Mücahit BİLİCİ
Neler oluyor?Haklı soru. Kimine göre her zamanki gibi bir komplo var. Dünya komplo kaynıyor, doğru. Fakat neden bizde sadece komplo var? Bir yerde komplodan başka bir şey olmuyorsa, orada makul düşünme imkânına yer bırakılmamıştır. Komplo teorisine iman etmiş akıl, benliğin dışındaki dünyayı benliği hatasız bırakacak şekilde tenkid ve itham eleğinden geçirmekle meşguldür. Bütün dünya size ihanet ederken, kendinizi sorgulamanız size ihanet gibi görünür.
İslamcılığı hep eleştiren biri olarak, kendime sorduğum bir soru şudur: İslamcılığın hiç mi iyi bir tarafı yok? İslamcılığın Türkiye’ye önemli bir faydası verdiği cesaret duygusudur. Bir Müslüman milliyetçiliği olarak İslamcılık esasen diğer milliyetçiliklerin yaptığı etkiyi yapar: kendi’liği keskinleştirdiği için özgüveni artırır. Kendine güveni, sömürgecilik ile hırpalanmış olan toplumlarda milliyetçilik özgürleştiricidir. Milliyetçilik placebo’sunu alanlar, zaten zihnî olan aşağılık kompleksinden epeyce azad olurlar. Ancak cesaret için gereken bu cehalet, tahsil edildikten sonra, hâkim olan cahil cesareti, onu kullananları başka belalara duçar eder.
Türkiye’de dindar kimliğin AK Parti döneminde özgürleşmesi ve geniş kitlelere yansıyan ciddi ekonomik büyüme ortamı, Müslüman milliyetçiliğinin resmî bir söyleme dönüşmesine zemin hazırladı. Türkiye’nin ne kadar “büyük ve kurucu güç” olduğuna dair büyüklük tezleriile “bizi rahat bırakmıyorlar bakın işte komplo var” kıvamında puzzle çözen ve milli gururu okşayan komplo teorileri el ele vermiş kamusal zihni iğdiş etmiş bulunuyor. Dindar Türkler ekseriyetle Türk milliyetçiliğinin şişirdiği ve şimdi İslamcılığın sahiplendiği emperyal fantezilerle sarhoş durumdadır. Hâlbuki, hamaset, sorunları görmekten alıkoyan tatlı bir uykudur.
Kobani’ye duyarsızlığa tepkiolarak başlayan eylemlerin tahrip ve vandalizme, daha da doğrusu cinnetli bir cinayet nöbetine dönüşmesi demokratik itiraz terbiyesinde bulunduğumuz seviyeyi ve reel adaletin derecesini gösteriyor. Şiddet eylemleri, yakıp yıkmalar ve cinayetlerin bir mazereti yoktur. Fakat orda durmamalı ve şu soruyu da sormalı: Bir barış süreci için partnerin olan PKK’nin tabanı acaba nasıl ve niye bu kadar büyük bir öfke biriktirdi? Ve bu taban Kobani krizinde patlayınca niye herkes PKK lideri Abdullah Öcalan’ın vereceği işaretin muhtaç ve dilencisi durumuna geliyor?
Şunu da eklemeli: Öcalan’ın serbest bırakılmasına ve siyasi partisinin başına geçmesine taraftar biriyim. Hatta tüm PKK’lilerin genel bir afla topluma ve siyasete dönmelerinin Türkiye Cumhuriyeti’nin geçmişe dönük günahlarının bir keffareti olarak sağlanması gerektiğine inanıyorum. Ancak temel hakları için tüm Kürdlerin Öcalan’a ve PKK’ye mecbur ve muhtaç bırakılmasını kabul edilemez buluyorum. Eğer Kürdlerin temel hak ve egemenliklerini (anayasal) kanunlara dayalı bir ilkesellikle iade etmeyip, şahıs olarak elinde tutuyor ve pazarlık vesilesi yapıyorsan, toplumda öfke birikmesine şaşmaman lazım. İç Kürdlere kardeşlikten fazlasını, sınırın altındaki dış Kürdlere de mültecilikten fazlasını çok görmeyeceksin. Bir yerde adalet mihnete, haklar da sadakaya çevrilip veren ele borçlanmaya sebep kredi hâline getirilmişse orada adalet gecikmiştir, harcanmıştır. Haram olan faizi(ni) yemek için o haklar sermayesini elinde tutan gasıp bir bankerden veya bankadan farkın kalmaz. Muhatabını sonunda vandal yapar, kendini banka misal yaktırırsın.
Hakiki bir Barış Süreci Kürdlerden resmî devlet özrü dilemek ve anayasal düzenlemeyle hakları naz ve pazarlıksız iade etmeyi gerektirir. Kürdlerin gasp edilmiş haklarının iadesinin faturasını sorumluluk alması gereken Türklere çıkartmayıp, bu bedeli Kürdlere çıkartmak ve onları kendi siyasi konforunun bekleme odasında tutarak bir nevi dilenci yapmak yanlış bir yoldur. Hakları için başkasını kendine dilenci yapan, öfkeleri için de başkasına dilenci olur.
Twitter: @mucahitbilici
Yazarlar
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
22.07.2025
10.07.2025
1.07.2025
28.06.2025
17.06.2025
1.06.2025
21.05.2025
11.05.2025
4.05.2025