Tuncer KÖSEOĞLU
Ülke yönetilemez hale gelince akla zarar genelgeler de birbiri peşi sıra gelmeye başladı. Kapanma sürecinde İçişleri Bakanlığı ‘market tedbirleri’ kapsamında yeni kısıtlamalar getirdi; böylece bir genelgemiz daha oldu. Gittiğiniz markette şu reyondaki ürünü alabileceksiniz fakat karşı reyondakini alamayacaksınız. Çünkü yasak! Bekçi Murtaza bile bundan daha iyisini düşünemezdi, ki memleket Murtazalar ülkesi haline geldi. Gece yarısı çıkarılan kararnamelerle, genelgelerle ipin ucu çoktan kaçmış bir salgını yönetmeye çalışıyor iktidar. Salgın yönetimiyle başa çıkamayınca delirme halleri görüyorum yönetenlerde. Böyle tuhaf kararnamelerle memleketin aklını başından alacaklar. Böylelikle ‘delirmede’ eşit olacağız.
Genelgede ‘temel ihtiyaç maddeleri’ dışındaki ürünlerin satışına yasak getiriliyor. İyi de kime göre, neye göre temel ihtiyaç ürünü! Mesela sigaranın sağlığa zararlı olduğu konusunda içenler de dahil hemen herkes hemfikir. İnsan sağlığına bu kadar zararlı olan bir ürün bu yayımlanan genelgeyle ‘temel ihtiyaç ürünleri’ kapsamı içinde mi olacak, yoksa dışında mı? İçindeyse, niye herkesin kabul ettiği sağlığa zararlı bir ürünün pandemi önlemleri kapsamında satışına izin veriyorsunuz? Yok bu süreçte ‘satılamaz’ diyorsanız, derdiniz ne? Zaten kafayı yemek üzere olan halkı bir de sigaradan mahrum bırakarak insanların iyice kafayı yemesini mi istiyorsunuz? Al sana bir taş ve kuyu problemi, çıkabiliyorsan çık işin içinden…
Örnekleri sayısız ürün bazında çoğaltabiliriz. Salgın sürecinde en çok kullanılan eşyalar doğal olarak elektronik ürünler. Bu ürünlerin birçoğunda uzaktan kumanda bulunuyor. Diyelim bir evde kumandanın pili bitti, ama pil almak yasak. Ne yapacak bu insan? ‘Yasssak kardeşim’ diyenlere eyvallah edip, kırıp dizini bekleyecek mi? Çocuk evde defter kalem oyalanıyor, resim çiziyor, başka bir şey yapıyor. Bu evdeki çocuğa nasıl anlatacaksın defter kalem vs almanın yasak olduğunu. Bu, evlerine kapananları daha da çıldırtmaz mı?
Tabii her şeyin olduğu gibi bu genelgenin de bir mantığı var. Deniliyor ki amaç, kapanma sürecinde kapalı olan kırtasiye, züccaciye dükkânlarının, giyim mağazalarının, parfümeri dükkânlarının mağdur olmasını önlemek. Açık olan zincir marketlerde bunların satışını önleyerek, ‘haksız rekabeti’ ortadan kaldırmak. İyi de her şeyin internetten alındığı bir ortamda bu ‘haksız’ rekabeti yasaklayarak nasıl önleyeceksiniz?
Güçlü devlet, yasaklamalarla değil, bu kapatmak zorunda bıraktığı dükkânlara destek vererek güçlü olur. Her çıkarılan yeni kararnameyle-genelgeyle insan haklarını ayaklar altına alarak güçlü olunmaz, sadece öyle sanırsın.
Aslında herkes biliyor ki bu yeni çıkan İçişleri Bakanlığı Genelgesi tamamiyle alkol yasağı ile ilgili. İlk çıkan genelgede alkol yasağı ile ilgili bir hüküm yoktu. Arkadan dolaşarak hukuksuz bir şekilde bunu halka dayatmak istediler. Esnafın ve halkın tepkisiyle karşılaşılınca, bu yasağı savunamadılar. İkinci aşamada valilikler aracılığı ile yasaklama yoluna gittiler. Hatta bir adım daha atıp buna onay vermeyen bazı belediye başkanlarının isimlerini bile valilik kararlarına yazdılar. Resmen evrakta sahtecilik yaptılar. Bütün bu olup bitenlerin altından kalkamayınca yeni bir genelgeyle yasak kapsamını genişleterek, ‘alkol yasağına’ karşı duyulan tepkinin önünü almaya çalışıyorlar. Eğer alkol yasağı olmasaydı, bu yasaklamaların olduğu genelge de olmazdı. Bu süreçte kapanan dükkânların ‘haksız rekabet’ mağduriyetini gidermek ise bahane. Bir hukuksuz kararı başka bir hukuksuz kararla önleyecekler. İnsanların akıl sağlığı ile oynayarak…
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.12.2023
20.05.2023
7.03.2022
1.03.2022
14.02.2022
28.01.2022
24.01.2022
12.01.2022
29.12.2021
20.12.2021