Ömer F. Gergerlioğlu

Ömer F. Gergerlioğlu
Ömer F. Gergerlioğlu
Tüm Yazıları
Birlikte yaşamamız mümkün mü?
5.02.2015
2003

 Farklı dinler, ırklar birlikte yaşayabilir mi? Bu sorunun cevabı kolay değil. Her ırk yaratılıştan farklı bir kültürel yapıda dünyada kendini buluyor. Her din kendisine ait inançlarla tek çatı altında   bir dünya kuruyor. Mesele bu dünyaların bir arada nasıl olacağıdır yada hepten diğerinden kopup kopmayacağıdır.  Bu konu üzerinde ciddiyetle düşünülmezse süreç her türlü olumsuz ihtimale açıktır. Bırakalım da herkesin kendisine ait dünyaları tamamen birbirinden kopsun ve öte dünyaya kalmadan burada Cehennem'i mi  yaşayalım?

Birlikte yaşamak mümkün değil mi? Aslında pratikte çok da mümkün değil denemez. İşte insanlar, farklı ırkları ve inançlarıyla ortak yaşayabiliyor. Diğeriyle çok karışmasa da ötekine zarar vermeden bir arada organik yaşamlarını sürdürüyorlar. Ancak inançların kırmızı çizgilerinin kesiştiği noktada sorun ortaya çıkıyor. Kırmızı çizgilerin çiğnenmesi halinde sorunlar ortaya çıkıyor. O halde kırmızı çizgiler üzerinde daha dikkatli ve ayrıntılı bir şekilde durmamız gerekiyor.

Birlikte yaşamanın illa tamamen birbirine karışmayla, homojenleşmeyle  olacağını söylemek de anlamlı olmaz. Osmanlı döneminde değişik inanç grupları kimliklerini gösteren giysiler giymeye mecbur edilirdi ve istenen ideal düzeyde olmasa da farklı inanç ve ırklar birlikte yaşayabilirdi. Birlikte yaşam için tamamen homojen bir toplum olması gerektiğini ileri sürmek çok anlamlı değildir zira bu çeşitliliğe, çoğulluğa, doğal olana aykırıdır. Hatta heterojen bir yapı, olması gereken normaldir ancak bunun zulme kapı aralayan dışlayıcılıkta olmaması gerekir. Zira aynı dinin içinde de farklı mezhepler, tarikatler, cemaatler oluşabiliyor.  Önemli olan birlikte yaşamı hayali bir ideale değil de yaşanabilir bir çoğulculuğa, olabilecek en üst düzeydeki eşitlik haliyle ulaştırabilmektir. Birlikte yaşam idealde eşit koşullarda olmalı ancak hemen diğerini dışlayan ve imha etmeye çalışan anlayışları gördükçe kabul edilebilir olanına bile razı olunuyor.

En başta devletin farklı inanç mensuplarına serbest bir ortam oluşturması gerekiyor. Bu olmasa "birlikte yaşam olmaz" diyemeyiz çünkü toplum devletlerin sert yasalarını kendi arasında normalleştirebiliyorsa birlikte yaşam yine mümkün olabiliyor. Devletler otoriter yönetimlerini dayatsa da sonunda normalleşmeye, birlikte yaşam isteğine çok karşı koyamıyorlar. Bunun illa laiklik ile olmasını beklemek doğru değil. Bir vakıa olarak oluşan din ve ya dinsizliği esas alan devletler öteki gördüğüne birlikte yaşamın alanını açabiliyorsa daha iyiye doğru yine de yol alınabilir.

Birlikte yaşam için din bilginlerine de büyük görev düşüyor. Kalıplaşmış dini inançların ne kadarının dinin asli yapısından ne kadarının gelenek ve kültürel etkileşimden kaynaklandığını din bilginleri sorgulayarak birlikte yaşamın mümkünatını sağlamalıdır. Binlerce yıllık tarih içinde büyük dinlerin insani, kültürel ve siyasi olarak aralarına dağlar oluşturduğu bir vakıadır. Çatışmaların çoğunda tarihi mirasın olumsuz yanlarının ön plana çıkarılması vardır. 21. yüzyılda farklı din bilginleri kırmızı çizgilere rağmen ortak paydaların nasıl olabileceği üzerinde düşünmeli, sorgulamalar yapmalıdır. Bu hayal değil,  fanatikleşmemiş olan din mensupları bunun büyük bir ihtiyaç olduğunu görüyor. Bu  söylediklerimiz dinle bağı olmayan ateist , agnostikler için de geçerlidir. Onlar da inanmasalar da dini, tarihi gelişim içinde yok edilmesi gereken  değil birlikte yaşanacak bir olgu olarak görmelidir.

