Hüseyin ÇAKIR
Yeni anayasa umudu, Nasrettin Hoca’nın tellere takılan koyunların yününden borcunu ödeyecek çobanın hikâyesine döndü. Sevinçten kimlerin kıkır kıkır gülüp göbek attığını tahmin etmek zor değil.
Bekir Ağırdır’ın tanımıyla, “Yeni anayasa yapmaya tersten başlanandı”, sonunda da tersyüz olundu.
12 Eylül darbe rejimi zihniyetinin ürünü olan anayasayı değiştirmek için, öncelikle yeni anayasanın felsefesinden başlanması gerekirken, 12 Eylül zihniyetine dokunmama gizli mutabakatına varılmış gibi, Başlangıç, 3. ve 66. maddeler es geçilip, “yeni, demokratik anayasa” yapılmaya kalkıldı.
Yeni anayasa taşını tepeye doğru kerhen ite kaka götürmeye çalışırken, daha yolun yarısına gelmedenUzlaşma Komisyonu Başkanı Cemil Çiçek, stop dedi. Türkiye’nin reel siyasi takvimine bakıldığında, “yeni anayasa aşkı” birkaç bahar, yaz, kıştan sonraya: 2015 genel seçimleri sonrasına kaldı.
Gerçi, Başbakan Erdoğan’ın sağı solu belli olmaz; “Buyruğumdur: Yeni anayasa yerel seçimlerden sonra, 2015’e girmeden çıkarıla” diyebilir.
Veya yerel seçim sonrası balkon konuşmasında Cumhuriyet’in 100. Yılı 2023 hedefi olarak, “bizim oyumuzu yüzde 70’e çıkartın biz de size yeni anayasa yapacağımıza söz verelim” diyebilir, herkesi şaşırtabilir!
Başbakan hukuk meselesini zaten çözdü! AKP üyesi kardeşleriyle AKP’ye oy veren yoldaş yüzde elli halk ile “kardeşlik hukuku” olduğunu ilan etti. Bu kardeşlik hukuku, Türkiye ve dünyada Sünni Müslüman inanca sahip olanları ve Erdoğan’ı alkışlayanları kapsıyor Kardeşi olmayan dünyalı ve Türkiyelileri de “kalleş” ilan etti.
NEYİN MUHAFAZAKÂRLIĞI, MUHAFAZASI
Şaka bir yana: 12 Eylül anayasanın felsefesi ve ideolojisi “uykuya yatmış” olarak “rahat” komutunda duruyor iken “Gerçekçi ol, imkânsızı iste” deyişi demokrasinin geleceğini“rahat”latmaz, demokrasiden yana olduğunu düşünen Erdoğanist “demokratları da” rahatlatmamalı.
İttihat Terakki ideolojisinin, Osmanlı İmparatorluğu’nun parçalanması ile ortaya çıkan korku travması, Cumhuriyet’le, tek-ulus, yüce devlet olarak devam etti. Erdoğan’ın “kardeşlik” retoriği ile“tek millet, tek devlet, tek bayrak” söylemiyle birlikte, milliyetçilik söylemini sık sık ve her yerde kullanmasını, pragmatik siyasal çıkar, MHP’den oy devşirmek, AKP’ye oy veren milliyetçileri bloke etmek olarak görmek yanılsama olur.
Erdoğan, son zamanlarda daha sık eski ve yeni devletten, ikisi arasındaki farktan söz ediyor. Bu farkı Özal da söyledi: “Devlet birey için” dedi. İT ve Kemalist devlet paradigmasına karşı, kendi “devlet”tanımını yaptı: Onun sözleriyle “Teşebbüs hürriyeti, inanç hürriyeti, düşünce hürriyeti”; özeti liberalleşme. Erdoğan’ın son zamanlarda “muhafazakârlık” sözcüğüne ideolojik anlam yükleyerek sık sık bunu vurgulaması üzerine, neleri muhafaza ettiği sorusu aklım takıldı.
