Mahmut ÖVÜR

AK Parti'li kadınlardan Kürtçe rehber
7.08.2012
2642

 Birkaç gün önce AK Parti Kadın Kolları'nın organize ettiği Diyarbakır gezisine katıldım. AK Parti Kadın Kolları Başkanı eski bakan Güldal Akşit, 22 kadın milletvekili ve kadın kolları yöneticileriyle gittiğimiz Diyarbakır'da, ramazan, sıcak hava ve son siyasi gelişmeler nedeniyle derin bir sessizlik vardı.

O sessizlik sokakta esnaflık yapan bir Diyarbakırlının şu sözleriyle bir çığlığa dönüşüyordu:
"Artık yeter... Biz çatışma istemiyoruz.
Biz çocuklarımızın ölmesini istemiyoruz. Bunu en iyi kadınlar anlar. Bir şeyler yapsınlar.
"
Bir başka Diyarbakırlı da şöyle diyordu:
"Kadın milletvekillerini burada görmek çok güzel... Onlardan bir ricam var; kendileri gibi kadın milletvekili olan Leyla Zana'ya destek versinler. Onun çıkışı geri planda kalmasın."
AK Parti Kadın Kolları, ilk kez kadın milletvekilleriyle Diyarbakır'daydı ve Diyarbakırlılarla ramazanı paylaşacaklardı.
Bu açıdan üzerlerine düşeni fazlasıyla yaptılar. Önce Diyarbakır'da kadınların meslek edinmesine sağlayan Bağlar Kadın Merkezi'ni gezdiler, esnafları dinlediler sonra da yoksul insanların evlerine gidip, nasıl yaşadıklarına tanık oldular.
Güldal Akşit, gezi sonrasında şöyle diyordu:
"Biz Türkiye genelinde 340 bin aileye yardım ulaştırıyoruz. Ama amacımız sadece yardım etmek değil, o insanların ne düşündüğünü öğrenmektir. Diyarbakır gezimizi bunun için düzenledik. Her şeye rağmen biz burada ve onlarla birlikteyiz. Diyarbakır üzerine çok oyunlar oynandığını biliyoruz. Bu yüzden sloganımızda olduğu gibi 'Biz birlikte Türkiye'yiz'diyoruz. Diyarbakır'da bu gerçeği yaşayarak gördük."
AK Parti Kadın Kolları'nın bu gezisi, aslında bir ramazan buluşmasından öte bir içerik ve anlama sahipti. Uçağa bindiğimizde farklı bir geziyle karşı karşıya olduğumuzu gördüm. Bunu, onca kadın arasında iki erkek gazeteci, Star'dan Berat Özipek'le birlikte olduğumuz için değil, kadın kollarının inceliği ve titiz hazırlığı nedeniyle söylüyorum.
Sistem iyi işliyordu ve en önemlisi de ilk kez yeni bir uygulama söz konusuydu. Kadın kolları Diyarbakır hakkında Türkçe ve Kürtçe bilgi veren metinler hazırlamışlardı. Hatta Kürtçe birkaç kelimelik "Turist rehberi" diyebileceğimiz bir hazırlık yapmışlardı. 
"Çawayi", nasılsın veya "Nave te çi ye", yani adınız ne gibi ilk tanışma için gerekli birkaç cümle... O satırları görünce iki yıl önce Berlin'de konuştuğum eski bir ülkücünün şu sözlerini hatırladım: "Biz neden Kürtçe öğrenmedik?
Biraz Kürtçe öğrenseydik ya da Türkçeye yüzde 20 Kürtçe kelime katsaydık bu sorunu daha çabuk çözerdik.
"
Daha önce yazmıştım, aynı anlayışın okul kitaplarına da yansıması gerekiyor. Kadın kollarının bu girişimi Türkiye içi bir gezi açısından en azından benim bildiğim kadarıyla bir ilkti ve siyaseten anlamlıydı.
Ana dilde eğitimin tartışıldığı, iktidarın bu konuda "seçmeli ders"ten öte geçmediğinin söylendiği bir zeminde kadınlar ambargosuz bir uygulamayı sessizce hayata geçiriyorlardı. 
Bu da bize, şiddetin devreden çıktığı, siyasetin meşru zeminde yapıldığı bir Türkiye'de, insani hakların daha kolay hayata geçebileceğini gösteriyor.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (12)
  • murat yılmaz

