Murat BELGE
IŞİD her adımında kendini aşmaya özen göstererek, yoluna devam ediyor. Ürdünlü pilotun diri diri yakılması, bu olayın filme alınması, dünyaya servis edilmesi, tüy üstüne tüy dikti. Bunlar olurken, ezelî tartışma da devam ediyor: “Bu canavarlar Müslüman olamaz!” Evet, adamların yaptıklarını İslâm’a mal edemeyiz, ama adamlar kendileri Müslüman ve bunları da İslâm adına, İslâm için yapıyorlar. Onları ikna etmiş olan İslâm yorumu bu. Birincisi, bunu bir tür “İslâmiyet propagandası” olarak yapıyorlar. Yani, bunların, bu eylemlerin, onların temsil ettiği İslâmiyet’i çekici kıldığını, kılacağını düşünüyorlar (ve muhtemelen, az sayıda da olsa, birilerini yanlarına çekiyorlar); ikincisi, İslâmî bir devlet otoritesi altında normal hayatın böyle olması gerektiğine inanıyorlar.
Şimdiye kadar birçok canavarlık sergilediler. Daha da sergileyecekler. Yaptıkları bu işleri yalnızca Müslümanlar’ın yapabileceğini söylemek istemiyorum, çünkü Müslümanlık’la ilgisi olmayan birileri de böyle şeyleri zevkle yapabilir. Tamam, diri diri insan yakma gerçekten sınırları aşıyor, ama bilmem kaç kişiyi keyifle öldüren Norveçli’yi de hatırlıyoruz. Ama yakın tarihte IŞİD’in eylemlerinin benzerlerini başka bir din adına yapan kimse de görünmedi. Neden?
Neden görünmediğini sormuyorum. Neden üst üste, burada göründüğünü soruyorum.
Kahire’de, El-Ezher’in başındaki Müslüman âlim, Şeyh-ül Ekber Ahmed el-Tayyib Ürdünlü pilot eylemi karşısında büyük bir öfkeye kapılmış. Bu adamların hemen öldürülmesi gerektiğini söylemiş. Ama biraz daha ayrıntıya da girmiş: “Çarmıha germeli,” demiş, “Kolları, bacakları kesilmeli!”
Kollarını, bacaklarını kesmek de nereden aklına geldi diye sormak herhalde gerekmiyor. Çünkü ben hatırlıyorum, yetmişlerde olmalı, Kâbe’ye bir saldırı olmuştu. “Kâbe’ye saldırı” demek çok doğru değil. Kâbe’yi Suudi Arabistan’ın “monopolize etme” tarzına bir protestoydu bu ve yapanlar da gene radikal İslâmcılar’dı. Sağ yakaladıklarının kollarını ve bacaklarını kesmişlerdi, kamuya açık, törenle. Tarihte başka örnekleri de var mı, bilmiyorum. Tahminimce, vardır. Çünkü Şeyh bu cezanın Kur’an’da yer aldığını söylüyor.
Böyle vahşet örneklerini dinlerle özdeşlemek yanlıştır. Hıristiyan dünyada din adına işkencenin, idamın inanılmaz biçimleri uygulandı. Adamı kollarından, bacaklarından dört ata bağlayıp, atları kamçılayıp, adamı dört parçaya ayırmak dâhil.
Ama Hıristiyan dünyada yüzyıllardır böyle şeyler yapılmıyor. Burada var, Suudi Arabistan’da kral ailesinden bir kadının zina yaptığı için recmedildiğini (taşlanarak öldürüldüğünü) de hatırlıyorum.
Bu da Musa yasasıdır. İsa’nın “günahı olmayan ilk taşı atsın” sözü de bununla ilişkilidir.
IŞİD Ürdünlü pilotu yakınca Ürdün iki tutukluyu öldürdü. Bunlar hapiste tutuluyordu; IŞİD bunu yapmasa herhalde idam edilmeleri sözkonusu olmayacaktı. Yani, ne demek bu? Hukuken? Ahmet bir şey yaptığı için Mehmet öldürüldü. Bu demek.
Bu feci işler olurken, Ürdün Kralı da Amerika’da. Pilot olayını duyunca dönüyor ve Ürdün halkının coşkun tezahüratıyla karşılaşıyor. Bu iki kişinin öldürülmesini alkışlıyorlar.
El-Ezher dinî bir kurum. İslâmiyet’i öğretiyor.
Peki, şimdi bu kurumun başındaki adamın, IŞİD militanlarını yakalayıp kollarını ve bacaklarını kesmeyi önermesi nasıl bir şey? Şu ara Irak’ta Şiî bir grup, “Bedir”miş adı, IŞİD’e girişmiş, Diyala adında bir bölgede, başarılı da olmuş. En azından şimdilik, geniş bir bölgede, IŞİD varlığını temizlemiş. Bunun için sevinen sevinene ve böyle olması da çok normal. Ama orada, o bölgede bazı Sünni köylüler “Bunlar bizi öldürüyor!” diye feryat ediyor.
Şiî örgüt IŞİD’le dövüşüyor, muhtemelen öncelikle Sünni oldukları ve Şiî öldürmekten özel bir zevk aldıkları için. Ama kendileri de bazı Sünni sivilleri öldürmekten geri durmuyorlar. “Ezidî” filan, öyle bir şey varsa, Şiî’si, Sünni’si farketmiyor, birlikte öldürüyorlar. Ürdün, bir intikam jesti olarak iki kişinin öldürülmesini çılgın gibi alkışlıyor. Ama bence en önemlisi, El-Ezher’deki adamın çıkıp “Onların kollarını, bacaklarını kesmeliyiz, Kur’an’da söylendiği gibi,” demesi. Din bilgini ve din öğreten kurumun başı böyle konuşursa, “Bu işleri yapanlar niçin hep Müslümanlar arasından çıkıyor” sorusu zaten kısmen cevaplanmış olmuyor mu?
Bu soruyu benim soruyor olmam çok önemli değil. Önemli olan, Müslümanlar’ın kendilerinin sorması, ama laf ola değil, cidden merak ettikleri için sorması.
Bunu merak etmemek de benim açıklayabildiğim bir şey değil.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.06.2025
23.05.2025
21.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
22.04.2025
31.03.2025
17.03.2025
10.03.2025
7.03.2025