Bu konuşmalarda aklıma ilk gelen “devlet” oldu. Erdoğan’ın birkaç önemli konuşmasına baktım. Devlet, birey, özgürlük, hukuk, adalet, vatan, millet, yabancılar, iç düşmanlar... konularında İttihatçı ve Kemalist temel ideolojik tezlerden revize edilmiş bir “muhafazakârlık” söylemi gördüm.
Devletçiliğe karşı çıkıyor, “Devlet birey için olmalı” diyor. Yeni olarak söylenen: “Devlet bireye hizmet eder, birey de devletine tabi olmalı.”
Bu zihniyet, 12 Eylül anayasasıyla “yeni devleti” yönetmede hiçbir mahsur görmez.
Kardeşlik hukuku ile 12 Eylül hukukunu muhafazakârlıkla birleştirerek 2023’e kadar bu anayasa ile iktidar olunabilir. 28 Şubat’ın İttihatçı BİN yıllık ruhu AKP’nin muhafazakârlık dosyası içinde birkaç yaprak girmiş olarak devam eder.
YENİ ANAYASA DEĞİŞMEDEN DEMOKRATİKLEŞME İLERLER Mİ?
Esas soru şu. “Askerî vesayet bitti mi?” Darbe palanı yapan komutanları ve onların komutasındaki emir erlerini Silivri’ye hapsederek İttihat Terakki ideolojisi ve ulus-devlet felsefesine son nokta konuldu mu?
Bu yazının başında, 12 Eylül anayasası felsefesi değişmeden, İttihat Terakki ideolojisinin var olmaya devam ettiğini belirttim.
12 Eylül darbe anayasasının: Ulus-devlet ideolojisinin değiştirilemezliği ve değiştirilmesi dahi teklif edilemez maddeleri var olduğu sürece:
a) Barış Sürecini devam ettirmek ve sona erdirmek ne kadar mümkün.
b) AB sürecini tamamlayarak, demokratikleşmeyi evrensel değer hâline getirmek, 12 Eylül anayasası, elinde MKE tüfeği ile dururken ne kadar gerçekçi?
d) 12 Eylül anayasası ideolojik olarak tanrı gibi tepede durup, ulusalcı, darbecilere meşruiyet kaynağı olarak umut olmaya devam ederken, Erdoğan’ın “kardeşlik hukuku” söylemi, muhafazakâr ideolojiktiradının bir sonraki sahnesinin “sen de mi Brütüs” sonucu olmaz mı?
12 Eylül anayasasının ruhu, felsefesi, ideolojisi yürürlükte. İktidar gücünü kullanarak fiilidurumlarla var olan anayasayı yok sayıp, başka bir “bahar” iklimi havası yaratılabilir.
Bana göre, 2002’de AKP’nin iktidar olmasıyla askerî vesayet sistemini tasfiye etme kavgasında, devletin “soğuk savaş” Klasik NATO-- konsepti, zihniyeti ekarte edildi. AKP devletin yeni konsepti ile önce çatıştı, sonra devletin bir kanadıyla kanka oldu.
Eski devletin yerine ne konuldu, kondu?
AB-Batı mı? Sünni-Müslüman Dünyası mı? Şanghay Beşlisi mi?..
İdeolojik partner arayışı devam diyor.
İktisadi arayış; militarizm eksenli, çatışmacı kıtalar arası ve bölgesel güç olma üstünden, askerî sanayi oluşturmaya çalışıyor.
Yani, hâlâ Stockholm’de yaşayan insanlar gibi olamadık.
Börtü böcek, sanat, edebiyat, mantar toplama dersleri, aşkın her yaş dönemindeki hâlleri, yaşlıların yaşadıkları evlerinin kalitesi... vs...
Bunları da inşallah konuşacağımız günler olacak mı acaba?
Twitter: @huseyincakir1
Yazarlar
-
Akif BEKİKimmiş bakalım devlete saldıran? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBüyük eşik atlandı, sıra mayınlı alanda… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasPara vermeden diploma alanlarımız da bunlar 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSistem çürümüş ki nasıl çürümüş 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHayır, bu Türklük Sözleşmesi değil! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.05.2018
13.05.2018
6.02.2018
29.04.2018
22.04.2018
8.02.2018
1.02.2018
25.03.2018
19.03.2018
11.03.2018