Hasan Bülent KAHRAMAN
Avrupa ile yıllardır süren git-gelli ilişkimizde yeni bir dönem başladı. Yanlış bilmiyorsam, AB ile müzakereler bağlamında açılması gereken sekiz bölüm vardı. Üçü 2002'ye kadar açılmıştı. Beşi de bu iktidar zamanında devreye girdi. Zamanında 'bu' adımı atmış Cumhurbaşkanı Erdoğan bu defa AB'ye yüklendi. AB karşılık verince ortalık karıştı.
Bu konularda fikrim bellidir. Türkiye AB'nin ayrılmaz parçasıdır. AB de bunu bilir. Bildiği için Türkiye'yi bünyesine dahil etmekte mütereddit davranır. Tamamen dışında gördüğü bir ülke için herhalde bu ölçüde ter dökmezdi. Üstüne üstlük, Türkiye ile olan ilişkilerinde AB âşık usandırır nazlar yaptı durdu. Kısacası AB masum değildir. Bunu bilmesine biliyoruz. Gene de keşke her şey farklı olsaydı. Sevinilecek bir durumla karşı karşıya değiliz. Bugün birbiriyle taban tabana zıt iki kesim var.
Gelin görün ki, ben işlerin pek böyle devam edeceği kanısında değilim. Bir kere Türkiye cephede kavga ediyor görünse dahi, o çekiştiği tarafla, başka, realite düzeyinde, ilişkilerini başarıyla ve olumlu şekilde sürdürmeyi becerir. Bunun en somut işareti İsrail. Her şeye rağmen siyasal ve ekonomik gerçek ağır bastı o ülkeyle ilişkilerimizde. Öyle de gidiyor. Aynı şey şimdi Avrupa ile yaşanacak. Aklın gerektirdiğini yapmaktan çünkü ne Avrupa geri durabilir ne de biz. Bunun AB açısından çok önemli bir dizi zorunluluğu da var.
Avrupa, gitgide kendi içinde sıkışan bir toplum. Almanya'nın sürükleyiciliği bir tarafa çıkılırsa 2008 krizinin kısıtlamalarını hâlâ aşamadı AB ülkeleri. Öte yandan Rusya bir 'zebellah' olarak şimdi karşısında duruyor. Çöken ekonomisiyle, Avrupa'dan her gün biraz daha kopan ve uzaklaşan siyasetiyle Rusya, Avrupa için bir büyük ünlem işareti. Üçüncüsü, Avrupa, radikal sağa doğru hızla sürükleniyor. Bunun başlıca nedeni içindeki yabancı düşmanlığı (zenofobi). O yabancı düşmanlığı Müslümanlara yöneltilmiş durumda. Dördüncüsü, OD'yi kaybeden bir Avrupa var. Her ne kadar Almanlar ve İngilizler görünmezlikleriyle, Fransızlar heyecanlarıyla zaman zaman müdahalede bulunsa da OD bugün için Avrupa'ya kapılarını sıkı sıkıya kapamış vaziyette.
Velhasılı kelam, biraz geriye çekilip bakınca Oryantalist ve Kolonyalist emellerini ve reflekslerini muhafaza etse de bu iki olgunun sonuna gelmiş bir Avrupa duruyor karşıda. Eğer bu Avrupa Türkiye'yi görmezden gelir, ihmal ederse kendi bileceği iştir.
Türkiye ise Avrupa'ya bağlı. Doğrudur, Afrika'ya, Uzakdoğu'ya, dünyanın başka yerlerine açılan bir Türkiye var. OD'de bütün çıkmazlara rağmen güçlü ve siyaset kuran bir Türkiye var. Ama bu Türkiye dünyaya sadece siyaset üstünden bağlanmıyor. Türkiye yeryüzüyle ilişkisini sermaye üstünden sağlıyor.
İki yoldan: bir yandan sermayeye şiddetle muhtaç bir ülke Türkiye. Sermaye bulması ve biriktirmesi gerektiriyor. Ekonomisini çevirmesinin başka yolu yok. İkincisi, Türkiye küresel sermayeyi keşfetti. 80'lerden beri bu durum hızını artırarak gelişiyor. Neticede dünyanın en büyük şirketleri artık küreseldir ve UD'nin öne çıkmasına, ve BRIC ülkeleri gibi imkânlara rağmen sermaye hâlâ Batılıdır. Buna ben Avrika veya Avramerika sermayesi diyorum. O sermayeyle itişip kakışarak Türkiye kımıldayamaz. Enerjisini o şekilde harcamasına gerek de yoktur. Sermaye ise bu ülkeye Tanzimat'tan beri kendine özgü taleplerle geliyor.
Avrupa Türkiye'nin artık 'sağlıklı adam' olduğunu bilmeli. Ama biz de bilmeliyiz, 'sağlıklı adam' olduğumuzu...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025
18.11.2024
31.10.2024
23.10.2024
8.10.2024