılıyor.
Zihnimi karıştıran, AK Parti’nin attığı adımın zamanlaması, bunu kendi başına yapması ve Meclis’ten destek bulmanın kolay olmadığıdır. Gerçekten merak ediyorum: AK Parti hesabını iyi yaptı mı?
Çünkü başkanlık sistemi, sadece cumhurbaşkanını ilgilendirmiyor. Siyasi partilerin durumu, TBMM’nin görevi, yetkileri, faaliyetleriyle ilgili hususlar, Bakanlar Kurulu’nun işlevi, merkezi idare, mahalli idareler gibi bir yığın mesele var. Başkanlık sisteminin; yağmurdan kaçarken doluya tutulma gibi bir sonucu olmaması için iyice tartışılması, toplumun ikna edilmesi, kaş yapalım derken göz çıkartılmaması gerekiyor. En başta çatışmacı bir üslubun mahkumu olursak çıkmaz sokağa hapsolmak da var…
Acaba diyorum, AK Parti kurmayları, bunların hepsini hesaba katarak belli bir mecrada kararlılıkla mı yürüyor? Bizim bilmediğimiz bir yol haritaları mı var? Konunun Meclis’ten, referanduma götürülecek sayıda geçmesinin hesabı mı yapılıyor? Zira tartışmayı büyük oranda bitirecek olan, halkın referandumda başkanlık sistemine evet demesidir. AK Parti’nin şu anda Meclis’te 326 milletvekili var. Anayasa uyarınca, 330-367 oy arasında destek alan anayasa değişiklikleri, zorunlu olarak referanduma sunuluyor. Meclis Başkanı oy kullanamadığı için fire vermezse AK Parti’nin 5 oya ihtiyacı var. Referanduma gitmek o kadar da zor değil…
Yazarlar
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
18.04.2019
11.04.2019
4.02.2019
28.03.2019
14.03.2019
9.02.2019
9.02.2019
1.02.2019