Bu dünya hiçbir inanç veya inançsıza kalmıyor. Kendi hakimiyetimizi sağladığımızı düşünsek bile inançlıya göre öte dünyaya inançsıza göre ise yok oluşa gidiyoruz. O halde farklı inanç dayatmalarıyla, çatışma ve çekişmelerle  dünyayı  bu kadar zindan etmeye ne gerek var?

Gerek devletlerin gerek din bilginlerinin gerekse de toplumun tek bir ortak çizgide olmasını beklemek hayaldir. Ancak önemli olan kabul edilebilir ortak paydalar oluşturmanın içselleştirilmesidir. Hakaret ve nefret suçu oluşturmadan bir diğerini kabullenmek, içerden ve dışardan sınırları taşırmadan  eleştirebilmektir. Bir Müslümana göre ineğe tapmak saçma olabilir ama bir Hinduya göre de Kabeye yönelerek namaz kılmak saçma olabilir. Bunlar inançtır zaten diğerini yanlış ve saçma bulduğu için kabul etmemiştir, ancak aleni hakaret yaklaşımında bulunmamaya özen gösterilmelidir. Kur'an Peygambere ve Müslümanlara müşriklerin putlarına, kutsallarına hakaret etmemeyi emretmiştir. Tarihi süreç içinde aralara nefret dağları oluşturulmuşsa bunu kaldırmak her inanç kesiminin önemli meselesidir. Kabul etmeme ve hakaret sınırları, işte bunlara dikkat edilirse birlikte yaşam niye mümkün olmasın ki? Diğerini olduğu gibi kabul etmek, değiştirmeyi düşünüyorsa bunu şiddetle değil, tebliğ ve eleştirinin sınırlarını hakarete varmadan geliştirek yapmak  niye çok zor olsun ki? Bu eleştiri  sınırları belirginleştirilmezse, ortak payda arayışı makul bir zeminde  olmazsa işte asıl o zaman birlikte yaşamı zorlaştırmış oluruz.

 

www.omerfarukgergerlioglu.com

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (15)
  • Hakan Özcan

    Hakan Özcan

    2.08.2012 23:24

    Tezcan Bey siz Düzcede yenisiniz galiba veya Düzceli değilsiniz!Zira dil uzatmaya (!) çalıştığınız kişilerin genetiğinde olan çalışkanlık, namusluluk, memleketleri için üst düzeyde görevlerde bulunma gibi özellikleri bilmiyorsunuz. Ya da her işine gelmeyen kişi gibi bilmezden geliyorsunuz. Siz ve sizin gibilerin işi budur zaten. Düşünen, üreten, yaratıcı kafaları karalamak...Hani noktalama işaretlerini çok iyi (!) kullanıyorsunuz ya parantez içindeki ünlemi de biliyorsunuzdur herhalde...

  • hafiz ayyildiz

    hafiz ayyildiz

    2.08.2012 21:33

    "‘Vay Cemal haklısın. Çok doğru bir konuya değinmişsin’ diyorlardı da şimdi mi unuttum imla kurallarını, noktalama işaretlerini…" den sonra uc nokta degil, soru isareti kullanilir panpa.

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    2.08.2012 18:06

    adam çıkmış yanlış gördüğü bi konu hakkında haber yapmış düzce 5 liralık maketler üretmekle bi yere gelmez birilerinin gözünü boşuna boyamaya çalışmayın !! sonra doğrular yazılınca halkın gözü açılınca halkın gözünü boyayamayınca yani hesapları tutmayınca birilerinin zoruna gitmiş ki ekmeğine bile dil uzatmışlar düzce de doğrular konuşulunca tepki alıyor zaten

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    2.08.2012 16:39

    Şu yorumum yayınlanmaz diyen ve yorumunu okuyan arkadaşın yüz halini çok merak ediyorum. Millet sizin gibimi lehine olanı açsın alehine olanı saklasın....

