Fehmi KORU
Celal Adan’ı tanırım, siyasetçi olarak başarılı da bulurum; ancak kaleminin kıvraklığı konusunda herhangi bir fikre sahip değildim. Devlet Bahçeli ile ilgili olarak MHP adına yaptığı tek paragraflık son açıklama bu bilgisizliğimi gidermeye yaradı.
İsterseniz önce açıklamayı okuyalım:
“Bazı basın-yayın kuruluşları; 2019’da yaşanacak başkanlık seçimleri için bir takım çözüm formülleri arandığını kaleme almıştır. İddiaya göre bu formüllerin başında da Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin Başkan Yardımcısı olarak gösterilmesi gelmektedir. Kahvehane dedikodularıyla beslenmiş, siyasi dolaplarla süslenmiş bu haber bir kötü niyetin yansıması, bir operasyonun enstrümanıdır. Bu haber, kirli bir paçavranın dağılan parçalarına yazılmış olsa bile onu dahi kirletebilecek kadar çürümüş bir zihnin ürünüdür.”
Zehir zemberek bir açıklama, değil mi?
‘Başkan yardımcısı’ senaryosu nereden çıktı?
MHP lideri Bahçeli bir süredir değişik senaryolara ve spekülasyonlara konu ediliyor. Sonuncusu da, 2019’da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi ile birlikte bütünüyle yürürlüğe girecek olan 16 Nisan’daki halkoylamasıyla kabul edilmiş ‘başkanlık sistemi’ içerisinde kendisine bir konum verileceğine dair spekülasyon…
‘Cumhur-başkan sistemi’ gereği ülkemizin gireceği yeni dönemde, bu spekülasyona göre, Devlet Bahçeli’ye ‘başkan yardımcılığı’ konumu verilecekmiş…
Adan’ın kısa açıklamasından MHP’nin bunu bir hakaret olarak gördüğü anlaşılıyor.
Neden acaba?
Oysa ‘başkanlık sistemi’ ile yönetilen ülkelerde, mesela ABD’de, ‘başkan yardımcısı’ ülkenin en güçlü ikinci adamı konumundadır.
Gerçi bizde başkan yardımcılığı halkın oyuna sunulan bir makam değil, ayrıca yeni anayasada kaç adet başkan yardımcısı atanacağına dair bir ayrıntı da bulunmuyor; ancak Devlet Bahçeli gibi bir isim o makama gelecekse, kendisinden başka 19 başkan yardımcısı bulunsa bile, herhalde en güçlüsü o olacaktır.
Yoksa kendisinin kapı araladığı, geçmesi için Meclis’te ve toplum önünde samimi bir mücadele verdiği ‘başkanlık sistemi’ için şimdilerde farklı mı düşünüyor MHP lideri?
Bir noktayı hatırlayalım:
Türkiye halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanlığı için 10 Ağustos 2014 tarihinde sandık başına gitti. AK Parti’nin adayı Tayyip Erdoğan, CHP ile MHP’nin ortak adayı Ekmeleddin İhsanoğluile HDP adayı Selahattin Demirtaş’a karşı yürüttüğü seçim mücadelesinden oyların yüzde 51.7’sini alarak başarıyla çıktı.
AK Parti ve Erdoğan cephesi daha yüksek bir oran bekliyor olmalıydı ki, seçimin ardından, daha önce sürekli gündemde tutulan ‘başkanlık sistemi’ unutulmaya terk edildi.
Başkanlık sistemine geçildiyse, bunu Bahçeli sağladı
Bir süre sonra, MHP lideri Bahçeli’nin, “Vaktiyle istediğiniz sistem değişikliğiyle ilgili anayasa değişikliği paketini gönderin, birlikte üzerinde çalışalım” teklifi duyuldu. AK Parti paket üzerinde MHP’nin istediği birkaç basit değişikliğe yer vererek teklifi Meclis’e sundu.
Oysa, MHP ve lideri Bahçeli, ne zaman gündeme gelse, ‘başkanlık sistemi’ konusuna en şiddetli sözlerle karşı çıkmaktaydı.
Gerçek şudur: Ülkeye ‘başkanlık sistemi’ getiren anayasa değişikliği paketi, MHP’nin aktif desteği olmasaydı asla gerçekleşemezdi.
Bu bir realite.
Tavır değişikliğinin de katkısıyla MHP’de zaten var olan iç karışıklığın daha da arttığını, muhalif bir kadronun kendilerine yeni bir çatı arayışına giriştiğini de bu tabloya eklemeliyim.
Desteğin maliyeti MHP için hayli ağır oldu.
Acaba MHP başkanlık sistemine karşıt tavrını neden birdenbire değiştirmiş olabilir?
Sorunun kamuoyunun bilgisine girmiş bir cevabı yok.
Cevabı verilemeyen sorular spekülasyonların zihinlerde dört nala koşmasına sebep olur.
MHP’li muhaliflerin yeni çatı arayışlarının kısa bir süre sonra partileşme ile sonuçlanması bekleniyor. Meral Akşener’in arkadaşlarıyla kuracağı parti, kadrosunu ne kadar geniş tutmaya çalışırsa çalışsın, en geniş desteği MHP’den alabilecek.
Kadro ve taban olarak…
Önümüzdeki dönemde yapılacak seçimlerde MHP’nin oyları bu yeni rekabetten hiç mi etkilenmeyecek?
Etkilendiği taktirde, son seçimde yüzde 11.9 olarak gerçekleşmiş oyu biraz daha düşerse, yüzde 10 barajına takılabilir MHP…
Takılmayabilir de, ama takılma ihtimali gözardı edilemez herhalde.
Unutmayalım: Devlet Bahçeli’nin, DSP ve ANAP’lı üçlü koalisyon hükümetinde ‘başbakan yardımcısı’ olarak yer alırken, “Seçimin tarihi erkene alınmalı” çıkışı yüzünden yapılmak zorunda kalınmıştı 3 Kasım 2002 seçimi…
O seçimde MHP baraja takıldığı için Meclis’te temsil edilemedi.
Ya yine aynı durum söz konusu olursa?
Sanıyorum, “Devlet Bahçeli 2019’da başkan yardımcılığına atanacak” senaryosu bu arka-planda gündeme geliyor.
Ben farklı düşünüyorum. Bana sanki MHP liderinin kafasında başka bir plan varmış gibi geliyor.
1991 seçimine Necmettin Erbakan’ın Refah Partisi ile Alparslan Türkeş’in MÇP’si ittifak halinde girmişlerdi; bu defa da AK Parti ile benzer bir ortaklık neden olmasın?
Spekülasyon mu bu?
Evet, öyle; ama Celal Adan bilsin ki, benimki kötü niyetli olmayan bir spekülasyon.
Yukarıda gözler önüne sermeye çalıştığım tablo beni buna zorluyor.
Yazarlar
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025