Mehmet Ocaktan
46. Amerikan Başkanı Biden’ın yemin törenini televizyondan izlerken, dört yıl boyunca demokrasinin altını oyan popülizmin ‘kötülük’ simgesi ihtiyardan dünyanın kurtulmuş olmasına sevindiğimi itiraf etmeliyim.
Evet Trump’ın gidişine sevindim, ama esas hukuk ve adalet kavramlarının evrensel ölçekte yeniden hayatımıza girebileceği umudunun yükselmesine daha çok sevindim. Herhalde birileri de hukuk ve adalet kavramlarını duymaktan hiç mutlu olmamışlardır. Bu açıdan bakıldığında doğrusu son derece haklılar, ah ne güzeldi o Trump’lı günler...
Bu giriş cümlesinin başıma dert olacağını, hatta Amerikan hayranlığı ile suçlanacağımı da biliyorum. Ama kim ne derse desin insanlığın hayatına karabasan gibi çöken otoriten liderlere güç veren Trump’tan dünyanın kurtulmuş olması önemli bir kazanımdır. Elbette Biden geldi diye demokrasinin krizi bugünden yarına bitmeyecek. Zira bu yapısal bir sorun ve kısa vadede liberal demokrasinin üstenci bakışının tedavi edilmesi hiç kolay olmayacaktır. Ama en azından vahşi kapitalizmin yarattığı eşitsizliklerin liberal züppeliklerle ortadan kaldırılamayacağı görülecektir diye düşünüyorum.
Bu açıdan yeni başkan Biden’ın yemin töreninde yaptığı konuşmada verdiği mesajlar önemli. Bu mesajları satır başlarıyla şöyle özetlemek mümkün:
-Bugün yalnızca bir adayın zaferini değil, bir amacın, demokrasinin, halkın iradesinin zaferini kutluyoruz.
-Biz tüm insanlar için adalet arıyoruz.
Siyasi ırkçılığın, aşırıcılığın, ülke içi terörün ötesine geçmeye çalışıyoruz.
-Nefretle, aşırıcılıkla, hukuksuzlukla, şiddetle, hastalıklarla, işsizlikle mücadele etmek için bir arada olmamız gerekiyor.
-Çıkarlarım için değil, ülkemin çıkarları için yapacağım. Korkuyla değil, bölünmeyle değil, onuru ve ahlakı kurtarmak için. Bu bizi ileriye götüren hikaye olsun. Tarihin çağrısına yanıt verdiğimiz hikaye olsun. Hukukun ve adaletin ölmediğini, aksine yükseldiğini görelim.
Nitekim Biden yemin töreninde yaptığı bu konuşmanın sonrasında koltuğuna oturur oturmaz, Müslümanlardan nefret eden Trump’ın bazı Müslüman ülkelere uyguladığı seyahat kısıtlamalarını bir kararname ile ortadan kaldırdı.
Eminim ki bu demokrasi rüzgarının bütün dünyada pozitif anlamda sonuçları olacaktır. Meseleye bu çerçeveden baktığımızda, Türkiye’de “hukukun üstünlüğü”ne itibar etmeyen, adaletin dağıtımının siyasi iradenin işaretiyle gerçekleşmesini savunan antidemokratik çevrelere rağmen, evrensel hukuk normları anlamında yeni bir dönemin başlaması kaçınılmaz hale gelebilir.
Kuşkusuz bu hiç kolay olmayacaktır, zira her şeyi ‘kapalı Türkiye’ parantezi içinde kotarmaya alışmış “yerli-milli” unsurlar yine her zaman olduğu gibi “Türkiye’nin kendine özgü şartları var, emperyalistlerden hukuk ve adalet dersi alacak değiliz, biz büyük bir medeniyetin varisleriyiz” diyerek ezberlerini tekrar etmeye devam edeceklerdir.
Ama kabul edelim ki hukuk ve demokrasinin önem kazanacağı bir sürece bigane kalmak da mümkün olmayacaktır. Erken bir ilgi kurmak istemem elbette... Ama Anayasa Mahkemesi’nin CHP milletvekili Enis Berberoğlu hakkında daha önce verdiği ihlal kararının uygulanmadığı gerekçesiyle yapılan ikinci başvuruda yeniden ihlal kararı vermesini de, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün yargı bağımsızlığı ile ilgili açıklamalarını da bu bağlamda değerlendirmeyi tercih ediyorum. Bakan Gül’ün açıklamaları son derece net: “Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Burada kanunlar işler, kurallar işler, yargıya kimse parmak sallayamaz. Yargı kimsenin sıfatına bakmaz, kanun önünde herkes eşittir. Yüce Meclis kişiye, olaya özgü kanun çıkarmıyor. İster yürütmede, ister yargıda görev üstlenmiş olalım, hepimiz yasa tenfiz memurlarıyız.”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2025
14.04.2025
9.04.2025
4.04.2025
31.03.2025
24.03.2025
10.03.2025
11.02.2025
5.02.2025
23.01.2025