Ahmet TAŞGETİREN
Yüzde 50 artı 1, demek ittifakların kaçınılmazlığı demek. Bir tek parti bu oya ulaşabilse en azından o parti için ittifaka gerek olmayacak. Ama belli ki şu anda böyle bir parti yok Türkiye’de. Nitekim Ak Parti de, en yüksek oy yüzdesine rağmen MHP ile ittifak yapmak zorunda kaldı Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı seçtirebilmek için.
Tam da bu sebeple karşı tarafta da bir ittifak oluştu. O ittifak da Cumhurbaşkanı seçtirmeye kafi gelmedi ama, İstanbul, Ankara gibi sembol iller yanında 8 Büyükşehri kazanmayı başardı.
Bu ikinci ittifakın bir görünen müttefikleri var, bir de örtülü müttefikleri. Görünenler CHP ve İyi Parti. Görünmeyenler HDP, Saadet vs.
Bu sistemde “Artı 1” puan bile önemli, bunu herkes biliyor. O yüzden ittifakın içine kim katkıda bulunuyorsa, bunu görmezden gelmek mümkün değil.
Ancak bu ikinci ittifak alanında HDP oyları özel bir ağırlık taşıyor. Çünkü ciddi bir oran oluşturuyor.
Şu var ki HDP desteği öyle “tekin” bir destek değil. “Niye açık bir ittifak ortağı değil ki?” sorusunun cevabı bu “tekin olmama” haliyle ilgili.
Malum HDP ile Kandil’in ilişkisi. “Tekin olmama” hali bundan kaynaklanıyor.
Konunun tartışıldığı her platformda “Öyleyse HDP kapatılsın” çağrısının bir anlamı yok, çünkü kimse onun olmasını istemiyor. İstemiyor, çünkü kimse “Türkiye’de Kürtler temsil edilmiyor” gibi bir görüntünün ortaya çıkmasını istemiyor. Çünkü diğer partilerdeki Kürt milletvekilleri o partilere “Kürt temsili” gibi bir nitelik kazandırmıyor. En azından dünyadaki algı bu. Ak Parti’nin öteden beri sürdürdüğü “En büyük Kürt partisi biziz” söyleminin dünyada alıcısı pek yok.
HDP (veya başka adlarla kurulagelen partiler) bir Türkiye realitesi. Kandil ile ilişkisine, İmralı ile ilişkisine rağmen yasal meşruiyet dışına itilemeyen bir gerçeklik.
HDP’nin toplumsal karşılığına baktığımızda 6 milyon civarında oy aldığı görülüyor.
Buna karşılık HDP’nin (Kürtleri temsil vasfının değil) Kandil – Öcalan ilişkisinin toplumun geniş kesimlerinde tepki doğurduğu da bir gerçek.
İşte orası, içine gireceği her türlü ittifakı tartışmaların odağı haline getiriyor.
Malum Millet İttifakı’nın iki ana unsuru CHP ve İyi Parti. Hem İyi Parti tabanı hem de CHP tabanının bir kesimi, HDP’nin “malum” özelliğine karşı duyarlı, belki tepkili. Ama aynı tabanlar, diyelim Cumhur İttifakı politikalarına da tepkili.
Millet İttifakı, hem güçlü olabilmek için HDP desteğine ihtiyaç duyuyor hem de taban hassasiyeti sebebiyle HDP’nin o özelliğini tolere etmekte zorlanıyor.
İşte o noktada Cumhur İttifakı’nın karşı ittifakı çözme projesi devreye giriyor.
HDP ile ilişkiyi Millet İttifakı’nın bir “Yumuşak karnı” haline getirmek için hem Ak Parti ve MHP liderlikleri hem de İktidar ve MHP medyası yoğun propagandaya girişiyor.
Bu noktada malzeme bulmakta da zorlanmıyor. Çünkü HDP’li politikacılar, ne İyi Parti ne de CHP tabanı şöyle bakar gibi bir kaygı taşımıyor. Onlar da kendi bildiklerini okuyorlar.
Cumhur İttifakı’nın “HDP üzerinden yumuşak karın politikası” en azından İyi Parti’yi çözer mi, beklenen bu. Başka ittifak ihtimalleri bu sebeple gündeme giriyor.
Ancak Cumhur İttifakı’nın bu politikasının, bu konuda çok gözü kara olan MHP için değil belki, ama Ak Parti için karşıt bir bedelinden söz edilebilir. Bir başka bakışla da stratejik planda Türkiye için bir bedel.
“Kürdistan’a defolsun gitsinler ” söyleminin HDP’li veya değil Kürtlerde oluşturduğu karşılığın çok entegre edici olmadığını azıcık bu işlere kafa yoran herkes görür. İstanbul’da ikinci seçim niye bu kadar dramatik sonuç verdi?
Bunun yanında Abdullah Öcalan ya da Osman Öcalan’ın seçim arefesinde Cumhur İttifakı lehinde “kullanımı” siyasi rant söz konusu olduğunda işlerin nasıl rayından çıkacağı algısını ortaya çıkarmıştır.
Sonuç itibariyle bir sorun var. HDP, Kandil, İmralı ve oraya akan oylar….. Geniş Kürt toplumu… Diğer partilerdeki Kürt temsili… Suriye ve Irak’taki Kürtler… Kürtler’in Türkler veya Türkiye’deki başka etnik aidiyetlerle her türlü karışmışlığı…
Bu tablo içinden bir ahenk çıkarabilecek miyiz? Yoksa siyasi hercümerç içinde dışardan kurgulanan savrulma türbülansına mahkum mu olacağız?
Gündelik siyasi hesaplardan kurtulup “Türkiye ahengi” inşa edecek siyasi akıl!
Nerede?
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları










































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.12.2025
2.12.2025
30.11.2025
27.11.2025
25.11.2025
23.11.2025
21.11.2025
20.11.2025
18.11.2025
16.11.2025