Mustafa Karaalioğlu
Bir devletin devlet olabilmesi için birçok unsurun bir araya gelmesi lazım ama denetim ve şeffaflık yoksa gerisini saymanın manası yok. Kamu kurumları, milletin vergisiyle, millet adına işleri yürütürler. Kutsal veya dokunulmaz değildirler. Yaptıklarında bir hikmet falan yoktur. Devlet tabelası altında faaliyet gösteriyor olmaları onları milletten; yani sokaktaki vatandaştan asla üstün kılmaz. Her şeyin en iyisini onlar bilmezler ve hatta çoğu zaman konunun uzmanları ve hatta sıradan insanlar birçok şeyi onlardan daha iyi bilir. Devlet kurumları yani kamu kuruluşları sadece vatandaşa hizmet etmek için vardır ve istisnasız her türlü denetime tabi olmak zorundadırlar.
Şimdi skandal olarak patlayan sahte diploma meselesinin yıllardır sessiz sedasız gelişip büyümesi en başta sistemin körlüğünün eseridir. Sahte diplomalar verimli çalışamayan, koordinasyonu kaybetmiş ve denetim endişesi taşımayan bir devlet düzeninin sonucudur. Liyakatsiz ve ehliyetsiz adamlar para karşılığında en gözde mesleklerin diplomalarını almaya tevessül etmişler çünkü onlara bu imkanı veren, bu yolu açan ahlaken kendileri gibi çökmüş başka insanlar vardı. Bu bir felaket… Daha felaket olanı ise böyle bir organizasyonu göremeyen veya görmezden gelen körleşmiş bir sistemin varlığıdır.
Herhangi bir diploma herhangi bir meslekte belki dört/beş yere gönderilirken bu yerlerin hiçbirisi olanları fark etmemiş, fark etse bile belki örtbas etmiş. Bu düzen aylarca senelerce devam etmiş… Sahte diplomaları dağıtan örgüt, devletin bütün dijital altyapısına elini kolunu sallayarak girmiş, en güvenli olması gereken veri tabanları hallaç pamuğu gibi atılmış, o kurumların ruhu bile duymamış. Ne denetleyen var, ne veri güvenliğini önemseyen, ne de bütün bunları ihmal edeni hesaba çeken…
Diplomayı satan ve alan bu cesareti nereden buluyor? Nereden bulacak… Denetimsizlikten, sahipsizlikten, laçkalıktan ve çürümüşlükten… Onların gözünde devlet denilen yapı tam da böyle davranılabilecek sahipsiz kurumlar bütünü. Kimler neler yapmadı ki değil mi? Belediye çalışanları öbek öbek gri pasaportları alıp iltica etmedi mi? Ya da onlarca kişinin öldüğü tren kazaları, otel yangınları, iş kazaları sorumluların yanına kâr kalmadı mı? Hiçbirinde tek bir siyasi isim, genel müdür seviyesinde tek bir sorumlu; bırakın yargılanmayı görevinden alındı mı? Kazalarda, katliamlarda olmayan devlet ciddiyeti diplomada mı olacaktı! 128 milyar dolar rezervi yakanların yanına yaptığı kâr kalmış bu memlekette. Kapısına, “Bu tesis bizim tarafımızdan denetlenmektedir” tabelası asan bakanlık, 78 kişinin yanarak öldüğü oteli tanımıyor.
Oralarda kimsenin ahlaki tutumu sorgulanmazken profesör, doçent, eczacı, avukat olmaya heves eden ama puanı tutmadığı için parayı bastırıp diplomasını alan adamların ahlakı mı sorgulanacaktı! Binlerce kişinin hakkını yemişler, haram parayla haram maaş almışlar, gözlerinin içine bakarak insanları kandırmışlar. Ne olmuş! Herkes fırsatını bulunca kanun, kural çiğnemiyor mu?
En çok denetlenmesi gereken konuda böyle şeyler oluyorsa, gel de milletin gözünden daha uzak ve daha kapalı süreçlerde neler oluyor diye düşünme. Vatan millet devlet hamasetleri eşliğinde ne haksızlık yapılıyor da kimsenin haberi olmuyor. Uçanı kaçanı yakalamakla övünen, sabaha karşı istediğini istediği yenden alıp içeri tıkan kudretli ve güçlü siyasilerin bakışları altında elekten ne develer geçiyor acaba?
Gel de düşünme. Ya da kara kara düşün.
Sistem hesap vermekten uzak ki nasıl uzak. Sistem denetimi unutmuş ki nasıl unutmuş. Sistem çürümüş ki nasıl çürümüş…
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanHukuk ve kurumlar yok olursa devlet sahipsiz kalır 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHayır, bu Türklük Sözleşmesi değil! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSistem çürümüş ki nasıl çürümüş 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRDiploma çetesi Milli Emlak’a da sızmış! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.08.2025
21.07.2025
17.07.2025
14.07.2025
13.07.2025
26.06.2025
23.06.2025
21.06.2025
8.06.2025
5.06.2025