  • Ahes Solar

    Ahes Solar

    2.08.2012 14:49

    Nasıl da başlık bulmuşsun Tezcan SOLMAZ bundan sonra her ütü gördüğünde aklına ütücü gelecek, adam bedava reklam yaptırmış sana haberin yok. Bir de gazeteci olacaksın. Bu yorum işinize gelirmi bilmem işinize gelenleri yayınlarsınız siz ama sen oku yeter ha şunu da söyleyeyim adam tam da alnının teri ile para kazanıyor belli ki ütü yapmakla ama, senin gibiler insanlar alın terine bile çamur atmaya çalışarak zavallılıklarını sergiler işte böyle yazık sana.

  • Ahes Solar

    Ahes Solar

    2.08.2012 14:49

    Nasıl da başlık bulmuşsun Tezcan SOLMAZ bundan sonra her ütü gördüğünde aklına ütücü gelecek, adam bedava reklam yaptırmış sana haberin yok. Bir de gazeteci olacaksın. Bu yorum işinize gelirmi bilmem işinize gelenleri yayınlarsınız siz ama sen oku yeter ha şunu da söyleyeyim adam tam da alnının teri ile para kazanıyor belli ki ütü yapmakla ama, senin gibiler insanların alın terine bile çamur atmaya çalışarak zavallılıklarını sergiler işte böyle yazık sana.

  • tez canlının eksikliği

    tez canlının eksikliği

    2.08.2012 13:59

    ütücünün telefon numarasını lazım. ütü işleri çoğaldı yarcımcı ol biraz..

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    2.08.2012 17:55

    sizin gücünüze neden gidiyor anlamıyorum!! demek ki böyle yorumları yapmanızı söyleyenler var. sizler asıl bi çıkar peşinde görünüyorsunuz düzder den birileri sizlere ne vadetti acaba ??

  • Özcan DEMİR

    Özcan DEMİR

    2.08.2012 13:27

    Sadece kişilere değil DÜZDER yönetimini hedef alan açıklamalar yaptığın için uzun uzun yorum yazmak isterdim amma velakin hem ??gazete ?? hem de sahıslar olarak benim eleştririlerime layık olan bir vasfınız bulunmuyor.Ne Düzceye ne de vatana millete bi faydanız yok.O yüzden bu satten sonra faydasız insanlaa "ALLAHA EMANET OLUN" diyorum .Başka diyecek kelimem yok.

  • düzceli

    düzceli

    2.08.2012 13:02

    kardeş bakıyorum da adama hep bel altı vurmuşsun, haksız olduğu çok yer göremedim ben onun yazdıklarında ama senin haksız olduğun yerler var. sen bilir misin eve lazım olan camiye haramdır derler düzcenin neyi düzeldi de akçakocayı yığılcayı düzeltsinler. seni yoksa düzdere mi almadı bu adamlar? seninde belli ki kuyruk acın var. yorumlara bakıyorum da aşağıda hep şakşakçıların var. nasıl olsa bu yayınlanmaz ama sen oku o da yeter.

  • Düzceli

    Düzceli

    2.08.2012 12:42

    Düzcenin sadece merkezden ibaret olmadığını arkadaşlara hatırlatmanız güzel olmuş. Ne var ki bence bu artık kişisel kavgaya dönüştü. Sizin gazeteciliğinizi eleştiren arkadaşlar DÜZDERin basın açıklamalarını sizin hazırladığınızı duyunca artık yazacak yorumda buladılar sanırım. Dolayısı ile eğer size göre bu bir savaş ise sanmıyorum, bu savaştan siz galip çıktınız. Daha önemli konulara değinmenizin vakti geldi de geçiyor. Anlaşılan kaleminizde arkanızda güçlü bırakın çoluk çocukla uğraşmayı.

  • Tanılay Ağırlar

    Tanılay Ağırlar

    2.08.2012 12:22

    seni her zaman tebrik ettiğim için bu konuda da tebrik ediyorum... söylenecek sözlerin hepsi yerli yerinde :)

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    2.08.2012 12:32

    ne oldu çerkes kardeşliği?

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    2.08.2012 10:21

    bu adamdan yönetim kurulu üyesi değil son ütücü olur

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    2.08.2012 09:51

    vışşşş bu ne laaaa..

Yazarlar