Akın ÖZÇER
Tek yanlı bağımsızlık ilan ettikleri için anayasanın 155. maddesi uyarınca görevlerinden alınan Katalan özerk hükümeti Başkanı Carles Puigdemont ile dört bakan arkadaşının kaçtıkları Belçika’da haklarında çıkarılan yakalama ve iade emri ODEE (orden de detención y entrega europea) konusunda karar almaya yetkili mahkemece şartlı serbest bırakılmaları, tutuklanmamak olan ilk amaçlarına vardıklarını gösteriyor. Nitekim devlete karşı suçlarda yetkili özel mahkeme Audiencia Nacional İspanya’da kalan Puigdemont’un yardımcısı Oriol Junqueras ile 7 eski bakanın tutuklu, mahkemeyle iş birliği yapan bir bakanın (Santi Vila) da kefaletle tutuksuz yargılanmasına hükmetmiş bulunuyor.
Aslında Audiencia Nacional ’in yetkili yargıcı Carmen Lamela’nın tutuklu yargılama kararı vermesinde Puigdemont ve arkadaşlarının daha önce Belçika’ya kaçmış olmalarının da etkisi olduğunu kabul etmek gerekir. Tutuklu yargılamanın başlıca gerekçesinin şüphelilerin “yurt dışına kaçma olasılığı” olduğu göz önüne alındığında, özerk hükümet Başkanı’nın Belçika’da bulunuyor olması bu gerekçenin haklılığına somut kanıt oluşturuyor. Puigdemont’un ayrıca önceki gün Brüksel’de düzenlenen gösteride yaptığı konuşma esas alındığında, tutuklamanın bir başka gerekçesi olan “suçun tekrarlanması” olasılığı da yüksek görünüyor.
Ne var ki Audiencia Nacional ile Belçika yetkili mahkemesinin tutukluluk konusunda aldıkları farklı kararlar Puigdemont ve arkadaşlarının İspanya’da demokrasi eksikliği olduğuna ilişkin propagandasının değirmenine su taşıyor. Çarşamba günü (8 Kasım) CSC İntersendical’in tüm Katalunya’da ilan ettiği ve bağımsızlıkçı siyasi partilerin desteklediği genel grev, katılım yaşamı etkileyecek düzeye varmamış olsa da bağımsızlıkçı siyasetçilerin tutukluluğuna tepki olarak düzenlenmiş olmasıyla dikkat çekti.
Yüksek Mahkeme tutukluluktan rahatsız
El País’te önceki gün (8 Kasım) yayımlanan “Yüksek Mahkeme sürece (bağımsızlık süreci) karşı davanın kontrolünü üstlenmeye hazır” (El Supremo, dispuesto a asumir el control de la causa contra el ‘procés’) başlıklı, Reyes Rincón imzalı haber analizde, Yüksek Mahkeme’nin (Yargıtay) özerk hükümetin görevlerinden alınan üyelerinin tutuklu yargılanmasından rahatsız olduğu dile getiriliyor.
Bir önceki yazımda da belirtmiş olduğum gibi, özerk parlamento Başkanı Carme Forcadell ile Başkanlık Divanı üyelerinin davasına, dokunulmazlıkları bulunduğu için, doğrudan Yüksek Mahkeme bakıyor. Mahkeme bu üyelerin ifadelerini almaya başlamış ve duruşmaya bir hafta sonra devam etmeyi kararlaştırmıştı. Duruşma dün devam etti. Yazımı bitirmekte olduğum saatlerde İspanyol medyası, devlete karşı ayaklanma suçu isnat olunan Parlament Başkanı Carme Forcadell ’in strateji değiştirerek mahkemenin sorularını yanıtladığını ve bağımsızlık ilanını “sembolik” olarak nitelediğini, Başkanlık Divanı üyelerinden ikisinin de aynı çizgide ifade verdiğini avukatlarının verdiği bilgiye dayanarak son dakika haberi olarak geçiyordu. Bu durumda kesin olmamakla birlikte Parlament Başkanı ve Divan üyeleri hakkında kefaletle ve adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanma kararı çıkma olasılığı var.
Rincón Yüksek Mahkeme’deki eğilimin Katalan bağımsızlıkçıların başlattıkları süreç (procés) ile ilgili davayı tümden kontrolü altına alma yönünde olduğunu vurguluyor. Mahkeme’nin gerekçesi bağımsızlıkçılara isnat olunan Ceza Kanunu’nun 472. maddesindeki devlete karşı ayaklanma (rebelión) suçunun kolektif bir suç olması. Çeşitli görevlerdeki siyasetçilerin bir araya gelerek işlediği bu suçu oluşturan unsurların ortak olduğunun altını çizen hukukçular dokunulmazlığı olanlarla olmayanların davalarının birleştirilmesi gerektiğini vurguluyorlar.
Bu itibarla Yüksek Mahkeme, üst mahkeme olarak, Audiencia Nacional ’de görülmekte olan gerek özerk hükümet mensupları gerek sivil toplum kuruluşları Katalan Ulusal Meclisi ANC ile Òmnium başkanları Jordi Sánchez ve Jordi Cuixart hakkındaki davaları kendi bünyesinde birleştirmeye hazırlanıyor. Rincón, Yüksek Mahkeme çevrelerinde, Audiencia Nacional ‘in özerk hükümet mensuplarını tutuklu yargılama kararından, özellikle 21 Aralık özerk parlamento seçimleri öncesinde bağımsızlıkçılar lehine argüman olarak kullanılabileceği gerekçesiyle rahatsızlık duyulduğunu ve davaların birleştirilmesinin ardından Junqueras ve arkadaşlarının tutuksuz yargılanması yönünde karar çıkabileceğini vurguluyor. (Https://politica.elpais.com/politica/2017/11/07/actualidad/1510081884_087301.html)
Onda Cero radyosuna konuşan Yüksek Mahkeme Başkanı Carlos Lesmes, kendisine bu konuda yöneltilen bir soruya karşılık, Audiencia Nacional ‘in Junqueras ve arkadaşlarını tutuklamak için elinde deliller olduğunu ama yargıcın her zaman bir “takdir marjı” da bulunduğunu söyledi. Rincón bu açıklamaya dayanarak Junqueras ve arkadaşlarının da 21 Aralık seçimlerinden önce serbest kalacaklarını iddia ediyor. Ama bu kararı Audiencia Nacional’in vermeyeceği son derece net. Dün akşam üzeri resmi Efe haber ajansının geçtiği habere göre, Audiencia Nacional’in yetkili yargıcı Lamela, mahkemeyle iş birliği yapmayan Junqueras ve arkadaşlarının tutuksuz yargılanma taleplerini reddetmiş bulunuyor.
Kabul etmek gerekir ki Katalan özerk parlamento seçimlerinin 6 hafta gibi kısa bir süre sonra yapılacak olması ayrılıkçı politikacıların tutuksuz yargılanmasını zorlayan önemli bir siyasi gerekçe oluşturuyor. Çünkü tutuklu bulunan siyasetçilerin hepsi, masuniyet karinesi geçerli olduğu için partilerinin seçim listelerinin ilk sıralarında yer alıyor. Böyle bir ortamda seçime gitmenin kendilerini “demokrasi mağduru” ilan etmiş olan bağımsızlıkçı siyasetçilerin çok işine geleceğine dikkat çekiliyor.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.12.2025
13.12.2025
6.12.2025
1.12.2025
13.11.2025
6.11.2025
30.10.2025
19.10.2025
14.10.2025
8.10.2025