Eser KARAKAŞ
Aslında katil ve hırsızlarla dayanışmayı AB Bakanlığı ile sınırlı tutmak yanlış, balık baştan yani Başbakan ya da Cumhurbaşkanı’ndan kokar, Bakanlar Kurulu’nun da ortak sorumluluğu vardır.
Bir bakanlığın katil ve hırsızlarla dayanışması ne demektir, açıklayacağım.
Geçenlerde 33 numaralı müzakere dosyası, Mali ve Bütçesel Hükümler, AB ile müzakereye açıldı; hiç eleştirim yok ama bu dosyanın müzakereye açılmasının bugünün Türkiye’sini ilgilendiren bir yanı pek yok, günün birinde tam üye olursak, AB bütçesine katkı yapacağımız kalemlerle ilgili.
AB Bakanlığı’nın sitesinde “Katılım müzakerelerinde mevcut durum” tablosu var ve bu tablonun en altında da “Siyasi blokaja tabi olmayan” altı fasıl bulunuyor; sırasıyla, Kamu alımları (5), Rekabet politikası (8), Sosyal politika ve istihdam (13), Mali ve bütçesel hükümler (33), Kurumlar (34, müzakerelerin sonunda) ve Diğer hükümler (36, müzakerelerin sonunda).
Bu fasılların açılmasına AB cephesinden bir itiraz, bir siyasi blokaj yok, yani biz istediğimiz zaman hepsi müzakereye açılabilir ama biz istersek.
33. fasıl müzakereye açıldı, zaten yukarıda belirttiğim gibi bugünü ilgilendiren bir fasıl değil; 34 ve 35. fasıllar ise zaten müzakerelerin en sonunda açılacaklar.
Peki, Kamu alımları, Rekabet Politikası ve Sosyal Politika ve İstihdam fasılları neden müzakereye açılmıyor, biz neden bu konuda bu kadar isteksiz duruyoruz?
Evet, başlıkta belirttiğim gibi, Bakanlığın hatta bir büyük adım daha öne giderek, yürütmenin katil ve hırsızlarla dayanışması nedeniyle bu fasıllar müzakereye açılmıyorlar.
Madem “katiller ve hırsızlar” dedim, önce katillerden yani cinayetlerden başlayalım.
Müzakerelere fiilen 2006 senesinde başlandı, çok açık ve net ifade ediyorum, şayet 2006 senesinde Sosyal Politika ve İstihdam faslını müzakereye açmış, faslın gereklerini de bugüne dek yerine getirmiş olsa idik, Soma faciasını yaşamayacaktık, bu madende ölen 301 işçimiz de şimdi işlerinin güçlerinin başında, aileleri ile birlikte olacaklardı ama hükümetimiz bu faslın gerekleri yerine getirilir ise madenlerde, inşaatlarda maliyetler artar, işadamlarımız zorlanır diye bu faslı açmadı, bu nedenden de işyerlerinde günde ortalama dört işçimiz ölüyor.
2006’da bu fasıl müzakereye açılmış olsa idi, günde dört, senede yaklaşık bin beş yüz, on senede de yine yaklaşık on bin beş yüz işçimizin büyük çoğunluğu bugün hayatta olacaklardı ama hükümet tersanelerde, madenlerde, inşaatlarda, vs. karlılığı, işçi güvenliğinin önüne geçirdi; dindar bir siyasi kadro için çok ilginç hatta mekruh bir durum.
Bugün havuz medyasından yani bir tür basının illegal, gayrı meşru finansmanından, satmayan gazetelerde yandaşlara büyük maaşlardan, siyasi partilerin, siyasetin yine illegal finansmanından, büyük yolsuzluklardan bahsediliyor ama kimse bu değirmenin suyu nereden geliyor diye pek sormuyor.
Bu değirmenin suyu, işte, önünde siyasi blokaj olmamasına rağmen müzakerelere açılmayan kamu alımları faslından, yani rekabetçi olmayan kamu ihalelerinin yandaşlara peşkeş çekilmesinden, eşik değerlerin fütursuzca yükseltilmesinden geliyor.
2006 senesinde bu fasıl da müzakerelere açılmış olsa idi, sıfırlanacak kaynaklar oluşturmak öyle çok kolay olmayabilir idi.
Rekabet politikası faslı ise ayrı bir hikaye; AB standartlarında rekabet hukuku iki bacaklı, tekellerin durumlarını kötüye kullanmaları ile mücadele ve devlet yardımlarının araştırma ve çevre ile sınırlandırılması ama bu çerçeve bizim işbirlikçi siyasi kadroları, rant yaratma şansları azalıyor diye deliye çeviriyor.
Bu üç faslı hemen müzakereye açmayan hükümet katiller (Soma) ve hırsızlarla (milletin a…a koyduk hikayesi) dayanışma içinde demektir.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.06.2025
30.05.2025
29.05.2025
13.05.2025
29.04.2025
22.04.2025
19.04.2025
15.04.2025
4.04.2025
1.04.2025