Berat ÖZİPEK
Kendisini okuma fırsatım olmuyor. Ama Serra Karaçam yazınca haberim oldu.
Mehmet Tezkan, Milliyet’teki köşesinde, “Dikkat! Yeni türban dalgası geliyor” diye feryat etmiş.
“Belki daha erken ama şimdiden dikkat çekmekte yarar var” demiş.
Peki neymiş şimdiden dikkatimizi çektiği “sorun?”
İktidar Partisi, Anayasa Uzlaşma Komisyonunda, “kamu çalışanlarına türbanı serbest bırakacak düzenleme”önermiş! “Kabul edilirse.. Kadın vali, kaymakam, hâkim, savcı, polis, asker, öğretmen vb türban takabilecek”miş.
***
E elbette öyle olacak Sayın Tezkan.
Bu iktidar veya bir başkası, ama sonuçta biri kaldıracak bu yasağı.
Demokrasi kazanacak; insan hakları savunucularının dediği olacak.
Devletin ideolojik tarafsızlığı bütün unsurlarıyla gerçekleşecek.
Devlet, sadece kamu hizmeti alanların değil verenlerin de etnik, dini, siyasi, felsefi ve cinsel kimliklerine saygılı olacak.
Kamu görevlisini istihdam ederken, ondan sadece yapacağı işin gerektirdiği nitelikleri taşımasını bekleyecek.Çalıştırırken de onun görünüşüne değil, yaptığı işe, o işi tarafsızlık esasına uygun yapıp yapmadığına bakacak.
Ve siz de sancılana sancılana bu utanç verici ayrımcılığın sona erdiğine şahit olacaksınız.
***
“Yeni anayasa yazılırsa, iktidar partisi yeni anayasayı referanduma götürecek sayıyı bulursa, havuç maddelerden biri belli.. Türban” diyor Milliyet yazarı.
Neden “havuç madde”diyor kadınların başörtülü kamu görevlisi olma hakkının tanınmasına?
Çünkü halkın çoğunluğunun bu yasağın kalmasını istediğini biliyor.
Bu hakkın, içinde yer aldığı paketin geçme ihtimalini yükselttiğini görüyor.
Oysa üzülmeye gerek yok.
Gelin, bugüne kadar yapmadığınızı yapın, başörtülü kadınlara yönelik ayrımcılığa karşı çıkın, onların kamuda çalışma haklarını savunun ve alın o kozu iktidarın elinden.
CHP de kendi anayasa önerisine koysun bu hakkı, o “havucu” birlikte alalım “AKP”nin elinden.
Ama bunu yapmadınız ve yapmayacaksınız.
Yapmadıkça da halk sizi yalnız bırakacak.
Çünkü iyi-kötü, hiçbir demokratik bir sistemde, halka kendi giysilerini yasaklatamazsınız.
Biri bir pakete bunu kaldırmayı eklerse elbette kazanır.
En başta ben oy veririm onu getirene.
***
“Asıl sorun yine konuşulmayacak” diye yakınıyor Tezkan devamında. Neymiş “asıl sorun?” “Hep sorarım.. Asıl soru şu... Türban genel tercihse neden iş dünyasında çok sayıda türbanlı kadın yok?”
Sorusu da buymuş!
Bunun binlerce açıklaması olabilir. “Çünkü Türkiye henüz normalleşmedi” diyebilirsiniz, “erkek egemen kültür”le açıklayabilirsiniz, sınıf analizi yapabilirsiniz... Ama bütün bunlara vereceğiniz cevabın sosyolojik veya politik bir anlamı olabilir, hukuki değil.
Hak söz konusu olduğunda, asıl sorulması gereken bu değildir ve hak söz konusu olduğunda böyle bir soru sorarsanız, alacağınız tek mantıklı/özgürlükçü/almayı hak ettiğiniz karşılık “sana ne?”dir.
İş dünyasında kaç “türbanlı” varmış; Milliyet’te kaç, bunun önemi yok. İsterse tek bir kadın kullanacak olsun, ya da hiç kimse kullanmasın, devlet bu hakkı tanımak zorundadır.
O kadar.
***
Dönelim “havuç” meselesine...
Hakikaten-sadece bu gazeteciye özgü olmayan- tuhaf bir ruh hali bu.
İçindeki ayrımcı önyargıyı sorgulamak yerine, yasakçı mevzuatı sorgulamak yerine, mağdur olmak istemeyen halkın yapacağı tercihi eleştiriyor.
Ondan yakınıyor.
E ne yapalım ki halk bu insanlardan oluşuyor. Yani başörtüsü taksın veya takmasın, onu garipsemeyen, çoğunluğu itibarıyla sizin önyargılarınızı paylaşmayan insanlardan oluşuyor.
Dolayısıyla kamuda türban yasağına şimdiye kadar karşı çıkmamışsanız, bugün de çıkmıyorsanız, referandumdan çıkacak sonuçtan da korkmalısınız elbette.
Yok eğer hem bu haksızlığın devam etmesini istiyorum, hem de sonuçlarından korkuyorum diyorsanız, şöyle söyleyeyim, beter olun!..
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.07.2025
13.07.2025
28.06.2025
21.05.2025
20.02.2025
16.01.2025
8.01.2025
20.11.2024
8.11.2024
30.10.2024