Zeliha AKPINAR
7 Haziran seçim sonuçlarının açıklanmasıyla beraber, barajı aşamadığı takdirde “dağları mesken tutacağını” dövizlerle dahi ilan eden, musluklardan kan akıtan HDP’nin, Kandil ayağının başlattığı terör eylemleri ile sarsılıyor ülke. Suruç katliamı ve ardından Türkiye’nin 77 1 Mayıs’ından sonra en kanlı terör eylemi olan Ankara Garı’nda patlayan bombalar ile sarsıldık. Bölgeden her gün gelen asker, polis, doktor, sivil vatandaşlar ve çocukların katledildiği olayları sıradanlaştırmaya çalıştılar ve “ Ülke 90’lara geri mi dönüyor?” sorusu ile gündemi meşgul etmekte başarısız da olmadılar.
Ne oldu da, çözüm süreci buzdolabına kaldırıldı? Her katliamdan sonra “saray” suçlandı? HDP, her durumda MHP’ye dahi yeşil ışık yakarken, çözüm sürecinin asıl başlatıcısı Ak Parti ve özelinde Cumhurbaşkanını hedef aldı?
Ne oldu da, 7 Haziran’dan sonra hiçbir parti koalisyona yanaşmadı? Koalisyon kurulamadığında da, Anayasa gereği kurulması gereken seçim hükûmetine bakan vermeyerek – HDP, verdiği iki bakanı da çekti- süreci tıkamaya çalıştı?
Neden, HDP her katliam sonrası 70’lerin, 80’lerin, hatta 90’ların dilini kullanmayı tercih edip “Katil devlet” söyleminde ayak direterek, ezber bozamadığını defalarca kanıtlamaya çalıştı?
Neden, bölge kan ile yıkanırken ve evlerin önü hendeklerle delik deşik iken, yetmedi Suruç, Ankara katliamlarının her ikisinde de Daeş ve Pkk bağlantıları mevcut iken dilinden BARIŞ sözcüğünü düşürmeyen HDP, 60’lardan 2000’li yıllara dek süren ergen solcu söylemlerinden vazgeçmiyor?
Nedeni aslında belli.
HDP, özne bir siyasi parti değildir; PKK’nin bir kanadının, uluslararası güçlerin, Doğan Grubu ve Fetö’nün yayın organlarının, Öcalan’a rağmen varlığını Ak Parti’ye karşı konumlandırmış bir Demirtaş faciasının barajı aşmış ürünüdür.
Tam da Suriye’de denklemler değişirken; PYD’nin “özerk” bölgesinde uyguladığı katliamlar örtbas edilemezken;, Rusya, Suriye’de hava atışlarına başlamışken, ülkede koalisyon seçenekli bir seçim sonucu, bulunmaz bir nimetti uluslararası güçler için. 12 yıldır tek başına iktidar olan Ak parti döneminde, Ortadoğu’da da söz sahibi olmaya çalışan Türkiye manzarası epeyce hoşnutsuzdu onlar açısından. Üstelik Türkiye, kendi içinde de olmadık demokratik adımlar atıyor, ekonomisi gelişiyor, insan hakları ve demokrasi konusunda epeyce olumlu yol katediyordu.. Hem kendi ülkesinde istikrar ve demokrasi sağlaması, hem de Ortadoğu’da da söz sahibi olacak noktaya gelmesi, başta ABD olmak üzere ne Avrupa’nın, ne Rusya’nın ne de İran’ın hoşnut olacağı bir durum olamazdı. O halde istikrar bozulmalı ve Türkiye kendi iç sorunları ile uğraşan ülke konumundan ileri geçememeliydi.
