Yıldız Ramazanoğlu
Afrika Ulusal Kongresi (ANC) sadece Güney Afrika’da değil, bütün dünyada emperyalizme ve sömürüye karşı verilmiş büyük mücadelenin adı. 1912’deki kuruluşundan, Güney Afrika’nın ilk siyahi başkanı Nelson Mandela’nın seçilişine kadar yeni taleplere göre kendini uyarlamasını bilerek bu günlere geldi. Irkçı Apartheid rejime son verilmesini sağladı. Kuruluş tarihinden de anlaşılacağı üzere çok uzun soluklu bir mücadele. 1948’de beyazların üstünlüğü, siyahların bir hiç olduğu yasalarla ilan edildiğinde ANC barışçıl eylemler örgütleyeceğini ilan etti. Bunlar “sivil itaatsizlik” ruhuyla boykot, grev, işbirliğini reddetme, hür bir ulusal basın oluşturma gibi eylemlerdi. 1946’da grev yapan yüzlerce maden işçisi öldürülmüş sendikacılar kıyıma uğramıştı.
Okullardaki müfredatta ırkçı ve aşağılayıcı ifadelerle siyahların neden her türlü haklardan mahrum olması gerektiğine, beyazlarla birlikte okula gidemeyeceklerine dair bölümler vardı. Başta ırkçı okul sistemi olmak üzere adil olmayan yasalara karşı 1952’de ANC’nin başlattığı büyük çaplı boykot büyük kıyımla birlikte partinin üye sayısını yüzbinlere çıkardı. Güney Afrika yolculuğumuzda ANC üyelerinden çok şey öğrendik.
Eski Güvenlik bakanı Sydney Mufamadi “Barışçıl araçlarla değişim istiyorduk. Britanya’nın sömürgesiydik. Seçimlere sadece beyazlar katılıyordu. Okullara plajlara alınmıyorduk. Haklarımız hakkında fikir ileri süren herkes tutuklu sürgünde ve yasaklıydı. Partim aşamalı olarak radikalleşti ve militanlaştı. Çünkü diyalog seçenek olmaktan çıkmıştı” diyor. Beyazların kurduğu Ulusal Parti’nin barış süreci başmüzakerecisi Roelf Meyer’den dinledik Nelson Mandela’nın 27 yıl sonra Şubat 1990’da hapisten çıkışını. “Gösteriler vardı. Ölümcül bir iç savaş bekleniyordu. Güvenlik kuvvetleri kontrolden çıkıp kitlesel ölümler gerçekleştirebilirdi. Dünya hayret içinde Mandela’yı destekliyordu. Hiçbir şey eskisi gibi olamazdı. Süreç nereye gider bilinmezdi ama geriye gidemeyeceğine göre ileri gitmesi gerekirdi. Fotoğrafları yasaklı olduğundan bekleyenler arasında Mandela’nın yüzünü bilen yoktu. Beyazlar olarak Capetown’daki Grand Parade meydanına gitmeye korkuyor ve televizyondan izliyorduk. Belediyenin merdivenlerinde ilk konuşmasını yaptı ve “yapıcı bir değişim ve iletişim” sürecinden bahsetti. Onun ilk konuşmasıyla Güney Afrika’nın mahvolmayacağına inandık. 71 yaşında hapisten çıktı, 9 yıl büyük bir devrim yarattı iz bıraktı ve kendi isteğiyle çekildi. 1994’te siyahların da katılabildiği ilk seçimde ANC yüzde 63 oy alarak birinci parti oldu ve Mandela Güney Afrika’nın ilk siyah başkanıydı.”
Hukukçu Mohammed Bhabha da çok deneyimli Müslüman müzakerecilerden. “Sömürgeydik, bütün nimetlerden beyazlar yararlanıyordu, hastane, okul, konut, toprak, refah bütün ayrıcalıklar beyazlara aitti. Fakat buradaki sömürgecilerin Cezayir’de ve başka Afrika ülkelerinde olduğu gibi gitmeye niyeti yoktu, burada yaşıyorlardı. Hollandalılar İngilizler gitsin diyemiyorsak birlikte yaşamanın hukukunu inşa edecektik. Parti programımız bir özgürlük bildirgesi oldu.”
Ebrahim Ebrahim Robben Adasında 17 yıl hapis yatmış, nice acılar çekmiş bir ANC lideri olarak özgürlükçü anayasaya giden ruhu anlattı. “İnsan haklarının temel alındığı güçlü bir merkez yaratmak, siyah beyaz denkleminden ve haklı çıkma çabasından çıkmak lazımdı. ANC’de beyazlar da var. Apartheid’in en büyük kurbanı uygulayanlardır çünkü insanlıktan çıktılar. Düşman homojen değil, çılgın aşırılar ve ılımlılar var. Ilımlılara el uzatmak lazım. Beyazlardan nefret ederek büyüdüm. Müzakereci olduğumda toplumun yüzde seksenini temsil ediyordum. Dostlarla müzakere olmaz ki düşmanla müzakere edeceksiniz. Şimdi “anayasa” güzel ama pamuk prenses yasaları gibi. Anayasaya kavuştuk fakat mekansal apartheid devam ediyor. İki tarafın da nefret dolu milliyetçileri var. Neyse ki artık açıktan ırkçılık yapmanın, ayrımcı sözler sarfetmenin müeyyidesi var. Siyahlar hala sadece hizmet ediyor ve tazminat ödemeden toprağa el koymalar da sürüyor. Alım gücü olan yükselen siyah orta sınıf oluştu. Bir yandan da “ırk ayrımından sınıf ayrımına” doğru ilerliyoruz. Siyahları ekonomik olarak güçlendirecek politikalar lazım.”
Eşitlik uğruna kolunu ve gözünü kaybeden beyaz ANC üyesi, Güney Afrika Anayasa Mahkemesi Eski Yargıcı Albi Sachs ile bitirelim. “Fedakarlıklarla bu günlere geldik. Fakat ANC iktidar olunca yolsuzluk zincirleri kurulmaya başladı. Yüksek konumdaki insanlar hırslarının peşinden gidenlere çanak tuttu. ANC kimileri tarafından kendini zenginleştirme aracı olarak görülüyor. Eski nesil ölüyor yeni bir ANC yükseliyor. Onların farklı değerleri var. Daha ırkçılar ve zengin olmak istiyorlar. Oy oranımız düştü, ahlaki üstünlüğü kaybettik. Zuma’nın yolsuzlukları beni incitti. Şimdilerde yolsuzluğa karşı direniyoruz. Geçmişte uğruna mücadele ettiğimiz değerlere dönmek istiyoruz. Liderlerimizin birden zenginleşmesini istemiyoruz. Beyaz hakimiyetine karşı mücadele ettik ama siyah ırkçılığı ve hakimiyetine de karşıyım.”
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.12.2020
23.12.2020
16.12.2020
9.02.2020
25.11.2020
11.11.2020
4.01.2020
28.10.2020
14.10.2020
30.09.2020