İnsanlık onuruna yapılmış bir saldırıdır ayrımcılık.

Çünkü bir insanı sadece “o” olduğu için hedef alır.

O insanın, bizatihi varoluşu bir suça dönüşür.

Herhangi bir yanlış yapmasına gerek olmaksızın hatalıdır o...

Kusurludur, eksiktir, yanlıştır, o yüzden de başka insanlarla eşit muamele görmeyi hak etmemektedir...

                                            * * *

Ve bizim ülkemizde salgın bir hastalık derecesinde yaygındır...

Bu devletin, bu ülkenin insanlara ayrımcılık yapmak için bahanesi çoktur.

Bazen Ermeni’dir, o ikinci sınıf vatandaş, bazen Alevi’dir.

Dönemine göre başı kapalı olandır, dönem değişir başı açık olan olur...

                                            * * *

Bu devlet Ermeni, Rum, Yahudi vatandaşını daha doğduğu gün nüfusta fişler ki gözden kaçıp kendini unutturmasın...

Kürt’ün dilini, Alevi’nin inancını yok sayar...

Bir salgın hastalıktır bu memlekette ayrımcılık; devletten topluma dalga dalga yayılır; yapanın yüzü kızarmaz, mağdurun sessizce katlanması beklenir...

Dönemler değişir, yöneticiler değişir ama “Buraya zenciler giremez” diyen o beyaz adamın çirkin tavrı hiç değişmez.

                                            * * *

Dün de kurban bir gazeteci arkadaşımız olmuş. Cihan Haber Ajansı muhabiriCumhurbaşkanı’nın eşinin de katılacağı bir resepsiyondan kovulmuş. Kovanlar da kraldan çok kralcı kesilen Avea isimli kuruluşun elemanları...

İlk önce “Giremezsiniz” diyorlar Cihan Haber Ajansı muhabiri Hüseyin Aydın ve kameraman Mehmet Büyük’e...

Sonra içeri alıyorlar, sonra tekrar, “Çıkmanız lazım” diyorlar...

                                           * * *

Bir tek Doğan Haber Ajansı’ndan bir arkadaşları çıkıp bu utanç verici ayrımcılığa itiraz ediyor. Her zaman olduğu gibi, geri kalan herkes seyrediyor olup biteni.

Karga tulumba alıp götürülürken, muhabir arkadaşın sarı basın kartını fırlatıp attığına tanık oluyoruz...

Onu dışarıya atanlardan birisi “şov yapmakla” suçluyor bir de utanmadan...

En sonunda bu muhabir arkadaşımız hıçkıra hıçkıra ağlıyor.

Çok ağır geliyor uğradığı ayrımcılık...

                                          * * *

O “Zenciler giremez” tabelasını asan adam utancından artık insan içine çıkamıyor Amerika’da, Avrupa’da; ama bizde o tabelaları asanlar yerine hâlâ mağdurlar ağlamaya devam ediyor...

Ağlama Hüseyin kardeşim, sana bu ayrımcılığı reva görenler utansın...