    murat yılmaz

    26.04.2013 16:08

    gayet açıklayıcı ve belge niteliğinde bir yazı olmuş tebrikler

  • erhan erdoğan

    erhan erdoğan

    18.02.2013 09:54

    bu ayetlerin ilk muhatabları araplar bunu yapamadı belki türkler,çinliler,elfler,hobbitler bunu yapabilir ! :)

  • erhan erdoğan

    erhan erdoğan

    18.02.2013 09:46

    1 - "kuranı biz indirdik ve ancak biz koruyacağız" Hicr suresi :9 ayet. müslümanların kuran hakkındaki inancı budur. 2 - "Kulumuza indirdiğimiz Kurandan şüphe ediyorsanız, siz de onun benzeri bir sure meydana getirin; eğer doğru sözlü iseniz, Allahtan başka, güvendiklerinizi de yardıma çağırın." bakara:23 kuran meydan okuyor ! eğer kuranın Allahın kitabı olduğunda şüpheleriniz varsa sizde benzerini yapın ! yapmaya çalışın ! eğer yapamıyorsanız yapabilecek kimseleride yardımınıza çağırın !

  • ike amber

    ike amber

    7.12.2012 02:39

    Hicbirzaman din kitaplarinin yukardan geldigine inanmamisimdir, yazdiklarinizdan anlasiliyorki kuranda yukardan gelme degil halifelerin insanlarin kendi cikarlari icin yazilmis, tanri yeri gogu insnlari yaratmayip, insanlar tanriyi yaratmis oluyor, bugunku yobaz politikacilarda dini kullanip cahilleri soyup sogana ceviriyor.

  • ertan karademir

    ertan karademir

    9.11.2012 12:47

    Biz aslında;bi göle girip boğuluyorken az ötedeki okyanus hep orda duruyor. Diyelimki sen ispat ettin ve bütün dinler çakma çıktı.... :(( gel bak..bin yıl sonra yine, susamlı pide açmış çilli yanaklarında aşkın.

  • uğur boz

    uğur boz

    5.06.2012 22:29

    böyle konuları araştırıp incelemek yaşadığımız bölgeye kalsa dahi cesaret ister çünkü kalıpların pek kırılamadığı bir ülkede ve bir yönetimle yaşıyoruz ezberleri kırıp araştırdınız için teşekürler

  • yakup deniz

    yakup deniz

    17.05.2012 17:31

    Eline saglik cokta guzel yazmis. Asil kuran deri, tas yapraklar ve kemikler uzerine yazildigini her musluman kabul eder. Orjinal kur"an onlardir. Gunumuzde varmi onlardan birtanesi? Yok. O zaman nasil iddia edersiniz falan kuran orjinaldir diye? Diyelim ki orjinal ve hic degisiklige ugramamis olsun bu neyi kanitlayacak? Tartisilmasi gereken oz, onun icerigidir. Kim yazmis, nasil yazmis bu o kadar da onemli degil. Insanlar su an ki kurani okumuyorlarmi? Okuyorlar. O zaman varmisiniz bu kurani tartismaya medenice? Iste birtek onu yapamazsiniz.Nasilki batida 300 yil evvel masaya yatirilip enine boyuna tartisildi, bizde aynisini halkin gozu onunde bu dini tartisalim ve insanlar anlasinlar gercegi tum ciplakligi ile. Nedir bu din? Gercekten bir Allah kelami mi? yoksa Muhammedin o gunki gunluk siyasetinin bir gereksinimi mi? Tarih boyunca insanlar okumadan anlamadan girmisler bir saplantinin icerisine, tartismak yasak, soru sormak yasak, Turkce okuyup kuran anlamak olmaz, ille Arapca bilenlerin pesinemi takilmak zorunda insanlar? Varsa yureginiz bilginiz buyurun alin postunuzu acin tartismaya olsun bitsin.