İşte tam da 7 Haziran seçim sonuçları bu işe yaramalıydı. 17-25 Aralık’ta, Gezi sürecinde başaramadıklarını belki 8 Hazirandan itibaren başarabilirlerdi. Ve düğmeye basıldı…
7 Haziran seçim sürecinde HDP, “ Seni başkan yaptırmayacağız!” söylemleri ile, hem içindeki sosyalist bileşenlere hitap etmiş, hem de Beyaz Türklerin oylarına oynamıştı. Seçimden başarıyla çıkan HDP’nin, 8 Hazirandan sonra Kandil eliyle başlatılan terör eylemlerine sessiz kalması, katliamlarda da doğrudan devleti suçlaması , Demirtaş’ın Brüksel ziyaretine denk geliyor? 7 Haziran öncesinde de ABD’ye gitmişti
HDP’nin artan terör olaylarına sessiz kalması ve tehditâr tavırları emanet oyların gittiğini gösteriyor. Doğan medyası bir “ayna” dır bu konuda, Doğan medyasının, 7 Haziran’a dek parlattığı Demirtaş’ın yerini şu an CHP ve MHP aldı ( Bu da yeni bir senaryo esasen, CHP’nin ön planda olduğu HDP ve MHP destekli Ak Parti karşıtlığı gündemden asla düşmüyor.) Demirtaş ise, belli ki kendisine ve partisine yönelik ilginin azaldığını görmüş olsa gerek, 1 Kasım seçimlerinden sonra “Ak Parti de dahil koalisyona hazırız.” yönlü demeçler verirken, çözüm sürecini de yeniden dillendirmeye başladı. Bu söylemlerde PKK’ nin dağ kanadının ( Kandil) ve şehir ayağının ( YDG-H) ağır yenilgiler alması da ağırlıklıdır.
HDP’nin yiten imajı CHP öne çıkarılarak tazelenmeye çalışılıyor ve yine emanet oylar gündemde olacaktır. Bu kez CHP ye gidecek emanet oylar ile olası koalisyon durumunda H
HDP’nin, Türkiyelileşme vaadi ile geçtiği baraj, hem Batı bölgeleri, hem de Kürtler açısından hezimet olmuştur. HDP, bir proje partisi olduğunu yeterince kanıtlamış, demokrasiden nasibini almadığını, katliamlara ortak olması ve özyönetim dediği uygulamalarıyla göstermiştir. Göstermiştir göstermesine de, dilinden “barış, demokrasi, özgürlük” sloganları düşmediği için, hala HDP’yi umut gören kesimleri kandırmayı becerebilmektedir. ,
DHKP-C, DAEŞ taşeron örgütlerdir. “Kiralık Ordu” gibidir bu taşeron örgütler. Kiralık ordular ülkesizdir, kim isterse ve parasını kim öderse onun adına savaşır. Taşeron örgütler de uluslararası güçlerin emrindedir ve kim ne isterse bölgesel güçler gereği ona göre hareket ederler. PKK ise Suriye, Irak, Türkiye üçgeninde duruma göre hareket eden ve bu yüzden de bir çok uluslararası istihbarat örgütlerinin de içinde yer aldığı bir durumda, bölgesel güç olmak adına her kesimle işbirliğine hazır vaziyette oluyor ki ülkedeki manzara bu…
Sonuç olarak, 7 Haziran’dan buyana gerçekleştirilen tüm terör eylemleri, Gezi’nin bir devamı olarak Kürt kartının öne çıkarıldığı bir uluslararası operasyondur. 90’lı yıllarda olmadığımızı anlayan uluslararası güçler, bu yıllarda olduğumuzu sanan ulusal güçleri daha çok kullanarak DAEŞ gibi uluslararası gücü de bölgesel olarak devreye sokmakta beis görmemektedir.
Şimdi FETÖ ve ortakları HDP, CHP ve MHP seçimlere mevcut ulusal ve uluslararası koşullarda gidiyor. Bir elinde güvercin, diğer elinde silah tutanlarla, ağzından mermi yağdıranlar, 90 yıllık tarihini yaşanmamış sayarak genç bir parti gibi hareket edenler yan yana, kol kola. Karşılarında ise sesiz devrimlerin sahibi, olmadık hakaretlere ve haksızlıklara uğramış olsa da işini yapmaya devam eden bir parti.
Yolumuz açık olsun !
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları












































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.01.2015
4.01.2015
28.10.2015
25.08.2015