Cemil ERTEM

'En kötü iyi'ye razı olmayın, oyunu bozun!
10.07.2015
1768

Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakanı, Meclis’te en çok milletvekiline sahip partinin genel başkanı olarak, hükümeti kurmakla görevlendirdi.

Sizce hükümeti kurma “oyunları” nasıl başlayacak ve bitecek. Burada gerçekten partiler, Türkiye’nin içinde bulunduğumuz yüzyılı kapsayan çıkarlarını dolayısıyla hepimizin, çocuklarımızın refahını öne çıkartan vizyonla mı koalisyon pazarlığı yapacaklar yoksa bu, kısa vadeli bir siyasi ve ekonomik rant kavgası mı olacak. Daha önceki koalisyon pazarlıkları ve koalisyon hükümetleri bize bu konuda çok umut vermiyor. 

Nash Dengesi...

Ancak yine de umutlu olmakta fayda var. Tabii var olan durumu geçici bir kriz hali olarak tarif edersek, böyle kriz dönemlerinde elinizin altındaki seçenekler azdır. Ya da seçenekler karşınızdakilerin davranışı ile sınırlıdır. Bu durumda, amaçladığınızı değil ama en az kaybedeceğiniz seçeneği seçmeye çalışırsınız. Ancak, kazanmayı değil de, en az kaybetmeyi seçmek, oyunun içindekiler için (burada partiler) tercih edilebilir olabilir ama toplum için kesinlikle tercih edilebilir bir durum değil, nihai olarak büyük bir kayıptır. Eğer, dünyanın ve Türkiye’nin bu şartlarında bir koalisyon kurulursa bu, yalnız bu koalisyonu kuran partilerin başındakilerin kazanacağı ama uzun vadede hepimizin kaybedeceği geçici bir denge halidir. Bu durum şu ünlü “oyun teorisinde” Nash Dengesi diye de bilinir. Şöyle bir örnekle devam edelim.

Eşini, arkadaşını harcamak...

Ülkenin birinde hükümet iyilik yapmaya karar verir. Her bir vatandaş şu iki seçenekten (istekten) birini seçecek: a) Ben bin dolar istiyorum b) Hayır, ben bin dolar istemiyorum arkadaşıma beş bin dolar verin... Sonucu tahmin edersiniz çoğunluk a şıkkını seçer. Çünkü iletişimin ve ortaklaşmanın olmadığı bir toplumda herkes ilk önce kendisi için ‘en iyiyi’ seçer ama bu toplum için en iyi değildir. Ancak herkes, aynı anda, b’yi seçse, herkesin beş bin doları olacak. Ama bu denge değil, çünkü bu iki kişiyi bir aile olarak düşünsek bile, eşini “harcayıp” kendine bin dolar isteyenler çıkacaktır ancak bu durumda diğer eş beş bin dolar şıkkını seçerse birinin altı bin doları olurken diğeri parasız kalacaktır.

Tabii iyilik yapmak isteyen hükümette, dengeleri iyice bozmamak için, herkesin bin dolar istediği denge halini kabul edecektir. O zaman, bu toplum, ortaklaşamadığı için, ( milli çıkarlar etrafında birleşmediği için de diyebiliriz mesela)  denge halini, yani bin dolar seçeneğini seçip yoksul bir denge haline razı olacaktır. Bugün koalisyon demek, Türkiye için, yoksullaştırıcı bir denge haline razı olmak demektir. Ama aynı zamanda, yukarıdaki bin dolar örneğinde görüldüğü gibi bu durum, en kötünün iyisine razı olan bireylerin yaptığı gibi, oyuncuların en yakınlarını, eşlerini, arkadaşlarını harcamaları anlamına da gelir ki, bu çürümüşlüktür.

Gerçek demokrasi karşıdakini görmek, bilmektir...

Çünkü her parti, diğerinin nihai stratejisini bilmiyor, herkesin örtük bir ajandası var. Bir toplumun ortak çıkarlarını öne çıkarması için, siyasi kurumların açık olması yani stratejilerini hem seçmenden hem de diğerlerinden saklamaması koşulu gerekir. Siz karşınızdakinin ne diyeceğini bilmeden kendi stratejinizi kuramazsınız, kuramadığınız için de, kabul etmediğiniz ama karşısındakinin kabul edeceği “en kötü iyiye” razı olursunuz. En kötü iyi, sizin için durumu kurtarır ama diğerleri için (toplumun geri kalanı için) durumu kurtarmaz.

Bu anlamda gerçek demokrasi, sizin karşınızdaki, yanınızdaki herkesin ne diyeceğini hatta ne düşündüğünü bildiğiniz demokrasidir.

En kötü iyi, hepimiz için gerçekten uzun vadede en kötü durumdur. “En kötü iyiye” razı olmayalım; ne yapacağını, hangi stratejiyi, hepimiz için, hepimizin gördüğü onayladığı haliyle hayata geçirecek yeni bir siyaseti, en kısa zamanda, yeniden tek başına iktidara taşıyalım. 

Bugün benden bu kadar, bilmiyorum anlatabildim mi, şu “koalisyon” oyunu konusundaki görüşlerimi...   

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar