Yüksel TAŞKIN
Gezi direnişi sırasında ME Bakanı Nabi Avcı, “Muhalefetin senelerce uğraşsa da başaramayacağı bir şeyi, beş günde başardık ve normal koşullarda biraraya gelmesi düşünülemeyecek olan birbirinden çok farklı kesimleri birbirleriyle buluşturduk” demişti. Gezi direnişi hem mevcut iktidarın hem de muhalefetin yetersizliklerinden; yeni Türkiye’nin dinamiklerini yakalayamamalarından ortaya çıkmıştı.
Eski Türkiye’nin muhalefeti, özellikle de sol muhalefet, temel meselelerde ittifak kurma geleneği oluşturamadı. Gezi, ittifak kuramayan örgütlü kesimlere rağmen ve onları aşarak ortaya çıkan bir dinamikti. Aynı dinamik, Berkin Elvan’ın cenazesinde de kendisini gösterdi. Örgütlü muhalefetin yan yana getiremeyeceği veya getirmek istemeyeceği onbinlerce insan, cenazeye aktı. Bu yalnızca giderek otoriterleşen iktidara değil, ilkeli ittifaklarla yan yana gelmeyi bir türlü beceremeyen muhalefete de bir dersti.
Gezi’den Berkin’in cenazesine, sokaklardan sosyal medyaya kadar pek çok alanda ciddi bir yaratıcı muhalefet patlaması yaşanıyor. AKP’lilerin özellikle sosyal medyada oluşan muhalefet karşısında ne kadar bocaladıkları belli. Binlerce yandaş üzerinden burada bir varlık göstermeye çalışıyorlar. Ama otoriterliğe özgü, inanmadan iş yapmanın getirdiği hantallık burada da kendisini gösteriyor. AKP karşıtları, bu türden “sözde bireysel” müdahaleleri hemen kavrıyor ve mizah yoluyla etkisizleştiriyor.
Erdoğan’ın sosyal medyadan ne kadar rahatsızlık duyduğu, yasakları bir çözüm olarak algıladığı her konuşmasında görülebilir. Ama sosyal medya yasakları, adeta altıncı duyu organları gibi bu alanı kullanan mahir insanları durdurmaya yetmez. Onlar bir yolunu bulup yollarına devam ederler. Hem de bu yasakları aşmaktan bir oyun tadı alarak. İran rejimi bile sosyal medyayı yasaklayamayacağını anladı. Cumhurbaşkanı Ruhani Twitter yasaklarını alenen deliyor. Bizim gibi küresel kapitalizme göbekten bağlı bir ülkede yasaklar ters teper.
Yasakladıkça, eskirsiniz. Yasakladıkça, sakladığınız şeyler olduğuna inanılır. Elbette iktidarın tek rahatsızlık nedeni, muhaliflerin sosyal medyadaki yaratıcılıkları değil. Ana akım medyanın elleri kolları bağlandığı için, insanlar sosyal medyadan gerçekleri izlemeye çalışıyor. Bu haliyle sözkonusu olan, muktedirlerin sansürcü ve oto sansürcü baskıcılığını boşa çıkarmaktır ki, bu yarınların özgür Türkiye’si adına hiç de hafife alınmaması gereken bir katkıdır. “Kral çıplak” denebilen ortamlar ve cesur insanlar oldukça, umut var demektir.
Sosyal medyayı giderek “siyasal sosyalleşmenin” ana odaklarından birisi yapan da bu. Gezi’den önce siyaset haberleri izlemeyen, “reel siyasetle” ilişkilenmeyen milyonlarca insan, artık günceli yakından takip ediyor.
Bu insanlar, sürekli haysiyetlerini inciten, kendilerine sormadan onlarla ilgili kararlar alan iktidara karşı direnmenin özgürleştirici, sağaltıcı tadını aldılar. Sosyal medya, tam da adıyla uyumlu biçimde sosyal ve kamusal bir anlam kazandı. Bu alanda oluşan enerjinin “reel siyasete” sirayet etmemesi imkânsızdır.
Bu enerji, yerel seçimlere ne ölçüde yansır, kestirmek zor. 30 Mart’ta Erdoğan’ı az çok rahatlatan bir sonuç çıkarsa ne olur? Bunun cevabı, “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam” sloganında zaten mevcut. Özgür ve demokratik bir Türkiye isteyenler, Gezi öncesine göre çok daha güçlüler.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- CHP’nin Yerel Seçim başarısı ve iktidar yürüyüşüne dair bazı gözlem ve öneriler (1)
20.04.2024 - Popülizm Tartışmaları Üzerinden Son Yerel Seçimleri Anımsamak
15.12.2019 - 31 Mart-23 Haziran Seçimleri Türkiye Sağı Açısından Ne Anlama Geliyor?
26.07.2019 - Kudüs Tartışmasının Gösterdikleri: Benzin Kovalarıyla Medeniyetler Çatışmasına Koşmak
18.12.2017 - İki meselede netleşemeyen bir muhalefetin şansı olmaz
27.09.2017 - Şerif Mardin: Sosyal Bilimlere Saygınlık Kazandıran Bir Bilim İnsanının Ardından
19.09.2017 - Yaşam tarzı siyasetini veya yüzde 50’ye sıkışmayı reddetmek
10.08.2017 - Hakikat bükücüleriyle nasıl mücadele etmeli
27.07.2017 - Adalet Yürüyüşünün gösterdikleri
10.07.2017 - Bir mezuniyet töreni vesilesiyle
26.06.2017
Yazarlar
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
ozgur boz
Hala utanmadan demokrasiden bahsediyonuz hangi sorunlar cozuldu diyanet isleri denilen sacma bi kurum var secim baraji olan bi sistem var bu baraj sayenizde yuzde elli den bahsediyonuz.anadolunun bazi sehirlerinde ramazanda sigara bile tuketilmiyo.taksim geziye bakin cuma namazi kilan kesime saygisizlik yapildimi.isiniz gucunuz tek adamligi savunmak yeter artik
emin günör
Özgür Boz kardeşim diyanete veya İslama dil uzatma