Ali BAYRAMOĞLU
28 Şubat günlerinden 9 ve AK Parti'nin iktidara gelmesinden 4 yıl sonra ...
Gazetelerde şöyle bir haber çıkmıştı:
'Jandarma valiyi, hakimi bile fişledi. Diyarbakır'da vali, hakim, savcı ve müdürlerin jandarma talimatıyla fişlendiği ortaya çıktı...'
Habere göre asker tarafından kamu görevlileri hakkında istihbarat yapılıyor, fiş tutuluyordu. Yargı, jandarmanın bağlı olduğu mülki amir bile fişleniyordu...
Vahimi haberde bu işlemlerin Genelkurmay Başkanlığı'nca verilen bir emre atfen ve Jandarma Genel Komutanlığı'nca yayımlanan 'gizli' gizlilik dereceli bir emirle gerçekleştirildiği belirtiliyordu...
Hemen ertesi gün Genelkurmay Başkanlığı'ndan bir açıklama geldi.
Şöyle deniyordu bu açıklamada:
'Haberde söz konusu edilen emirler, 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu gereğince hazırlanmış olan ve askeri birliklerin valinin talebi üzerine nasıl kullanılacağının esaslarını belirleyen EMASYA (Emniyet Asayiş ve Yardımlaşma) planları gereğince ihtiyaç duyulan bilgilerin toplanması amacına yönelik olup, hiçbir şekilde kişilere ilişkin bilgi talebi içermemektedir...'
Açıklama haberi yalanmıyor, bu fişlemenin mezuata uygun olduğunu belirtmekle yetiniyordu.
Böylece çeşitli illerde jandarma EMASYA birlikleri ve faaliyetleri olduğu bir kez daha ortaya çıkıyordu.
Tekrar altını çizelim...
28 Şubat'tan 9 yıl, 2002 Kasım'ından ise 6 yıl sonra...
Süre ve süreklilik çarpıcıydı.
Bu tarihten 2 yıl önce Türkiye başka bir fişleme skandalıyla sallanmıştı.
2004 yılında bir kaymakamın ihbarı üzerine, askeri birliklerin sistematik ve yaygın takip ve fişleme yaptıkları ortaya çıktı. Ve yine Genelkurmay'ın yaptığı açıklamayla 'sosyete fişlemesi' olarak tabir edilen bu istihbarat faaliyetlerinin, EMASYA gereklerine ve planlarına dayanılarak yapıldığı anlaşıldı.
En nihayet Şemdinli iddianamesi, EMASYA'ya istinaden iç güvenlik operasyon bölgelerinde, Şırnak'ta, Hakkari'de, Diyarbakır'da jandarma kuvvetlerinin üst askeri birim olan Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın karagahlarına bağlı faaliyet gösterdiğini ortaya koydu...
Bu faaliyetler 2006'da da sona ermedi.
Malum, Bayloz darbe girişiminin alt yapısını EMASYA planları ve birliklerinin oluşturduğunun anlaşılması üzere hükümet tarafından derhal kaldırıldı.
Kaldırıldığı tarih 2010'du.
Türkçesi şudur bu durumun:
İstihbarat ve fişleme faaliyetleri, her ile, ilçeye, kasabaya yönelik çalışmalarla toplumsal grupları tasnif eden, stratejik noktaları tespit eden, tutuklanması, el koyulması gereken kişi ve noktaları belirleyen planların güncellemesi durmaksızın 2010 tarihe kadar yapıldı...
Yani bundan iki yıl öncesine kadar...
Bilmeyen yoktur ama varsayalım ve hatırlatalım:
EMASYA birlikleri ve planları 28 Şubat'tan hemen sonra Temmuz 1997 yılında İçişleri Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı arasında imzalanan bir protokolle yenilenmişti. Bu protokol, 5442 sayılı Kanun'un ilgili maddesine ek olarak yapılmış, kanunun önüne geçen, hatta onunla çelişen bir sistem üretmişti.
Tedbir alma gerekçesiyle fişleme, istihbarat ve operasyonlar böylece yaygınlaştı.
Ordu iç güvenlik doktrinin buna göre yeniden şekillendirdi...
Jandarma sivil emniyet güçlerini bu araçla ikame etmeye başladı...
Ve gelelim sadede...
Bu konuyu bugün neden tekrar ele alıyoruz?
Şunun için:
EMASYA Protokolu kaldırıldı, tamam. Ama bu yapının 1999-2010 yılları arası faaliyeti, fişleri ve planları hakkında bir işlem yapılmadı...
Yürürlükte olmasalar da, bir kenarda duran bu planlar ve fişler hâlâ karanlık noktalara te-kabül ederler, hâlâ pimi çekilmiş el bombasını andırırlar...
Bu ülkenin 700 yıllık askeri imparatorluk, 80 yıllık askeri cumnuriyet geleneğinden geldiğini unutmayın...
Ve sivilleşmenin her şeyden önce askeri alanın denetlenmesi üzerine oturduğunu akıldan çıkarmayın...
EMASYA bizlerin yıllar süren ısrarıyla değil, Balyoz tehlikesi ortaya çıkınca kaldırıldı...
Ama bu kez tekrarı olmaz...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025