  • Ahmet

    Ahmet

    27.04.2012 16:21

    Ayşe Hanım;Bu kuranın korunmuşluğu ancak imanla izah edilebilir demekte.Peki Hz.alinin,Hz.Aişenin Kuranın toplanmasında kısacası tüm ashabın tam bir fikir birliği olduğunu (icma)niye söylemiyor?Eğer osmanın mushafında eksiklik olsaydı,Ali " Osmanın yerinde bende olsam mushafları yakardım." o bu işi ashabın önünde yaptı demektedir.Ve Kuran tahriafata uğrasaydı Ali Ta ebubekir halifeliğe seçilme arefesinde 6 ayda tek bir mushaf oluşturmuştu onu resmi mushaf yapardı kendisi halife olunca.

  • Abdullah

    Abdullah

    16.04.2012 11:30

    Diyanet işleri eski başkanı tayyar altıkulaç Gerek mısırdaki gerek taşkentteki gerekse Topkapı müzesindeki mezkür kuranları 10 yıl gibi bir süre mikro filmlerini çekerek kurul halinde incelediklerini,günümüzdeki herhangi bir müslümanın elindeki kuranla,Hz.osman dönemindeki ilk mushaflar arasında ne bir fazla nede bir eksik fark bulunmadığı açıklandı bilimsel olarak.zaten kuran 1400 yıldır peygambere indiğinden itibaren hem yazılmış hemde ezberlenmiştir. Peygamber hayattayken en az 3000 idi.

  • ömer faruk karataş

    ömer faruk karataş

    20.01.2012 22:00

    oryantalist yaklaşım ve önyargılarla dolu yazınızı yazmadan önce-eğer art niyetli değilseniz, ki bunu kabul etmek istemiyorum;çünkü Kurana iman eden bir mümin asla emin olmadığı bir hususta kesin konuşmaz ama ciddi konulardaki ihtimallere de bağımsız kalamaz-tahkik edilmemiş, rivayet kültürünün malumatlar yığınına dair referanslarla değil de daha güvenilir ve tahkiki yapılmış ciddi, esaslı eserlere gereken dikkati verseydiniz- yazar sorumluluğu bunu gerektirir diye düşünüyorum, bu gaflar olmazdı

  • Fehmi Adıyaman

    Fehmi Adıyaman

    27.11.2011 03:03

    Ayşe Hür çok beğendğm, sevrek yazlarnı takip etğm bir yazardır. Bulunduğu gazetenin başyazarı gibi Ön yargısız ,gerçek bir Sosyal Demokrat " biliyorum. Umarım art niyet değil yanlışlık olmuştur. Bunlara bi göz atın. Gerçekler hiçte oyle görndğü gibi değildir. http://www.timeturk.com/tr/2011/08/29/ayse-hur-den-kur-an-hakkinda-skandal.html http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=787612&title=mushaflar-arasinda-brfark-yok&haberSayfa=0 http://yenisafak.com.tr/arsiv/2000/agustos/29/dcundioglu.ht

  • Melih Şeker

    Melih Şeker

    30.09.2011 18:12

    Batılı kaynakların ve dolayısıyla şarkiyatçıların-oryantalislerin İslami konularda yaptıkları araştırmalara ve verdikleri raporlara, yazdıkları kitaplara (Genellikle; 1-Kendilerinin Müslüman olmamaları, 2-İslama fitne sokma ve kaynakları tahrif amacıyla bu araştırmaları yapmaları nedeniyle) hep şüphe içinde bakmak gerektiğine inanıyorum.Burada verilen bilgilerden bazıları doğru olsa bile,bunun sebepleri konusunda başka makul yorumlar da getirilmesi mümkündür.

Yazarlar