Mustafa Karaalioğlu
Suriye’de köprünün altında sular birden fazla kez aktı, geçti. Sahadaki aktörler avantajlarını ve kuşattıkları alanları bazen kaybettiler, bazen de geri kazandılar. Bugünkü tablo ise hemen hemen bütün oyuncuların durumdan memnun oldukları ve bir daha gerilim istemedikleri bir noktaya gelip dayandı. Türkiye hariç…
Birer birer bakalım…
Rejim; yani Esad yönetimi neredeyse kaybettiği ülkeyi Rusya ve İran’ın askeri ve siyasi desteğiyle tam olarak değilse bile kendisini tatmin edecek düzeyde koruyor. En önemlisi de başta ABD, Fransa ve Türkiye gibi ülkelerin açık bir şekilde “Esad’sız Suriye perspektifi”ne rağmen bu tehlike şimdi geçmiş bulunuyor. Suriye fiilen bölünmüş olsa da kimse Esad’dan daha iyi veya uygun bir alternatif bulmayı başaramadı. Atlattığı onca badireye rağmen Şam’da yine o oturuyor. Mahvolmuş ve egemenliğini yitirmiş bir ülke ve nüfusun üçte birinin mülteci durumuna düşmesi pahasına… Suriye diktatörüne bu yetiyor. Bununla yetindiği için de şimdi kazananlar safında bulunuyor.
Rusya ise neredeyse bir ülke kazandı dersek abartı olmaz. Bu ülkedeki askeri üsleri ve siyasi belirleyiciliği değil, ABD ve Avrupa’ya karşı açık bir üstünlük elde etti. Sadece Suriye’de değil dünya siyasetinde de tabiri caizse “racon” sahibi olmayı başardı. Suriye dosyasının kesin kazananı Moskova oldu. Hem de böyle bir başarıyla kıyaslandığında bedel sayılmayacak bir bedelle…
İran da Rusya ile birlikte oynayarak sahadan istediğini alan diğer ülke oldu. Başta, Rusya’nın BM’deki veto gücünden yararlanarak sonrasında ise sahada operasyon imkanları bularak Esad’ın koltukta kalmasını sağladı. Kendisine sıkıntı veren bütün örgütleri teker teker tasfiye etti ve Tahran da kazandı.
***
ABD kaybetti ama kaybetmenin bir maliyeti olmadığı için bunu problem yapacak durumda değil. Obama döneminde başlayan ve Türkiye’yi de açığa düşüren eylemsizlik politikası Trump’ın atıp tutmalarına rağmen pek değişmedi. Washington, en nihayet Esad’ın varlığına onay da vererek en kötü ihtimalle İsrail’e yönelik riskleri bertaraf edip, ellerini ovuşturabilecek durumdadır. Sahadaki müttefik olarak YPG-PYD güçlerini de kendisine bağladıktan sonra ABD’nin daha fazlasını istemek için bir gerekçesi bulunmuyor. Veya olsa da olur olmasa da… Rusya ile küresel güç mücadelesini de görece avantajlı oldukları alana; yani, ticari savaşlara yıkmanın rahatlığına sahipler.
Türkiye mennun değil çünkü bugünkü Suriye tablosu sınır boyunca açık bir güvenlik riski barındırıyor. İçeride PKK terörü nispeten azalmış olsa bile Suriye’de kurulmuş olan yarı devlet yapısı hem aktüel hem de uzun vadeli bir problemi temsil ediyor. Üstelik bu yapının askeri müttefik olan ABD teminatı altında olması bir başka sıkıntıdır. ABD’nin Kürtlerle ilişkisinin her durumda Türkiye’ye yönelik problem üretme potansiyeli yakın geçmişin tecrübesiyle sabitken Suriye’de mevcut hakimiyet haritasının Ankara’yı tedirgin etmemesi mümkün olamaz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilan ettiği ve Fırat’ın doğusuna yönelik birkaç gün içinde başlayacağını açıkladığı operasyon bu mantığa oturmaktadır.
Herkesin istediğini aldığı veya olana razı olduğu bir tabloda sadece Türkiye’nin risk altında yaşamaya devam etmesi beklenemez. Şam’da açık düşmanlık yapan bir lider varken, üstüne bir de sınırda açık hedef olarak Türkiye’yi tehdit eden bir örgütle yaşamayı göze almak hiç akıllıca görünmeyeceği için Suriye dosyasının Ankara tarafından neden kapatılmadığını anlamak kolay olacaktır.
Gayet tabii ki bu statükoyu değiştirmek de kolay olmayacaktır. Bunun için operasyonun çapını, aktörlerden alıp alamayacağı destekleri ve sahada PYD/YPG dışında bir direnç olup olmayacağını görmemiz gerekecek.
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.08.2025
2.08.2025
21.07.2025
17.07.2025
14.07.2025
13.07.2025
26.06.2025
23.06.2025
21.06.2025
8.06.2025